Ikinizi de tradutor Espanhol
2,918 parallel translation
Bu yüzden ikinizi de dava edeceğim.
Voy a cobrarles por esto a ambos. ¡ Fuera! ¡ Fuera!
Şehir ikinizi de över ve seslerimiz size Senato kapılarını açar.
La ciudad los alabará a ambos, nuestra voces llevadas hasta los mismísimos escalones del senado.
Bu işin tek bir çıkar yolu var. O yüzden ikinizi de terk ediyorum.
Solo veo una forma de acabar con esto, y yéndome sin ninguno de los dos.
Yarın ikinizi de görmek üzere.
Bien. Los veré a los dos mañana.
O zaman seçimi kazanabilirim ve büyük bir parti veririm ve ikinizi de davetli listesine eklerim bir kişi daha getirirsiniz.
Así podré ganar la elección. Y haré una gran fiesta y los pondré en la lista de invitados.
Yemin ederim ikinizi de vururum.
Les juro que les dispararé a los dos.
Medya ikinizi de yerden yere vurur, biliyorsunuz.
A ambos los freirán vivos los medios.
Bence bana teşekkür etmen gerekir. Çünkü açıkçası ikinizi de kovabilirdim.
Creo que un gracias es lo que estabas esperando, porque francamente, podría haberos despedido a las dos.
Eğer bunu da ağzınıza yüzünüze bulaştırırsanız, ikinizi de harcarım.
Ahora la embrollaste. y voy a mataros a los dos.
İddia ettiğine göre Gary ikinizi de öldürmesi için... -... kiralık katil tuttuğundan sonra da mı?
¿ Incluso después de que Gary supuestamente contrató a un asesino para matarlos?
- O zaman ikinizi de döver.
Entonces les pegaría a los dos
Buralardan geçiyordum yağmur da yağdığına göre, siz ikinizi de arabamla eve bırakmanın makul olacağını düşündüm.
Conducía y como llueve, pensé en ofrecerles un aventón a casa.
Evet, ikinizi de FBI bürosuna çağırmak istemiyoruz.
Sí, no queremos tener que llevarles a ambos al FBI.
O size yardım etmek istediğini ama ikinizi de öldürmekle tehdit ettiğini söyledi.
Dijo que quería ayudar, pero amenazó con matarlas a ambas.
Birbirinizi bırakmazsanız, ikinizi de öyle bir döverim ki bir hafta sandalyeye oturamazsınız.
Si no se detienen, los azotaré tan fuerte, que no podrán sentarse durante una semana.
Ben ikinizi de korumaya çalışıyorum.
Hey, solo trato de protegerlos y ambos de ti.
Tetikte oluşu ikinizi de hayatta tuttu.
Su vigilancia las ha mantenido vivas a ambas.
O zaman ikinizi de götürürüm.
De acuerdo, os llevaré a las dos.
Yaşadığını kanıtladıktan sonra sana ihtiyaçları yoktu ama ikinizi de öldürmediler. Neden?
Después de la prueba de vida, no te necesitaban, pero os mantuvieron vivas a las dos. ¿ Para qué?
İkinizi kıskanıyorum.
Estoy celoso de ustedes dos.
İkinizi de öldürüp, bu işi tek başıma yapacağım.
Los mato a los dos y hago esto solo.
Biliyor musun, ikinizi öğrendiğim zaman hem kızdım hem de şaşırıdm.
¿ Sabes? Cuando me enteré de lo vuestro estaba enfadada y confusa.
İkinizi de eve getirdim.
Bueno, las traje a casa...
Dedikodular ve ikinizi konuşurken gördüm.
Rumores... Y os vi hablando en la sala de operaciones.
İnsanları kaybetme konusunda oldukça iyiyimdir, ikinizi kaybettikten sonra,... Bay Higgs'e haber verin ve benimle bu otelin 25. katında buluşmasını söyleyin.
Sabes, soy muy buena perdiendo gente, y luego de perderlos a ustedes dos llama al Sr. Higgs y dile que me encuentre en el piso 25 de este hotel.
İkinizi de muayene etmem gerekecek.
Vale. Bueno, necesito examinaros a las dos.
- İkinizi de seviyorum ama sizi seçebileceğimi sanmıyorum.
Te amo, os amo, pero... No estoy seguro de que pueda elegirte a ti.
İkinizi de asla affetmeyeceğim.
Nunca perdonaré a ninguno de los dos.
İkinizi de çok seviyorum, canlarım.
Los quiero tanto hijos!
İkinizi de kurtardık. Hatırlıyor musun?
Les salvamos a los dos, ¿ recuerda?
İkinizi de öldürmem için bana bir sebep verin.
Denme una excusa para matarlos a ambos.
Küçük Sammy kendini ortamdaki en büyük dallama gibi hissetmesin diye ikinizi işte tutuyorlar gibi bir his edindim.
Tengo la impresión de que solo te tienen cerca para que el pequeño Sammy no se sienta el más idiota del lugar.
İkinizi de burada bırakıyorum ama ona bir şey olmamasını sağlamanı istiyorum.
Los dejaré a ambos aquí, pero necesito mantenerla a salvo.
Geçen gün ikinizi gördüm çeşmenin orada.
Os vi a los dos el otro dia en la fuente de agua.
... müşterilerimin tartışılabilir ahlakımdan haberdar olmamalarını istiyorum. İkinizi burada görmek ne büyük bir tesadüf?
¿ Qué probabilidades tengo de verlos aquí?
İkinizi de çok seviyorum.
Los quiero mucho.
Patronunuz ikinizi biliyor mu?
¿ Sabe su jefe lo de ustedes dos?
İkinizi tekrar beraber iş yaparken görmek beni sevindirdi açıkçası.
Bueno, por lo menos me alegro que uno de los dos haya vuelto a los negocios de todos modos
İkinizi de.
A ambas.
İkinizi de çok seviyorum.
Os quiero a los dos mucho.
İkinizi de kurtarmak için.
Tú puedes vivir.
Gidiyor. İkinizi de seviyorum.
Se va.
İkinizi de.
A los dos.
- İkinizi de taklit ediyorum.
Estoy imitándolos a ustedes dos
İkinizi farklı yerlere oturttum ki, birbirinizden beslenmeyesiniz.
Los he puesto así chicos así pueden alimentarse de la energía del otro.
Komiser Flynn ikinizi yemeğe çıkarmaya gönüllü oldu. Ama seni hemen şimdi annenin gözetimine bırakamam.
El teniente Flynn se ofreció a llevarlos a cenar afuera pero no puedo dejarte bajo su tutela de inmediato.
Seni koruyacağım. İkinizi de.
Os protegeré... a ambos.
İkinizi de çok seviyorum.
Os quiero a los dos.
Katie'yi kaybetme düşüncesinden daha kötü bir şey varsa o da ikinizi birden kaybetmektir.
Lo único peor que la idea de perder a Katie es la idea de perderos a las dos.
İkinizi de görmek çok güzel.
Me alegro de veros a ambos.
İkinizi de korunma için karakola götürüyorum.
Os llevo a las dos a comisaría para protegeros.