English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ I ] / Inaniyorum

Inaniyorum tradutor Espanhol

150 parallel translation
Ben inaniyorum.
Yo si soy.
Gerekli olduguna inaniyorum.
Me parece necesario.
Evet, inaniyorum.
Sí, lo creo.
- Nezakete inaniyorum.
- Creo en la amabilidad.
Evet, öyle olduguna inaniyorum.
Si, supongo que si.
Ve kalbimde, Tanri'nin hepimizi sevecegine gerçekten inaniyorum.
Y en mi corazón, siento que Dios nos querrá a todos.
Kollarini çok hizli hareket ettirmen gerekiyor. Sana inaniyorum Barry.
Tienes que mover los brazos más rápido.
Tek Kursun Teorisine daha çok inaniyorum.
Me es más fácil creer que Oswald mató a Kennedy.
Ask gelenek ve gümrük engelleri de yok degil inaniyorum
El amor no cree en las costumbres y tradiciones.
Artik ona inaniyorum.
Ahora le creo.
Gördügün gibi Senatör Kelly, ben de senin gibi Mutantlarla normal insanlarin birlikte yasayamayacagina inaniyorum.
Senador, yo, al igual que usted, creo que los mutantes y los humanos normales no pueden convivir en paz.
Ben buradaki insanların birbirlerini sevdiklerine inaniyorum yani sevgi....
Pienso que la gente de aqui es muy amorosa..
Ben Amerika ya inaniyorum.
Creo en América.
- Ben, gerçek olabilecegine inaniyorum!
Estoy convencido que puede hacerse realidad.
Sanki inanmamisim gibi yemin ediyor Sana inaniyorum.
Lo jura, como si yo no lo creyera.
Sana inaniyorum.
Te lo creo.
Artik genisleme zamaninin geldigine inaniyorum.
Creo que es hora de expandirnos.
Pekala Hank, sana inaniyorum... ama biz haber servisiyiz.
Muy bien, Hank, te creo, pero esto es un servicio informativo.
Sana inaniyorum.
Yo te creo.
Bazen ona inaniyorum.
A veces sí creo en él.
Tamam. Olume, yikima, kaosa, pislige ve acgozluluge inaniyorum.
Creo en la muerte, la destrucción, el caos, la suciedad y la avaricia.
Amerika'ya inaniyorum.
Yo creo en América.
Artik gercek askin gücüne inaniyorum dostum!
Ahora sé que el poder de amor existe..
Bir araya gelerek bu anomallikten kurtulmaya çalışacağımıza inaniyorum.
Creo que deberíamos trabajar juntos para escapar de esta anomalía.
Ben sadece "Gizli Dosyalari" seviyorum. Gercegin orda bir yerde olduguna inaniyorum, sen inanmiyor musun?
Pienso que "la verdad está ahí fuera", ¿ no es así?
Cüzdanla ilgili olan hikayeye inaniyorum... ama kupon... bu saçmalikla beni kandirdin.
, Te creo en lo de la billetera... Pero lo de la lotería...
Çünkü hepimiz burdayiz, inaniyorum, bu ülkedeki egitimin kalitesi ile ilgilenin,.
Porque todos nosotros, creo, nos preocupamos por la calidad de la educación de este país.
Red Forman, tanrinin patatesi 4 dakikada pisirmemi istedigine inaniyorum.
Red Forman, creo firmemente que Dios quiere que pueda cocinar una papa en 4 minutos
Washington'daki terminallere ufak bir ayar çekerek olaylarin akisini degistirebilecegimize inaniyorum.
Creo que con un poco de ajuste en los terminales de CC, podemos darle la vuelta al guión.
Ve madem inanç sistemlerimizi paylasiyoruz seninle ben inaniyorum ki eger ölseydin dünya daha mutlu bir yer olurdu.
Y como compartimos sistemas de creencias, creo, si hubieses muerto, que el mundo sería un lugar mejor.
O 1976 yazinda, ben inaniyorum, 1977 öncesi.
En el verano de 1976, creo antes de 1977
Pek çok zor olduguna inaniyorum asik suratli adamlar, ama yanlistir. en rahat adam mi kimin ne yaptigini seviyor ve orada savasmak için mutluluk duyar.
Sabía que pelear no significaba que fuera malo, si no que estaba relajado y un tipo que ama lo que hace, está feliz de estar ahí Haciendo lo que hace
Hayir. Sana inaniyorum.
Te creo.
Bir uçurumdan karsiya siçramanin kolay bir yolu olmadigina inaniyorum.
Creo de verdad que no existe un modo simple para atravesar el abismo.
Sana inaniyorum, ama bu bizim isimiz.
Te creo, pero es nuestro trabajo.
Onun güzel olduguna inaniyorum bide kendine baksana, bir taksi soförüyle?
Concuerdo que es hermosa pero... ¿ tú, con una taxista?
inaniyorum ki bir gün Sheldon inanilmaz derecede fazla Tayland yemegi yiyecek ve iki Sheldon'a bölünecek.
¿ Quién es Mike? ¿ Por qué él recibió una oveja y no tú?
Sana inaniyorum.
Confiaré en ti, seguro.
Baskalarinin olduguna da inaniyorum.
Creo que había otros como wel.
- Sana inaniyorum.
- Creo en ti.
Tanrinin herkesin ozgur olmasini istedigine inaniyorum.
Creo que Dios quiere que todos sean libres.
Yaradilis kesinlikle homoseksuellerin sapkinlik haklarini onaylamaz. Aids icin Tanriya tesekkurler. Ben buna inaniyorum!
La constitución no otorga a los homosexuales el derecho de practicar la sodomia.
- Denememiz gerektigine inanïyorum.
- Me parece que deberíamos probar.
Inanïyorum ki bu eskïyalar bizim komsularïmïz.
Es probable que esos jinetes sean vecinos.
EĞER BU SAVAŞI BAŞLATIRSAK İNANIYORUM Kİ BİZİ MAHVEDER
Si sigue la escalada de la guerra... creo que nos hundiremos.
VE İNANIYORUM Kİ SİZİ DE MAHVEDECEK
Y creo que Vd. También... y todo lo bueno que tenía por hacer.
BU BENİM DE SORUM BEN HALA İNANIYORUM Kİ KAZANABİLİRİZ
Pero si hay alguna posibilidad de llegar a un acuerdo... sin mandar centenares de miles de soldados más... y de atacar sus ciudades... debemos hacerlo.
AMA İNANIYORUM Kİ YAŞASAYDI
- Es tu amigo, ¿ qué te dice?
CEVAP BEKLİYORUZ CEVAP GELMEDİ İNANIYORUM Kİ
Opino que debemos mantener la Gran Sociedad... mientras luchamos en Vietnam.
KESİNLİKLE İNANIYORUM
DEFINITIVAMENTE CREO.
Aska inaniyorum ve ikinci sansa ve George hayatimin erkegi olmasa bile, öyle olduguna inandim çünkü sey, en azindan kisa bir süreligine bir O'malley oldum.
Creo en el amor... Y en las segundas oportunidades. E incluso creo que George no era el indicado para mí.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]