Onunla git tradutor Espanhol
992 parallel translation
Onunla git ve etrafa iyi bak.
Suba con él y echen un vistazo.
Slim, onunla git.
Ve con ella, Slim.
Onunla git.
Ve con él.
Abdullah, onunla git!
Abdullah, ve con él.
Onunla git.
¡ Vete! Es la única forma.
Onunla git Janet.
Vete con él, Janet.
- Nazik ol Stephen. Hadi onunla git.
Pero, ¿ qué mosca le ha picado?
Onunla git Melanie.
Ve con él, Melanie.
Onunla git biraz yemek al.
Cómprate algo para cenar.
Şimdi tam zamanı. Onunla git.
Este es el momento correcto.
onunla git panter avına... çıktığınızda onunla konuşabilirsin.
Ve con él, y entonces podrás hablarle... mientras que cazáis al puma.
Onunla git, Madge.
Síguelo, Madge.
Onunla git.
Síguela.
Onunla git, parlak çocuk.
Tú ve con él, chico brillante.
Maggie, sen de onunla git.
Maggie, ve con él.
Onunla git, Kenji
Ve con ella, Kenji.
Birbirine yardım... onunla git.
Y seis meses por adelantado.
Joanie, Onunla git.
Joanie, vete con él.
Peggy, sen de onunla git.
Peggy, vete con éI.
Ya onunla git, ya da buna son verip burada kal.
Vaya con ella, o terminemos esto y quédese.
Git görüş Onunla, durma.
Sal con él.. Anda.
Durma, git onunla ol.
Bueno, ve y consíguela.
Onunla git, sen MacDougall'sın.
Venga, vamos, MacDougall.
George'a git. Onunla konuş.
Ve a hablar con George.
Hadi git onunla evlen.
Adelante, cásate con el tipo.
- Onunla evine kadar git.
- Asegúrate de que llega a casa.
Onunla git, Barry.
Vaya con ella, Barry.
Sita, Rahibe Clodagh'a git ve onunla konuşmak istediğimi söyle.
Sita, ve y dile a la hermana Clodagh que deseo hablarle.
Git onunla konuş.
Háblele.
Git görüş onunla.
Podrías verle.
Onunla Sausalito'ya git ve yapmanı istediği her tür saçmalığı yap.
Vas con él a Sausalito y haces esa cosa absurda... que te ha pedido.
Git, evlen onunla.
No tienes ni que pensarlo. ¡ Cásate con él!
Git, evlen onunla.
- Pues claro, cásate con él.
Git de konuş onunla. Korkarım ağlıyor.
Parece que fue hace tan poco tiempo.
Onunla git.
Adelante.
Git Melanie, git ve görüş onunla.
Vamos, Melanie. Ve a verle.
Öyleyse git ve onunla görüş.
Entonces, sal fuera y ve a verlo.
- O zaman her neredeyse git konuş onunla.
- Pues habla con él. - No puedo.
Ama karar vermeden önce git onunla konuş Ya da bir şeyler yaz.
Pero decídete, háblale, escríbele algo.
Tavsiyeme uy. Yanına git. Onunla kal.
Sigue mi consejo, ve con él.
Olay çıkarma. Git konuş onunla.
- No empieces una bronca, ve con él.
Bart onunla git.
- No necesito que nadie me ayude.
Kalk. Git onunla.
Levanta y vete con el muchacho.
Onunla git. Git onunla.
Vete con él.
Onunla birlikte git.
Síguela.
Getirdiğin kıza git, onunla dene.
Ve a buscar a la chica que has traído e inténtalo con ella.
Evet ama onunla iş yapmaya giderken, çıplak git.
Sí, pero si van a hacer negocios con él, vayan desnudos.
Pekala, git ve onunla satranç oyna.
Vaya a jugar al ajedrez con él.
Savaştan sonra git ve onunla evlen.
Tras la guerra, vas y te casas con ella.
Linda oraya git ve onunla konuş.
Linda, sube allí y... habla con éI.
Onunla dans etmeye git.
- ¿ Yo? - ¡ Sí! - Llévala a bailar.
gitti 877
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gittim 82
gitmiş 384
gitme 1049
gitmişti 26
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gittim 82
gitmiş 384
gitme 1049
gitmişti 26
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
git başımdan 465
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gittin mi 16
gitmem gerekiyor 305
gitmedi 39
gitmen gerekiyor 24
git yat 43
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gittin mi 16
gitmem gerekiyor 305
gitmedi 39
gitmen gerekiyor 24
git yat 43
gitmem 53
gitsin 41
gitmiyor 31
gittik 20
gitmeni istemiyorum 71
git burdan 105
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitti mi 195
gitme zamanı geldi 35
gitsin 41
gitmiyor 31
gittik 20
gitmeni istemiyorum 71
git burdan 105
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitti mi 195
gitme zamanı geldi 35