Zavallı kız tradutor Espanhol
1,611 parallel translation
Beş yıl, zavallı kız,
Cinco años, pobre chica.
- Zavallı kız!
- ¡ Pobre chica!
O iki kaçık yaşlı arabamızı çaldı bu zavallı kızlara kendilerini ifşa ettiler.
Esos dos viejos nos robaron el coche, nos dejaron expuesto a esas chicas.
Zavallı kızım.
Mi pobre, bebita.
Zavallı kızım, sana biraz peynir göndereceğim.
Pobrecita, te enviaré algo de queso.
Zavallı kız!
¡ Pobre chica!
Bu kadarını yapabilirim. Zavallı kız.
Es lo mínimo que puedo hacer.
Zavallı kız.
Pobrecilla.
Ne zor bir doğum olmuştu. Zavallı kızcağız. Bürodan bir arkadaşımın kocası, doğumdan sonra kızla yatmaz olmuş.
- Episs... ¿ Qué?
Zavallı kız, henüz onu kaçırdığımızı bilmiyor.
La pobre chica ni siquiera sabe que la han secuestrado
Zavallı kız. Öyle bir babası var ki...
Pobre chica, con un padre como ese...
Zavallı kız. Sen nasılsın?
Pobre. ¿ Cómo estás tú?
Ama bu zavallı kız aklını kaçırmak üzereydi.
Esta pobre chica estaba a punto de volverse loca.
Annen burada. " diye kendi kendine mırıldandı zavallı kız.
No te preocupes, bebe. Tu madre está aquí. La pobre chica se decía a si misma.
Farkında değilsin zavallı kızım.
¿ No te das cuenta, mujer?
Zavallı kızım, yanılıyorsun.
Estás muy equivocada, niña.
O halde zavallı kızın bir başına olduğunu biliyorsunuz.
Entonces sabe que esa chica estaba por su propia cuenta.
Zavallı kızcağız.
Chavala pendeja.
O zavallı kız girdaba yakalandı.
Esa pobre chica se vio atrapada en todo aquello.
- Zavallı kız.
- Pobre chica.
Zavallı kız hala yaşıyor, efendim.
La pobre chica aún está viva.
Zavallı kız.
Pobre chica.
Zavallı kız.
Pobre muchacha. ¿ Cómo se le ocurrió?
Lanet olsun. Zavallı kız.
Maldición, pobrecilla.
Zavallı kız.
Pobre mujer.
Zavallı kızı ölüme mahkûm etmek zorunda kalacaklardı.
Se habrían visto obligados a matar a esa pobre chica.
Neden şu zavallı kızı yalnız başına bırakmazsın?
¿ Por que no pudiste dejar esa pobre muchacha en paz?
Zavallı kızın kendine güveni o kadar azdı ki, hişbirşeye karşılık veremiyordu.
Esta pobre chica era tan insegura, que no había nada que ella no pudiera aguantar.
Evet. Zavallı kızcağız, daha ilmik boynuna geçmeden ölmüş.
La pobre murió mucho antes de que la soga la ahorcara.
Zavallı kız olayın başından beri gözünü bile kırpmadı.
La pobre no ha dormido desde que esto comenzó.
Zavallı kız aşırı doz yüzünden tellere takılmış.
Una sobredosis de PCP llevó a esa pobre chica a sacudirse en esa cerca.
Zavallı kızı eve götürdüğümüzde, daha fazlasını öğreniriz.
Sabremos más cuando lleve a la pobre chica de vuelta a casa.
Zavallı kız için yavaş ve acılı bir ölüm.
La pobre muchacha sufrió una muerte lenta y dolorosa.
Belki, o zaman zavallı kızın duygularını incitmemiş olurduk.
No hacerla sentir mal. No, no.
Özellikle Lindsay'e dediklerinden sonra... Zavallı kızcağız.
No después de lo que le hizo a Lindsay esa pobre chica.
Zavallı kız yıldız çarpmışa döndü.
- Estará cohibida por la estrella.
- Ama şu zavallı kız...
- Pero esa pobre chica...
Zavallı kız, sevgilisiyle hiç şansı olamamıştı şimdi neden olsun ki?
Pobre chica, no tiene suerte con sus novios, ¿ no?
- Bir kız için bu çok zavallı bir durum.
Pero para una chica, es triste.
O acıdığınız zavallı güçsüz kız değilim.
No la patética débil de quién sentía pena.
Zavallı bi kızı ülkenin bir ucundan diğerine sürüklemek... onu seviyormuş gibi davranmak... ve aklınıza estiğinde onu terk etmek.
Llevando a esa pobre niña por el país... haciendole creer que la amaba... y luego abandonandola cuando mejor le convino.
Asıl sen dikkat et de kızının sonu zavallı masum bir çocuğun hayatını mahvetmek olmasın.
Su hija puede acabar con la vida de un inocente!
Siz zavallı Bay Coavins'in büyük kızı olabilir misiniz?
Bueno, porque es un buen hombre supongo. Amable, generoso y todo eso.
- Ben çalışan, zavallı bir kızım.
¿ Yo, una pobre trabajadora?
- O bir sağlık timsaliydi. Bu yüzden Francine çok hazırlıksız yakalandı. Zavallı kadın.
Parecía perfectamente sano, y agarró a la pobre Francine... completamente desprevenida.
4 kişiyi bizim zavallı k.çlarımızı kurtarmak için bir servetten vazgeçmeye ikna etti.
Convenció a cuatro de renunciar a una fortuna para salvarnos el pellejo.
Evet. O sahneye çıkan kız, zavallı Lulla.
Quédate en tus escenarios!
Ve bil bakalım, kötü adam kim olacak... acaba kim, "Hayır, o tatlı sarışın kız ve zavallı adalı bebeği için... fıstık ezmesi alamazsın." demek zorunda kalacak?
¿ quién va a decir, "no, no puedes tener crema de cacahuete para la rubia bonita y su pobre bebé de la isla"?
Seni zavallı kızcağız.
Pobrecitas.
Zavallı hasta kızım benim.
Mi pobre niñita enfermita.
Zavallı yetim kız havalı Fransız sanat okuluna gider koca bir üniversiteliyle çıkar...
La chica huerfana... que fue a estudiar a una escuela de artes francesa... enamoranda de un chavo de la facultad...
kız mı erkek mi 23
kızın 46
kız kardeşim 118
kızkardeşim 29
kızınız 24
kızma 130
kızılderili 47
kızgınsın 35
kız arkadaşın var mı 49
kızgınım 46
kızın 46
kız kardeşim 118
kızkardeşim 29
kızınız 24
kızma 130
kızılderili 47
kızgınsın 35
kız arkadaşın var mı 49
kızgınım 46
kızım nerede 44
kız kardeşi 30
kızdın mı 66
kızgın değilim 76
kızıl saçlı 27
kız kardeşin 28
kız kim 43
kızdım 17
kızgın mısın 51
kızarmış tavuk 16
kız kardeşi 30
kızdın mı 66
kızgın değilim 76
kızıl saçlı 27
kız kardeşin 28
kız kim 43
kızdım 17
kızgın mısın 51
kızarmış tavuk 16