English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ S ] / Sayın

Sayın tradutor Espanhol

37,345 parallel translation
Sayın başkan, Al-Sakar'ın geçmişte başkalarının yaptığı.. ... saldırıları da üstlendiğini göz önünde bulundurmak bence önemli.
Sr. presidente, sí que creo que es importante tomar nota de que Al-Sakar se ha atribuido ataques cometidos por otros en el pasado...
Sayın başkan Jason Atwood, FBI Müdür Yardımcısı.
Sr. presidente, Jason Atwood, subdirector, FBI.
Sayın Kongre Üyesi MacLeish, Özel Ajan Hannah Wells, FBI.
Congresista MacLeish, agente especial Hannah Wells, FBI.
Sayın başkan, kovulmuş muydunuz?
Sr. presidente, ¿ fue usted despedido?
- Sayın başkan, kovuldunuz mu?
- Sr. presidente, ¿ fue usted despedido?
Sayın başkan, Başkan Richmond tarafından saldırı günü kovulmuş muydunuz?
Sr. presidente, ¿ fue despedido por el presidente Richmond el día del ataque?
Sayın başkan, konuşmanızda yaptığımız değişiklikler bunlar.
Sr. presidente, aquí están los cambios que hicimos a sus declaraciones.
Bu babamın büyük hayranlık ve saygıyla bahsettiği ve bu belirsiz zamanlarda bizi temsil ettiği için mutluluk duyduğumuz biri... Sayın Kongre Üyesi Kimble Hookstraten.
Esa persona es alguien de quien mi padre hablaba con gran admiración y respeto y alguien que es una bendición que nos represente en unos tiempos tan inciertos... la congresista Kimble Hookstraten.
- Sayın başkan.
- Sr. presidente.
Heyecan verici bir konuşma, sayın kongre üyesi.
Emocionante discurso, congresista.
Sayın başkan, o zaman da size karşı dürüsttüm ve şimdi de dürüst olacağım.
Sr. presidente, fui sincera con usted entonces y seré sincera con usted ahora.
Sayın başkan, Tyler Richmond.
Sr. presidente, Tyler Richmond.
Şey... teşekkür ederim sayın başkan.
Gracias... Sr. presidente.
Teşekkürler, sayın başkan.
Gracias, Sr. presidente.
Sayın başkan.
Sr. presidente.
İyi geceler, sayın başkan.
Buenas noches, Sr. presidente.
- Sayın..
La diversión.
İtiraz ediyorum sayın yargıç.
Dos pizcas. Dos pizcas.
- Günaydın Sayın Başkan.
- Buenos días, Sr. presidente.
Sayın Başkan.
Sr. presidente.
- Sayın Başkan.
- Sr. presidente.
Sayın Başkan.
Señor presidente.
- Evet, Sayın Başkan.
- Sí, señor presidente.
- Sayın Başkan.
- Señor presidente.
- Sayın Başkan, hazırız.
- Señor presidente, estamos listos.
Sayın Vali, sadece korktuğunuz için masum bir topluluğu hedef alamazsınız.
Gobernador, no puede acosar a una población inocente porque tenga miedo.
Sayın Vali, federal hükümet dün gece bertaraf edildi.
Gobernador, el gobierno federal... Expiró efectivamente anoche.
Sayın Vali?
¿ Gobernador?
Sayın Başkan, Kongre Üyesi...
Sr. presidente, esta es la congresista
- Sayın Kongre Üyesi.
- Congresista.
Sağolun, Sayın Kongre Üyesi.
Gracias, congresista.
Teşekkürler Sayın Başkan.
Gracias, señor presidente.
Afedersiniz ama bu özel konuşmamız gereken bir konu Sayın Başkan.
Me temo que es algo que tenemos que discutir en privado, Sr. presidente.
Sayın Başkan. Bu olayın failinin Al-Sakar olduğunu kamuoyuna açıklamamızın ve en uygun hamleyi yapmamızın...
Sr. presidente, es hora de nombrar públicamente a Al-Sakar como el perpetrador del crimen
Sayın Başkan. Jason Atwood, müdür yardımcısı.
Sr. presidente, soy Jason Atwood, subdirector.
Teşekkürler Sayın Başkan.
Gracias, Sr. presidente.
Sayın Başkan, Dearborn'daki müslüman gencin polis tarafından dövülmesiyle alakalı birşey söyleyecek misiniz?
Sr presidente, ¿ tiene algo que decir sobre el joven musulmán de Dearborn al que dio una paliza la Policía?
- Polis tarafından dövülen müslüman genç Sayın Başkan...
- El joven musulmán al que le dieron una paliza unos policías, Sr. presidente.
Evet, Sayın Başkan.
Bueno, Sr. presidente.
Sayın Başkan birinci hatta çağrınız var.
Sr. presidente, su llamada por la línea uno.
Evet, Sayın Başkan.
De acuerdo, Sr. presidente.
Tüm saygımla Sayın Vali ama onlar sizin vatandaşınız değil.
Con todo respeto, gobernador, no son sus ciudadanos.
Sayın Vali, ayrıca bilmelisiniz ki Polisiniz bilmeden, üç tane uzun dönemli soruşturmada görev alan Ulusal Güvenlik için çalışan gizli ajanı da tutuklamış.
Gobernador, también ha de saber que su policía, sin saberlo, ha cogido a tres operativos encubiertos que trabajaban en una operación de largo alcance para Seguridad Interior.
Pekala, Sayın Vali bu, federal bir soruşturmaya engel olduğunuz anlamına gelir.
Bueno, entonces, gobernador, estará obstruyendo una investigación federal.
Sayın Vali, cevabınızı hemen almam gerekiyor.
Gobernador, necesito su respuesta ya.
Sayın Başkan.
Sr. presidente,
Güzel halletiniz, Sayın Başkan.
Bien hecho, Sr. presidente.
Bilet alan köpeklerin sayısını yanlış hesapladılar.
Es una aplicación para el teléfono en la que dos desconocidos pueden conectar para tener una aventura. - ¿ Como las putas?
Ama diğer kişileri, bana bu mücadelede katılmaya ikna edebilirsem eminim ki, bu soyu tükenmekte olan hayvanların sayılarının tekrar, eskiden olduğu gibi arttığını görebiliriz. Önceden Tanzaya'da 100.000'den fazla fil vardı.
Pero si puedo convencer a otras personas de que me acompañen en esta lucha, sin duda podremos ver que la cantidad de estos animales en peligro de extinción aumenta hasta que se recuperen las poblaciones del pasado, como cuando teníamos más de 100 000 elefantes en Tanzania.
Ve eğer sadece hayal gücünüzü kullanıp, ölümlerin ve acının sayısını, yaralanan hayvanları ve hayatta kalanların matemini düşünürseniz...
Y si usan la imaginación, pueden pensar en el número de muertes, en el sufrimiento, en las heridas de los animales, en las pérdidas sufridas por los sobrevivientes...
Bu sayıya Başkan, Başkan Yardımcısı, Kabine dahil. Bunlar şimdiye kadar Kongre'den ve Yargı'dan kimliklerini tespit edebildiklerimiz. ... ve FBI Müdürü Jacob'ın öldüğü de doğrulandı.
Esa cifra incluye al presidente, al vicepresidente, el gabinete aquellos del Tribunal Supremo y del Congreso que hemos podido identificar... y el director del FBI Jacobs también es una muerte confirmada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]