Henüz gelmedi tradutor Espanhol
913 parallel translation
- Annen henüz gelmedi mi?
- ¿ Madre aún no ha llegado?
- Reinhold henüz gelmedi mi?
- ¿ No ha llegado todavía Reinhold?
- Diğer kişi henüz gelmedi mi? - Hayır efendim, gelmedi.
¿ Hay noticias de la otra persona?
Patron henüz gelmedi.
El presidente aún no ha llegado.
- Beyefendi henüz gelmedi mi?
- ¿ El caballero aún no llega?
- Henüz gelmedi.
- No está aquí todavía...
Bay Peabody henüz gelmedi.
El Sr. Peabody no llegó todavía.
- Bay Monty henüz gelmedi, değil mi?
- El Sr. Monty aún no regresó, ¿ verdad?
- Kral henüz gelmedi, değil mi?
- ¿ El rey ha llegado ya?
Hayır Bay ffolliott, korkarım kendisi henüz gelmedi.
No, Sr. ffolliott, él todavía no ha llegado.
Bu sabah dışarı çıktı fakat henüz gelmedi.
Salió esta mañana y no ha regresado.
Ve Bay Connor, o henüz gelmedi.
Y el Sr. Connor no ha bajado todavía.
Bay Kittredge henüz gelmedi, sayın rahip.
El Sr. Kittredge aún no ha llegado.
Dün çamaşırlarımı yıkanmaya gönderdim, henüz gelmedi.
Mandé a lavar mi ropa ayer y aún no me la han devuelto.
Henüz gelmedi.
Todavía no ha salido.
Hayır, Ms. Grandis, Sir Evan henüz gelmedi.
No, señorita, aún no ha llegado.
- Henüz gelmedi.
- Ni siquiera está aquí.
Henüz gelmedi.
Aún no ha llegado.
- Bay Henderson henüz gelmedi mi?
¿ Ha llegado el señor Henderson?
Bayan Carmody, genç rahip henüz gelmedi mi?
Sra. Carmody, ¿ ha llegado ya el joven cura?
Henüz gelmedi mi?
¿ Ya ha aparecido?
Sanırım zamanım henüz gelmedi.
Aun no ha llegado mi hora.
- Vakit henüz gelmedi.
- Todavía no es la hora.
- Henüz gelmedi.
- No ha llegado.
- Henüz gelmedi.
Estoy preocupado.
Hayır henüz gelmedi.
Él pasa la mayor parte de su tiempo en el rancho.
- Hayır, henüz gelmedi.
- No. No ha estado aquí todavía.
Gümüş tepsi mi? Eşyalarımız henüz gelmedi.
¡ Si ni siquiera han llegado nuestras cosas!
- Dispatch gazetesi henüz gelmedi. Muhtemelen 10'u 10 geçe gelir.
Todavía no llegaron, tal vez alrededor de las 10.
Bay Ratov mu? O da henüz gelmedi.
Monsieur Ratov tampoco está.
- Hayır, henüz gelmedi tatlım.
Aún no.
Hizmetçi henüz gelmedi, ama doğrudan ilerleyin.
La sirvienta no ha entrado, pero pase.
Betty Haynes henüz gelmedi mi?
? Ya ha actuado Betty Haynes?
Henüz gelmedi.
No ha llegado aún.
Henüz gelmedi.
Ahora mismo no está.
Ama soytarı henüz gelmedi. Bir şeyler ters gitmiş olmalı.
- El bufón no ha llegado aún.
Çok özür dilerim, Louis henüz eve gelmedi.
Lo siento, Louis aún no ha vuelto a casa.
- Henüz gelmedi.
- Aún no.
- Henüz bir şikayet gelmedi.
- Aún no tengo quejas.
- Henüz gelmedi.
- Pero...
- Daha gelmedi, değil mi? - Henüz değil.
Aún no ha vuelto, ¿ verdad?
- Henüz mektup gelmedi mi?
- ¿ No llegó carta para mí?
- Sanırım henüz eve gelmedi.
- Supongo que todavía no ha llegado a casa.
- Gruber gelmedi mi henüz?
- ¿ Ha llegado Gruber? - No.
Henüz kimse gelmedi mi?
¿ No ha venido nadie?
Henüz hiç misafirimiz gelmedi.
Aún no hemos tenido ninguna.
Hayatım, henüz gitmedi ve başınada bir şey gelmedi.
Cariño, aún no se ha ido y nada le ocurrió.
Henüz eve gelmedi mi?
No regresó a casa aún.
Hayır,.henüz aşağıya gelmedi Açıkçası, biraz merak ta ettim.
No, ella no ha bajado todavía. Francamente, estoy algo preocupada.
Henüz emir gelmedi.
Todavía no dan la orden.
O henüz buraya gelmedi mi, Lou?
¿ Él ya ha estado aquí, Lou?
gelmedi 96
gelmedi mi 34
henüz 162
henüz değil 1250
henüz bilmiyorum 200
henüz yok 168
henüz bitmedi 76
henüz çok erken 19
henüz hazır değil 20
henüz erken 24
gelmedi mi 34
henüz 162
henüz değil 1250
henüz bilmiyorum 200
henüz yok 168
henüz bitmedi 76
henüz çok erken 19
henüz hazır değil 20
henüz erken 24