Uzun sürmez tradutor Espanhol
2,514 parallel translation
Uzun sürmez.
Not por tanto.
Uzun sürmez.
No durará mucho.
- Uzun sürmez.
- No tomará mucho tiempo.
İzini bulmaları uzun sürmez.
No pasará mucho tiempo para que estén sobre tus huellas nuevamente.
Umarım çok uzun sürmez.
Espero que no lleve demasiado.
Evet, ama uzun sürmez.
Sí, pero no por mucho.
Uzun sürmez.
No nos tomará mucho tiempo.
Kuruması çok da uzun sürmez.
No será muy dificil secarlas.
- Şanslıysak, bu uzun sürmez. Gel haydi.
Si tenemos suerte, no por mucho.
Genellikle fazla uzun sürmez.
Regularmente, no dura.
uzun sürmez devam et tatlım
Ya voy. Ya voy Hugo. Ve, mi amor.
- Fazla uzun sürmez.
- No durará mucho.
Artık fazla uzun sürmez.
No falta mucho.
Polis sorgusu. Uzun sürmez.
Rutina policial, no me llevara mucho tiempo.
Belki de ne olduğunu size göstermesi uzun sürmez
Por otro lado, quizá se levantará para mostrar es un hombre.
- Tamam, uzun sürmez.
No me demoro.
- Uzun sürmez.
No nos demoraremos.
İşimiz uzun sürmez.
Sabes, eso no va a tardar.
- Tamam, çok uzun sürmez.
- Sí. Muy bien, ahora vuelvo.
Umarım uzun sürmez.
Espero que no tome mucho tiempo.
Devlerin hayatı çok uzun sürmez.
Los gigantes no duran mucho.
- Fazla uzun sürmez.
No tomará mucho tiempo.
Bu sıcakta çürümeleri uzun sürmez.
Maduran muy rápido con este calor.
Uzun sürmez.
No tardaré ni un segundo.
Çok uzun sürmez. Hadi gidelim.
No les llevara mucho.
Dalek kalkanlarını engelleyebilirim ama çok uzun sürmez, tamam.
Puedo desbaratar los escudos, pero no por mucho tiempo. Cambio.
Çok uzun sürmez.
- Será por poco tiempo.
Benim hizmetkârlarım bir şeyleri düşürüp, dırdır edip, mızmızlandıklarında uzun sürmez gelmeleri hizaya.
Cuando mis sirvientes botan cosas, o se empiezan a quejar, no tardo mucho en ponerlos en su lugar.
Hadi, çok uzun sürmez.
Vamos, no durará mucho.
- Fazla uzun sürmez.
No tardaré mucho.
Locke'un buraya geldiğimizi öğrenmesi uzun sürmez.
No vamos a tener mucho tiempo antes de que Locke descubra que nos hemos escapado con su barco.
Çok uzun sürmez.
No será mucho tiempo.
Çok uzun sürmez.
No debería tardar tanto.
Uzun sürmez.
No tardarán.
Şey... Fazla uzun sürmez diye umuyorum.
Espero que no mucho.
- Fazla uzun sürmez bu.
Esto no demorará.
Uzun sürmez.
No por mucho tiempo.
- Planın işe yarayacağından emin misin? - Fazla uzun sürmez Higgins.
No debe faltar mucho, Higgins.
Bu iş 72 saatten uzun sürmez.
Esto no llevará más de 72 horas.
Umarım uzun sürmez. Burada, Güney Kaliforiya'da ki
Con suerte, no nos llevará mucho tiempo.
Fazla uzun sürmez.
No debería llevar mucho tiempo.
- Uzun sürmez, tamam mı?
Eh, no será mucho. ¿ Te parece bien?
İşi bitirmesi çok uzun sürmez.
No tendría que tardar mucho en terminar.
Endişelenme! Büyüsü uzun sürmez.
Sus hechizos duran poco.
Umarım, gökyüzündeki dev Spagetti Canavarı'na, diz çöküşümüz fazla uzun sürmez.
Ojalá que nuestra genuflexión... al gran Monstruo de Espagueti del cielo no tarde mucho.
Çok uzun sürmez.
No lo estarás por mucho tiempo.
Fazla uzun sürmez.
No por mucho.
Diğerleri gibi çadırını alıp buradan gitmesi çok uzun sürmez.
No debería preocuparse. No pasará mucho tiempo antes de que ella se marche como todos los demás.
Uzun sürmez.
No tardaré.
Ama o ayda yapayalnız bir kız... gülüşü sürmez uzun...
# Pero la chica de las tristezas en la luna # # no ha sonreído en mucho tiempo. #
O kadar uzun sürmez.
No durará mucho.
uzun hikaye 160
uzun hikâye 43
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun bir zaman 22
uzun mu 25
uzun hikâye 43
uzun zaman oldu 409
uzun bir gece olacak 26
uzun bir hikaye 19
uzun boylu 135
uzun bir yol 26
uzun lafın kısası 39
uzun bir zaman 22
uzun mu 25