Duydun beni tradutor Francês

- Duydun beni.

Tu m'as entendu.

- Duydun beni. Evliliğin çakma. Güle güle, Craig.

- Votre mariage est une honte, adieu.

- Dostum, garajda benzinsiz araba bulundurur musun? Sen de duydun beni?

Tu m'as entendu, ok?

- Beni duydun.

T'as bien entendu.

Kapa çeneni! Beni duydun mı? Kapa çeneni!

Nous vous invitons à venir nous voir d'urgence.

Eğer tekrar kullanırsa, beni ara. Duydun mu?

Rappelle-moi s'il l'utilise encore.

Beni duydun mu?

Tu m'as entendu?

Beni duydun mu?

Tu m'entends?

Hastalık kapacaksın, beni duydun mu? O tuvaletlerde hastalık kapacaksın.

Tu vas attraper des maladies sur ces toilettes!

Tamam, pekala, pekala. Kenny, sen kaçmadan önce, kıçına 10 delik açarım. Beni duydun mu?

Kenny, je t'aurai tiré dix balles avant que tu t'enfuies.

Beni duydun mu? Neden kimse onu gözaltında tutmuyordu?

Pourquoi personne ne le gardait?

Beni duydun.

T'as entendu.

- Beni duydun! Yüz yirmi!

- T'es pas sourde.

Duydun mu beni?

Tu m'entends?

Duydun mu beni?

Vous m'entendez?

Beni duydun mu, dede?

T'entends, papi?

Beni duydun mu?

Vous m'entendez?

duydun mu beni?

Tu m'entends?

Beni duydun mu? Ben yokum.

Vous entendez?

Beni duydun? Amacınız ne?

Tu m'as entendu!

- Beni duydun.

- C'est bien ça

Hemen arabana binmeni ve derhal Atlanta'ya gelmeni istiyorum. Beni duydun mu Aubrey?

Prends ta voiture et viens sur-le-champ à Atlanta, compris?

Diğer insanlardan da uzak dur. Duydun mu beni?

N'approche pas des autres.

- Beni duydun.

- Tu m'as entendu.

- Beni duydun.

Vous avez entendu.

Beni duydun mu?

Tu m'entends? !

Bütün gece şu oğlana yazmanı istemiyorum. Duydun mu beni?

Toi, pas de SMS toute la nuit avec ce garçon.

Bir daha beni sabahleyin bu saatte arama. Ne konuşmak isteyeceğin umurumda değil. - Duydun mu?

m'appelle plus jamais si tôt, peu importe la raison, c'est clair?

Beni duydun mu Matt?

D'accord, Matt?

Duydun mu beni?

Tu entends?

Beni yanlış duydun. Tamam.

Je n'ai pas dit ça.

- Duydun mu beni?

Tu m'écoutes?

Beni duydun. Sal gitsin.

- J'ai dit de lâcher l'affaire.

Evet, beni doğru duydun.

Tu m'as bien entendu?

Duydun mu beni? - Sen hiç merak etme.

- Je veux en être.

- Beni duydun mu? - Evet.

- Tu m'entends?

Duydun mu beni?

T'entends?

Beni duydun.

- Vous m'avez entendue.

Beni duydun mu? Dün gece senin değildi ama!

Pas la nuit passée!

- Beni duydun mu?

- Vous m'avez entendue?

- Beni duydun.

- Vous avez entendu.

- Duydun mu beni?

Tu as entendu?

Beni duydun mu?

Vous me comprenez?

Beni duydun!

T'as entendu!

Duydun mu beni?

Je ne lui ai rien fait.

Beni duydun mu

Tu m'entends?

- Beni duydun mu?

- Tu m'as entendu?

Şimdi, beni duydun mu?

Prends-moi, tu entends?

Ölmeyeceksin. Duydun mu beni ölmeyeceksin!

Tu vas pas mourir, tu m'entends?

Duydun mu beni ölmeyeceksin!

Tu ne vas pas mourir, compris?

Dinle, buna gerek yok. Duydun mu beni?

Je vais la faire souffrir.