English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Benim gibi mi

Benim gibi mi tradutor Francês

759 parallel translation
- Benim gibi mi, yani?
- Comme moi, vous voulez dire?
Benim gibi mi demek istiyorsunuz, ha?
Il y a moi? C'est parti, mon kiki!
Benim gibi mi?
Moi, par exemple?
Benim gibi mi?
Comme moi?
- Benim gibi mi?
- Moi?
- Benim gibi mi?
Alexandra.
- Benim gibi mi?
Juste un peu?
Benim gibi mi?
Moi?
- Benim gibi mi?
- Comme moi?
Benim adım da Smith değil, ama gül gibi idare ediyorum, değil mi?
Je ne m'appelle pas Smith, mais ça ne change rien.
Arkadaşlarım tıpkı bir hayvan gibi muamele görürken benim rahat bir hayat yaşadığım için minnettar olmam gerektiğini mi düşünüyorsunuz?
Comment l'être, mes amis sont traités comme des bêtes!
Benim gibi serserilikten mi?
Des canailles comme moi.
Benim gibi birini mi?
Comme moi?
Ne kadar güzel değil mi? Siz de benim gibi ata binmeyi seviyorsunuz!
Vous aimez l'équitation comme moi.
Sorun ne, daha önce benim gibi bir satıcı görmediniz mi?
Vous ne m'avez jamais vu?
Benim gibi küçücük birşeyden korkmuyorsun, değil mi?
Tu n'as pas peur d'un petit comme moi, hein?
Knox'un sana öğrettiği gibi mi? Benim sana öğrettiğim gibi mi?
Comme Knox et moi vous l'avons enseignée?
Benim gibi bir zavallı, nasıl bir mülk diye sorabilir mi acaba?
Une vermine peut-elle savoir de quoi?
Benim gibi bir zavallı, kimin mülkü diye sorabilir mi acaba?
Alors, les biens de qui?
Sen de benim gibi mi hissediyorsun?
Comme moi.
Yani benim gibi işsiz, öyle mi?
Il est sans emploi, comme moi?
Tıpkı Ficco gibi benim için mi çalışıyorsun?
Comme Ficco.
- Sen de mi benim gibi düşünüyorsun?
- Tu crois aussi.
Sen benim gibi büyük, yakışıklı bir adamı vurmazsın, değil mi?
Vous n'allez pas tirer sur un si bel homme!
Bir gün senin ve benim halkımın kardeş gibi birlikte ve bir arada yaşaması mümkün değil mi?
Indiens et Blancs ne pourraient-ils vivre un jour en frères?
Seni tasmalı bir köpek gibi yönetiyor. - O benim patronum, değil mi? - O koca bir kaşkaval.
Tu suis Blackie comme son chien!
Benim gibi dikkatli yürüyen biri ayakkabılarını eskitir mi?
Je suis incapable d'une chose aussi stupide!
Benim gibi bir kadın için büyük bir başarı, öyle değil mi?
Beau triomphe pour une femme!
Şimdi onu benim dışarı çıkarmam gibi değil mi?
Tu me laisses la suivre?
Benim gibi sefil bir günahkarın burada durması ve aranızda şehadet getirmesi mucize değil mi?
N'est-ce pas un miracle que moi, pécheur perdu, je puisse me tenir ici et témoigner devant vous?
Benim erkeğim gibi mi?
Comme le mien?
Benim sevdiğim gibi, O da seviyor mu? Aşkı gerçek mi?
... s'il m'aime comme je l'aime, pour de vrai!
- Benim gibi birine mi?
Moi?
Benim gibi sıradan biriyle elini kirletmek istediğini mi anlatmak istiyorsun?
Vous voulez dire que... vous vous abaisseriez à vous salir les mains sur un type comme moi?
Beni seviyorsun, değil mi? Tıpkı benim sevdiğim gibi.
Tu m'aimes n'est-ce pas, comme je t'aime?
Ne düşünüyorsun? Onun gibi birini mi yoksa benim gibi birini mi tercih edersin?
Qui préfères-tu, lui ou moi?
Mesela, senin gibi biri, benim yanıma gelir. - Kendinden emin değilsin, değil mi?
Par exemple... un homme comme vous, vous n'êtes pas très sûr de vous.
Seninki de benim mesleğim gibi. Bokstan bahsediyorum. Para için yapıyoruz değil mi?
Si je comprends bien, tu fais de la boxe comme moi je fais la vie.
Benim gibi bir kadına bu şekilde mi bakılır
C'est une façon indigne de moi.
Burada sen de benim gibi çok sıkılıyorsun, değil mi?
Tu ne m'aimes pas beaucoup encore, hein?
Nasıl sesimi beğendin mi sevgilim? Duyduğun altın bir boru gibi olan benim sesim.
Alors, chérie, tu aimes m'entendre claironner?
Benim kolum gibi mi?
Comme pour mon bras?
Benim gibi kör bir adamla dövüşmek mi?
Un duel avec un aveugle?
Bunun yanında, benim gibi kör bir adamdan yardım istemiş olman Iioka çetesinin şanını lekelemez mi?
En vous encombrant d'un infirme comme moi, votre réputation de caïd risque d'en pâtir.
Benim gibi olduğunu mu düşünüyorsun? Benim gibi şişman, orta yaşın üstünde mi?
Comment l'imaginiez-vous?
Benim gibi bir kadın gerçekten senin karın olabilir mi?
Une femme comme moi, ta femme?
Ama vicdanen lordum, zaten bir gün darağacında ölecek benim gibi beş para etmez, serseri ayaktakımından kurtulmak için tek masum canı bile kaybetmeye değer mi?
Mais... Faut-il risquer une seule vie innocente pour supprimer une canaille telle que moi qui de toute façon sera pendue un jour?
Küçük yaramaz çocuğumuz benim gibi birini görmeye mi geliyor yani?
Et il vient se consoler ici, le vilain!
- Benim gibi ihtiyatlı biri mi?
Moi? Aucun risque.
Suç benim. Mantıklı bir erkek gibi hissettiğim için suç benim, öyle mi?
Je suis fautif parce que je réagis comme n'importe qui de sensé.
Sizin gibi nüfuzlu biri, eski, yaşlı ve sadık hizmetkarı için, uygun bir iş bulabilir mi? Sizden, itaatle, benim için araya girip, sıcak bir tavsiyede bulunmanızı rica ediyorum.
Si Votre Seigneurie pouvait connaître où trouver pour un vieux et fidèle serviteur là-bas un poste convenable, je la requerrais en toute obéissance d'y déposer pour moi une très-grâcieuse recommandation : je ne manquerais pas de m'appliquer de mon mieux

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]