Ben bir insanım tradutor Francês
1,136 parallel translation
Ben bir insanım.
Je suis un homme.
Ben bir insanım.
Je suis une personne.
Ben bir insanım.
J'existe, il y a un être humain, là!
Ben bir insanım, seni salak.
Je suis un garçon, crétin!
Ben bir insanım!
Je suis un homme!
Ben bir insanım!
je suis un homme!
Ben bir insanım, ve bir hata yaptım...
Je suis humain et j'ai fait une erreur...
"Boşversene. Ben bir insanım?"
"Putain, je suis un homme."
Bayım, ben bir insanım!
Je suis une personne!
Ben seni tanıyan bir kralım... ve bilirim... bunun kutsal yağ, asa veya kraliyet tacı olmadığını... ne de üzerine oturduğu tahttır... bu dünyanın kıyılarına vuran azamet dalgası da değildir... bunların hiçbiri... kraliyet yatağına uzandığında... rahat uyutamaz insanı... dolu bir mide ve boş bir kafayla... yorucu günün ardından dinlenmeye çekilen... zavallı bir esirin uyuduğu kadar... ne bir kâbus ne de cehennem iblislerini görür... gün doğumundan batımına kadar...
Je suis un roi qui te perce à jour... et je sais... que ce n'est pas l'onction du sacre, le globe... l'épée, la masse, la couronne impériale... le manteau tissé d'or et de perles... le titre ronflant qui précède le roi... le trône où il siège... ni le flot de la magnificence... qui vient battre la rive altière de ce monde.
Ben ölü bir insanım.
Je suis mort.
Yani, temelde, ben mutlu bir insanım.
Oui, je suis heureuse de nature.
Birincisi renkleri yanlış yapmışsınız, ama böyle olmasına izin verdim çünkü ben iyi bir insanım.
Ce n'est pas la bonne couleur, mais oublions ça car je suis gentille.
Şimdi, bana söz ver. Ben bir gün kahraman gibi düşünecek olursam sen de dürüst bir insan olarak hareket edeceksin, anlaştık mı?
Alors promettez-moi que si je trouve le courage de penser en héros, vous agirez comme quelqu'un de bien.
Ben hiç yapmadım ama anladığım kadarıyla çalışan bir insanın en tatmin olacağı iş.
Je ne l'ai jamais fait, mais ça doit être très gratifiant.
Ben iki inşanın anlaşabileceği bir nokta olduğuna her zaman inandım.
Je suis sûr que nous trouverons le moyen de nous mettre d'accord.
Ben çok sade bir insanım, sanırım sen biraz daha gösterişli birini arıyorsundur.
Je suis plutôt du genre... "croque-monsieur", et toi, tu cherches quelqu'un d'un peu plus... "canard à l'orange."
Oh, Ben seninle konuşmak için seviyesiz bir insanım, öyle mi?
Je suis pas assez bien pour que tu me parles?
Diğer tarafta, ben bir insanım.
Moi, en revanche, je suis humain.
Ben kötü bir insan mıyım? Korkunç birşey mi yaptım?
Ai-je fait une chose affreuse?
Eğer insan olmak sadece et ve kemikle doğma meselesi değil de düşünmenin, davranmanın ve hissetmenin bir yolu ise umuyorum ki bir gün ben de kendi insanlığımı bulacağım.
Si un être humain n'est pas simplement fait de chair et de sang, s'il s'agit d'une façon de penser, d'agir et de ressentir des émotions, alors j'ai bon espoir qu'un jour, je découvrirai ma propre humanité.
- Vaaz verebilirim, Ben bir insanım! - Ölü bir zenci olacaksın!
- Je suis un homme!
Atalarımın yaptıklarına rağmen ben iyi bir insanım.
Je suis de bonne volonté malgré ce qu'ont fait mes ancêtres... je voulais juste vous demander...
Eğer inançlı bir insan olsaydım, akli dengesi yerinde olmayan biri diye düşünürdüm ben Bu şeyi sınıflandıramaz, şeytan olduğunu düşünürdüm, şeytan derdim.
Si j'étais quelqu'un de religieux, et pas l'être raisonné que je suis, je dirais pas que cette chose pense être Satan, mais que c'est Satan.
Ben kibar bir insanım.
Je suis comme ça.
Bay Garibaldi, ben çok meşgul bir insanım.
M. Garibaldi, je suis un homme très occupé
Ben hiç bir insanı vurmadım.
Je n'ai jamais tué personne.
Cimsel kimliğime karşın, ben hala iyi bir insan... ve yurtsever bir vatandaşım.
Je suis toujours décent... et patriote autant que toi.
Ben özgür bir insanım ve ön kapıdan çıkacağım.
Je suis un homme libre.
Ama ben eklektik bir insanım.
Moi, je suis éclectique.
Ben iki doğru insanın oluşturduğu yanlış bir çift olacağımızdan korktum.
N'étions-nous pas la preuve que le bien n'est pas l'ennemi du mieux?
Ben gerçekten iyi bir insanım.
Je suis une fille bien.
Doktorlar, "Evet, ben hayatımı insan vucudunun belli bir bölgesine her gün, her saat, her dakika adıyorum."
Les médecins disent : " Je consacrerai ma vie entière à une partie, même la plus repoussante, du corps humain. Jour et nuit.
Ben mübarek bir insan olmalıyım.
Je dois être quelqu'un de bien pour avoir un tel honneur.
- Ben iyimser bir insanım. Sana...
Je suis une optimiste.
Eğer evlenirsem, bu değiştiğim anlamına gelir. Ben yeni bir insanım, demektir. - Nasıl?
Si je peux me marier, j'ai changé, je suis une personne nouvelle.
Ben teklifimi yaptım. Ama burda bir sürü insan var. Birileri yaralanabilir.
J'apprécie l'offre mais il y a trop de monde, on pourrait les blesser.
Gerçekten sığ bir insan gibi hissettim çünkü ben acıkmıştım.
Je me trouvais bien superficielle, parce que moi j'avais faim.
Beni gerçekten tanımıyorsun. Ama ben kötü bir insan değilim.
Je suis inconnu, mais je ne suis pas si inconnu.
Ama ben öyle bir noktadayım ki kendi insanım arasında daha emin ve rahatım.
Mais je... J'en suis au point où... je me sens plus à l'aise avec mes f rères.
Ben o kadar çok insan öldürdüm ki... artık inancımı sorgulamaya başladım, ama kafamı kurcalayan bir şey var. Sence son günlerinde yataklarından kalkan insanlardan herhangi biri...
J'en ai tué tellement, j'arrive plus à tenir mon courrier à jour, mais je vous demande... y en a-t-il un seul qui se soit levé, son dernier jour, en pensant :
Ben bir köpektim, ancak çok iyi olduğum için beni insan statüsüne terfi ettirdiler.
Moi, j'étais un chien, mais comme j'étais malin, ils m'ont fait passer être humain.
Çünkü ben bir toplum insanıyım.
Parce que j'aime les gens.
Daha doğrusu bir çok insanın payını ben aldım.
Celle de plein d'autres, d'ailleurs.
Ben burada vücudumdan bir insan çıkarmaya çalışıyorum siz bunu hiç de kolaylaştırmıyorsunuz!
J'essaie de faire sortir quelqu'un de mon corps... et vous m'aidez pas beaucoup!
Ben sevgi dolu bir insanım.
Je suis un amour!
kelime adına göre hangisini konuşur kişiler bir kişi profesyonel oldugunda onun takma adı olur insan gercek adını unutabilir takma adım macera kralı, dır ben maceracı ve roman yazarıyım ögrencim ve ben macera süresince yolumuzu kaybettik biz üç gündür çöllerde ve geceleride yürüyorduk
Le nom est un mot qui distingue l'homme. Quand le métier d'une personne devient son nom, on remplace son nom par un surnom. Le mien est "le Roi des Aventuriers"
Ben bir gece insanı sayılırım. Aletleri kullanmaya başlamadan biraz bekleyebilir misin?
Je suis un oiseau de nuit alors si tu peux commencer plus tard avec la perceuse...
Tatlım ben olsaydım omuzlarına bir şal yapardım. İnsan üşüteceğini düşünmeden edemiyor.
Ma chère, je lui aurais rajouté un châle pour ne pas que l'on craigne qu'elle n'attrape froid.
- Ben de etten ve kandan oluşan bir insanım.
- Je savais que j'étais humaine.
Ben bir barış insanıyım.
Je suis un homme de paix.
ben bir kadınım 61
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben bir 82
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27