English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ A ] / Adamı duydun

Adamı duydun tradutor Francês

388 parallel translation
Kaçan adamı duydun mu?
Vous savez, pour le fugitif?
- Adamı duydun.
- T'as entendu.
- Adamı duydun.
Il perd patience.
- Adamı duydun. - Kesinlikle.
- Vous l'avez entendu.
Ama adamı duydun.
Tu as entendu cet homme.
Bak, adamı duydun.
Tu l'as entendu.
- Pardee diye bir adamı duydun mu?
- Vous connaissez un certain Pardee?
- Adamı duydun.
- Il ne l'a pas.
Adamı duydun.
Vous avez entendu ce qu'il a dit.
Adamı duydun.
Vous entendez?
Adamı duydun.
Vous avez entendu.
Küçük adamı duydun Linda.
Tu as entendu, Linda?
- Adamı duydun. Başka şansın yok.
Tu l'as entendu, c'est ta dernière chance.
Adamı duydun mu?
Tu l'entends?
Adamı duydun!
Vous avez entendu?
Çavuş, adamı duydun.
Sergent, vous avez entendu.
Adamı duydun çayırlara doğru 300 adım atıyoruz.
Tu as entendu? 300 à l'ouest.
- Adamı duydun, şimdi uza bakalım.
- Tu l'as entendu. Dégage.
Bir şeyi daha hesaba katmalısın. Adamı duydun.
Incorpore ce facteur à ta réflexion :
- Öldürülen adamı duydun mu?
- Vous êtes au courant pour le meurtre?
Adamın bana ne dediğini duydun mu? Boşver onu!
Tu l'as entendu?
- Adamın ne dediğini duydun.
- Vous l'avez entendu.
Hiç veba diye bir şey duydun mu? - Veba mı? - Bu adam bu sabah vebadan öldü.
Vous savez ce qu'est la peste?
Adamın ne dediğini duydun. Cevap.
Tu as entendu?
Adamın ne dediğini duydun. Anlaşıldı mı?
Tu as entendu Monsieur comme moi.
Cheyenne'ler adamı nasıl asar duydun mu.
J'ai entendu parler d'une pendaison à Cheyenne.
Pekâlâ, Lassie. Ama adam kaybolup gidince unutma sakın, ilk bu kanaldan duydun.
Mais quand il t'aura plaquée, rappelle-toi qui avait vu juste.
Yalanlarıyla babama hakaret eden o sefil adamı sen de duydun.
Tu as entendu ce porc insulter mon père avec ses mensonges.
Evet, adamın dediğini duydun.
Oui, vous l'avez entendu.
Adamın dediğini duydun. Yaylan!
Tu as entendu ce qu'il a dit, casse-toi!
O adamın ne dediğini duydun mu?
Vous l'avez entendu?
Bugün öldürülen iki adam hakkında bir şey duydun mu?
Vous savez qui a tué les deux hommes?
Duydun mu? Eğer suyun olsaydı, zengin bir adam olurdun.
Si tu avais de l'eau, tu serais riche!
Le Chiffre denilen adamı hiç duydun mu?
Avez-vous déjà entendu parler du Chiffre?
Duran Duran ismindeki genç bilim adamını hiç duydun mu?
Avez vous entendu parler d'un jeune scientifique nommé Duran Duran?
Hiç bir adamın bay bay dediğini duydun mu?
Tu n'as jamais entendu un homme dire adieu?
Adam gibi konuş, duydun mu!
Attention à ce que vous me dites!
Hiç bir kartalın bir adamı kapıp, ülke boyunca taşıdığını duydun mu?
Vous avez déjà entendu parler de l'aigle qui assure la traversée du pays?
Adamın dediğini duydun.
T'as entendu ce qu'il a dit.
Çetenin adam kaçıracağına dair bir dedikodu duydun mu?
As tu entendu parler de bruits sur des Gangsters kidnappés?
Dediğini duydun. Rahat bırakın adamı!
Fichez le camp!
- Kardan Adam, duydun mu?
- Bonhomme, t'as entendu ça?
Adam Kretzinsky yazmış. Daha önce duydun mu?
C'est un nouvel auteur, Adam Kretzinsky.
Onu tellerin arkasında, duydun değil mi, adamım?
Tu l'entends, près des barbelés?
Nathan Bates adında bir adam için çalışırdım. Adını hiç duydun mu?
Tu ne serais pas un parent de Nathan Bates, par hasard?
Amish adamın bana ne dediğini duydun mu?
Vous avez entendu ce qu'a dit cet Amish?
O adamın dediklerini duydun mu?
T'as pas entendu la radio?
Duydun mu Tam anasının gözü bu adam!
Tu as entendu?
Duydun mu onu? Yaşlı bir adam bir delikanlının yolundan yürüyemez.
Quand on est vieux, on n'a plus qu'à se suicider!
O zaman, ne konuştuklarını da duydun. Evet, adam dedi ki :
- Ils se sont dit quelque chose?
- Sülük gibi. - Duydun mu, Adam?
C'est comme une sangsue.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]