Zenginleri tradutor Espanhol
168 parallel translation
Gördünüz ki, bu dünyanın zenginleri sefalete sebep olabiliyor ama görmeye dayanamıyorlar.
Pues llegué a la conclusión de que los dueños de esta Tierra pueden provocar la miseria, pero no ven la miseria.
Zenginleri biraz gevşetip çiftçilere borç verdirtirdi.
Sí, haría que los ricos fueran más comprensivos y nos prestasen dinero.
Zenginleri kıskanıyorsun.
Envidias a los ricos.
En zenginleri Ambroise'i sorardı.
La más encopetadas mujeres se hacían peinar por Ambroise.
Zenginleri aldatmak ve onlarla dost olmak için.
Para engañar a sus amigos ricos.
En zenginleri, Osaka'dan gelen adam ama o en çok bankacıdan hoşlanıyor.
EI más rico es eI de Osaka. Pero a ella Ie gusta más el banquero.
Kimse zenginleri sevmiyor.
- No te burles. La gente rica es odiada.
İçişleri Departmanı demiryolu zenginleri, maden sahipleri ve toprak spekülatörleri ile dolup taşıyordu. Kızılderili korkusu taşıyan tüm bu insanların asıl derdi dolarlarını kaybetmekti.
El Departamento del Interior estaba atestado de magnates del ferrocarril, propietarios de minas y especuladores de tierras, para quienes el miedo a los indios significaba pérdida de dólares.
Günümüz zenginleri buzdolabı alıyor, televizyon alıyor ama iş tabuta gelince, ucuz tahtadan yapılmış olanı seçiyorlar.
Quien tiene dinero se compra un frigorífico, la televisión, pero el ataúd se lo compran en pino barato.
Bunu yapmaktan şu an nefret ediyorlar. Gölgeler arasında kalmayı seviyorlar. Bununla beraber, karşınızda Batı Almanya toplumunun zenginlerinin zenginleri var.
A ellos no les gusta que los filmen en público, prefieren permanecer en la sombra.
Zenginleri seviyorum. Yaşam şekilleri ve onlarlayken benim yaşam şeklim.
Me gustan los ricos, su forma de vida y cómo vivo cuando estoy con ellos.
Uzak yerlerde ki ahlaksızları, semiz ve zenginleri... gerçekleşen bu mucizelerin korkusuyla bunları döndürün ve bu anı belirtin.
Que los usureros, los ricos y los corruptos de lugares remotos señalen este momento y tiemblen ante todos los milagros venideros.
- Bu kağıtta yazılanlar zenginleri ilgilendirir.
- Soy un gangster ; ¡ Yo no pago impuestos!
Muhterem Danton'umuz, zenginleri aforoz etmek yerine, yoksulları saygın kılmamız gerektiğini bizzat duyurmadı mı bize?
¿ No ha anunciado nuestro respetado Danton que en vez de prohibir las riquezas, hagamos la pobreza respetable?
O zenginleri topluyor ve kendilerini devşirmeyeceklerini biliyor.
Acumula y no sabe quién toma.
Zenginleri kastediyor.
Los ricos deberían dar ejemplo.
Mercuri, anlağım kadarıyla zenginleri pek sevmiyorsun.
Mercuri, tengo la sensación que no te gustan los ricos.
Ve en sonunda, Ordu Sekreteri. Bir tek o, ne banker, ne zengin. Görevi zenginleri ve bankerleri korumak.
Y por fin, el Ministro del Interior, el único que no es ni banquero, ni rico, y cuya tarea es defender a los ricos y a los banqueros.
Dedik ki : Soyar fakirleri mutlu eder zenginleri.
Que lo que roba a los pobres se lo da a los ricos.
Burada zenginleri göremiyoruz artık.
Ya no vemos a gente rica por aquí.
Seninle tanıştıktan sonra, biseksüel olarak yaşayan zenginleri keşfettim.
Tras cruzarme contigo, descubrí que ser bisexual es más enriquecedor.
- Zenginleri bekleyen şey bu demek?
... Así que eso es lo que espera a los ricos?
Çünkü bu Arap petrol zenginleri İsviçre'den Kanada'ya kadar her yeri ve ülkemizdeki büyük bankaları aldılar.
Porque todos esos petrodólares árabes... se lavan en Suiza y Canadá... y en los bancos de este país.
Kral Richard fidye için zenginleri öldürmedi, güçlüleri köle aldı.
Ricardo perdonó a los ricos por dinero y retuvo a los fuertes como esclavos.
Zenginleri nasıl idare edeceğimi bilirim.
Sé cómo tratar a los ricos.
Bugün, Soho'daki, E laine Cassell Gallerisinde, L. Mars'ın fotoğraf sergisi açılışında, hayranları, meşhur ve zenginleri de beklediler.
En la galería E laine Cassell del Soho los fans esperaban a los ricos y famosos para la exposición de Laura Mars.
- Senin gibi zenginleri çok iyi bilirim.
- Se que te gusta, que rico
Elçilik, burayı petrol zenginleri için ayırmış olmalı.
Legación había un pez gordo de petróleo.
Defterine, insanda aristokrat izlenimi bırakan ve konuşurken... zenginleri göklere çıkaran Leon Selwyn ya da Zelman isimli... küçük meraklı bir adam hakkında... birşeyler yazıyor.
Escribe en su cuaderno sobre un curioso hombrecillo llamado Leon Selwyn, o Zelman que parecía ser aristócrata que ensalzaba a los ricos parloteando con la alta sociedad.
Aylak zenginleri bilirsin.
Tú sabes cómo es con el rico holgazán.
Hayır, ben... ben bazen insanların zenginleri dert ettiğini düşünüyorum. Diğerlerini de düşünün.
No, yo... pienso que a veces la gente se preocupa del hombre rico.
Bu yüzden zenginleri katlettiler.
Así que asesinaron a los ricos.
- Ben zenginleri severim.
A Debby y a mí nos gustan billetes grandes.
Zenginleri konu alan aşk şarkılı müzikal bir film.
Es un musical sobre gente rica. Con canciones bonitas.
Başkalarının hayatlarıyla oynayan fakirlerin, çoğu maddesel olan basit ihtiyaçlarına kayıtsız kalan zenginleri sergilemeye cesareti olan bir insan.
Un hombre con el valor de retratar a gente, que juega con otras vidas, los ricos que son indiferentes a las necesidades de los pobres... necesidades sencillas, principalmente materiales.
Zenginleri görünce, Hanedan dizisindekilerin hayatını, o koca evleri görünce... "Evlerinde 42 oda var" diyordum.
Cuando veo a los ricos, por ejemplo, a los personajes de Dinastía, que viven en esas mansiones increíbles de 42 habitaciones, pienso :
Bu hükümet, sizin gibi zenginleri koruyor.
El gobierno actual protege los intereses de su clase!
Peki o zaman kurumuş giden zenginleri nasıl açıklıyorsun?
Entonces, ¿ cómo explica usted que hayan tantos ricos apergaminados?
Pirinc ciftcileri Vietcong'u finanse eden zenginleri.
Cultivadores de arroz ricachones que financiaban al vietcong.
Yeni zenginleri arayayım mı?
¿ Quieres que haga llamadas, buscando a los nuevos ricos?
Sadece fildişi ticaretini korumak için yapılıyor, zenginleri daha zengin yapmak için.
Es para proteger el mercado del marfil. Para hacer más ricos a los ricos.
Chin'in bütün zenginleri bizi beklerken hiçbir yerin ortasında olan bu yerde oturacağız.
Estamos aquí sentados, en el medio de la nada mientras todos los ricos de Chin nos aguardan.
- Zenginleri mi?
- ¿ A los ricos?
Zenginleri avlamak için kutsal aşkı kullandın.
Te aprovechas del amor para enriquecerte. ¿ Acaso eso no es brujería?
Bu bahisler masaya en zenginleri çeker ve tabii köpek balıklarını da.
Las apuestas atraen peces gordos, y éstos a su vez atraen a los tiburones.
Eski şaheserlerin içine zenginleri ekleyerek.
lnsertando a los ricos en viejas obras maestras.
Zenginleri tuzağa düşürürler, bilirsin.
Los ricos suelen ser muy tacaños, ya sabes.
Parlamentoyu feshedip zenginleri vuracak ve komünist bir hükümet kuracağız. Böyle şeylerin şakasını bile yapmamalısın.
- ¡ No deberías decir eso ni de broma!
Zenginleri geyik avına götürüyor.
Llevó a un par de aristócratas a sus campos de caza.
Zenginleri tercih ederim.
¡ Ahí está!
Yeryüzünün hükümranları, ileri gelenleri, komutanları, zenginleri güçlüleri, mağaralara ve dağların kovuklarına saklandı.
" Reyes, magnates, generales, poderosos del mundo.
zengin 148
zenginlik 21
zenginsin 20
zengin mi 32
zenginim 27
zenginiz 44
zengin olduk 48
zengin olacağız 55
zenginlik 21
zenginsin 20
zengin mi 32
zenginim 27
zenginiz 44
zengin olduk 48
zengin olacağız 55