Ten geliyor tradutor Espanhol
176 parallel translation
Agnes'ten geliyor.
Es de Agnès. Léela.
- Tina Marakeş'ten geliyor.
- Tina viene de Marrakech.
- King George V'ten geliyor. - Nedir?
- Es del King George V. - ¿ Qué dice?
- Talos IV'ten geliyor.
- Proceden de Talos IV.
Tiflis'ten geliyor.
Un prostituto.
Sözlüsü Perchik'ten geliyor.
ES de Su futuro, Perchik.
Savannakhet'ten geliyor.
Viene de Savannakhet.
Avcılar.3'ten geliyor.
Vienen cazas por 03.
Şeyh'ten geliyor.
Es del jeque.
Peg, arkadaşım Bay Smith'le tanış. St. Louis'ten geliyor.
Peg, te presento a mi amigo, el Sr. Smith de St.
Bee Gees'ten geliyor. Bu şarkı sana Cheryl. Saturday Night Fever.
Esto son los Bee Gees, y está dedicado a ti, Cheryl Ann, cantando "Fiebre del sábado noche" diez veces seguidas.
Queens'ten geliyor.
Si es de Queens. Muy mal, Left.
Şimdi size geçmişten bir esinti getiriyorum. Telebass'ten geliyor.
Os voy a poner un bombazo del pasado de la Srta. Fontella Bass :
Paris'ten geliyor.
Viene de París.
Şey tenis ten geliyor efendim.
- En camino de su partida de tenis.
Ve kaptan, bu alan Epsilon 3'ten geliyor.
Y viene de Epsilon 3, capitán.
Sanırım Epsilon 3'ten geliyor.
Creo que vino de Epsilon 3.
Buenos Aires'ten geliyor.
Viene de Buenos Aires.
Para Babil 5'ten geliyor.
Y el rastro del dinero termina en Babylon 5.
- Travis'ten geliyor.
- Lo envían desde Travis.
Paris'ten geliyor.
Esto es de París.
Anglo-Sakson kelime "övünmek" ten geliyor.
Viene de la palabra anglosajona "mieta". Correcto.
Ama gün geliyor, hata yapıyoruz.
Pero ten cuidado. Un día tropezarás.
Bu da her 4 ayda bir, Wemmick'ten... 62 paund 10 şilin çekeceğin anlamına geliyor.
Lo que significa que obtendrá sesenta y cinco libras y diez chelines al trimestre.
Bu beyler, Paris'ten satın aldığınız Eyfel Kuleleri'ni yapan firmadan geliyor.
Estos hombres son de la firma que hacen los modelos de la Torre Eiffel... que algunas de ustedes compró en París.
Bu yumurtalar uzaklardan geliyor, Sour Creek'ten.
Estos huevos vienen nada menos que de Southcreek.
Birleşmiş Milletler'den Bay Harib, Paul'ü görmek için Paris'ten uçakla geliyor.
El señor Harib de las Naciones Unidas llega de París para ver a Paul.
Saat 5 : 00'ten sonra saati 500 yen'e geliyor.
Después de las 5, el precio es de 500 yenes por hora.
- Paris'ten kızın mı geliyor?
¿ Tu hija viene de París? Viene a cubrir la apertura de las Naciones Unidas... para un periódico francés. Con su marido.
Münih'ten geliyor.
Viene de Munich.
Schmidt'ten bir elönü vuruşu Darson'dan gelen elönü vuruşuna Schmidt'ten karşılık geliyor.
Derecha de Schmitt. Derecha de Darson. Golpe de derecha de Schmitt.
Venedik'ten onun için kolilerle kitap geliyor.
Desde Venecia llegan a su nombre cajas de libros.
Denver Mint'ten şu özel sevkıyat buraya cuma geliyor, değil mi?
Aquel cargamento especial que viene de Denver Mint... llega aquí el viernes, ¿ no?
Dikkat et, polis! Polis geliyor!
¡ Ten cuidado!
Yarından sonra Helga Ten Dorp medyum öngörüleri için buraya geliyor.
Dejaría sangre en la alfombra Y al siguiente día Helga Ten Dorp estaría aquí
Dikkat et, seni görmeye geliyor.
- Luisson, ten cuidado. Va a verte.
Bir mesajımız var efendim, Cennet'ten geliyor.
Bitácora del Capitán, suplemento.
Köpeğini çağır. Geliyor.
Ten tu perro, vuelve.
- Son düzlüğe giriliyor 200 metre kala Stepagain, Passionel ve Jamet'ten ayrılıyor., Pappernick geriden hızla geliyor...
- Último tramo faltan 200 metros, Stepagain, Passionel peleando. Adelanta a Kamet, y Pappernick empieza a remontar...
Ama kulağa Yvonne Hendrickx'ten çok daha iyi geliyor.
Menudo corte. Suena mejor que Yvonne Hendrickx.
Otobüsün numarası 2525. Venice'ten aşağı doğru geliyor. Ocean Park ve Main arasındaki köşede.
El autobús es el número 2525 que va al centro desde Venice y está en la esquina de Ocean Park y Main.
105'ten doğuya doğru geliyor. 110'a yaklaşıyor.
Está en el 105 dirección este acercándose al 110.
Mimarlar burada ve Dorian'lar da, ta Paris'ten galeriyi görmeye geliyor.
Los arquitectos están aquí y los Doran regresaron de París.
Londra da ki Kraliyet Akademisinden, Paris'ten, Moskova'dan ve dünyanın dört bir yanından telefonlar geliyor.
Se oyeron las voces de preocupación de la Real Academia de Londres... de París, Moscú y cada región del planeta.
Johns Hopkins'ten Dean Adelstein-Fields geliyor...
A las ocho y media en punto. Vendrá Adelstein-Fields del Hopkins...
Güverte 3 ve 4'ten hasar raporları geliyor.
- Daños en las cubiertas 3 y 4.
Kendini koru! Pençe geliyor!
Ten cuidado, es la garra.
Telsiz çalışmıyor. Otobüsün numarası 2525. Venice'ten aşağı doğru geliyor.
El autobús es el número 2525 que va al centro desde Venice y está en la esquina de Ocean Park y Main.
Bana öyle geliyor ki Vorlix'ten önce başkalarına yardımcı oluyordum.
Me parece que antes del Vorlix ayudaba al prójimo.
Avukatım Newport Beach'ten buraya geliyor. Ve hepinizin şunu bilmesini istiyorum. Eğer bir daha çekiç sesi duyarsam yemin ederim bu ev bittiği zaman benim olacak!
Mi abogado viene en camino desde Newport Beach... y quiero que sepan que si apenas escucho... que martillan un clavo, les juro que para cuando termine... con todo esto, seré dueño de esta casa.
53'ten destek geliyor.
Refuerzos en camino, vienen por la 53...
geliyorum 2650
geliyor 1263
geliyorsun 30
geliyor musun 650
geliyor musunuz 91
geliyormusun 18
geliyoruz 309
geliyorum efendim 21
geliyor mu 41
geliyorlar 662
geliyor 1263
geliyorsun 30
geliyor musun 650
geliyor musunuz 91
geliyormusun 18
geliyoruz 309
geliyorum efendim 21
geliyor mu 41
geliyorlar 662