English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Bir hata oldu

Bir hata oldu tradutor Francês

204 parallel translation
Bir hata oldu Mösyö Baron.
Je me suis trompée.
- Tatlım, bir hata oldu.
- Il y a erreur.
Dinle Julia, korkunç bir hata oldu.
Ecoute, Julia, c'est une terrible erreur.
Bir hata oldu. Bana ait olmayan keki verdi.
Elle m'a remis un gâteau qui ne m'était pas destiné.
Demek ki bir hata oldu. Hata, ha?
Il y a eu erreur.
Dr. Chumley, korkarım büyük bir hata oldu.
Docteur Chumley, j'ai peur qu'on ait fait une grosse erreur.
Bir kaç yıl önce bir başkasına aşık oldu... ve onun bir hata olduğunu anlayınca... tekrar bana aşık oldu... aynen senin botun tekrar çalışması gibi.
Elle est tombée amoureuse d'un autre il y a quelques années... et quand ça n'a pas marché, elle est redevenue amoureuse de moi... comme ton bateau de course qui redémarre.
Bir hata oldu galiba.
Il y a sûrement erreur.
Bir hata oldu Charlotte, hepsi bu.
Je me suis fourvoyé, Charlotte, c'est tout.
Bir hata oldu. Apartman boş değil.
Rien à faire, L'appartement est occupé.
- İşte şimdi bir hata oldu.
- Il y a erreur.
- Clanton, yeterince konuştuk. - Ama bir hata oldu.
- La discussion est terminée, Clanton.
Maalesef bir hata oldu.
Je crains qu'il n'y ait eu une erreur.
Bir hata oldu.
Il y a eu erreur.
- Çok komik bir hata oldu
J'ai perdu la clé de la porte d'entrée.
Sanırım küçük bir hata oldu.
Je crois qu'il y a eu une petite erreur.
- Özür dileriz. Bir hata oldu.
- Excusez-nous c'est une l'erreur.
- Bir hata oldu. Paramı geri verin!
Il y a eu une erreur.
- Bir hata oldu işte.
- ll s'est trouvé embarqué par erreur.
- Bir hata oldu işte.
- C'était une erreur.
Büyük bir hata oldu.
Il y a eu une terrible erreur.
Merhaba. Bir hata oldu galiba.
Il doit y avoir une erreur.
Hayır. Bir hata oldu.
Non, voyez-vous, il y a une erreur.
Bu büyük bir hata oldu.
Non, c'est une belle erreur.
Bir hata oldu. Parayı almamalıydın.
T'aurais pas dû avoir l'argent...
Bir hata oldu, yani -
- Il y a erreur...
Dinle, büyük bir hata oldu.
Écoutez, il y a erreur.
Bakın, bir hata oldu.
était une erreur.
Steve'in burada kalmasına müsaade etmemiz büyük bir hata oldu.
C'est une erreur d'avoir laissé Steve rester ici.
Dün hakkında düşünüyordum da, sanırım bir hata oldu.
Je repense à hier. C'est sûrement une erreur.
Bir hata oldu. İnsanoğlu hata yapar.
Parfois, l'homme commet des erreurs.
- Dinle, bir hata oldu.
- C'est une erreur.
Belki de bir hata oldu. Belki mezar senin değildir.
Doc.
Bir hata oldu.
Il y a eu faute.
Bir hata oldu.
Y a une petite erreur!
Bir hata oldu sanırım.
J'ai cru qu'il y avait une erreur.
Ben Assman değilim. Galiba bir hata oldu.
Un peu de soutien!
Küçücük bir hata yanlış adamı suçlamana neden oldu.
Une toute petite erreur. Tu t'es trompé d'assassin.
Bir hata oldu herhâlde Bay Johnson.
Depuis quand on déménage? C'est une erreur, M. Johnston, on ne part pas.
Yürütmekte olduğunuz göreve mekanik bir hata sebep oldu.
Votre mission a été déclenchée par une panne mécanique.
Pekâlâ, bu yaptığımız üçüncü hata oldu : Para teklifi, masum birini asma ve bir işi bitirememe.
Bon, c'est notre troisième erreur... l'argent, la pendaison d'un innocent... et un travail inachevé.
Bu çok zorlu bir proje oldu, ve ben bir ya da iki hata yaptım.
Mon plan était délicat et j'ai fait quelques erreurs.
- Hector, Starbuck nerede? - Orada, korkunç bir hata oldu.
- Hector, où est Starbuck?
Bir hata oldu...
Il y a erreur.
Kazara. Bir hata oldu.
C'était un accident, c'était une erreur!
Belki bir hata falan oldu diye düşündüm de!
Je pensais qu'il devait y avoir une erreur.
İşçi bayramında yola çıkarak ufak bir hata yaptım. Ama olan oldu. Cehennemdeyiz.
D'accord, j'ai eu tort de partir aujourd'hui, mais on est en enfer, alors apprécions.
- Bir hata mı oldu?
- Tu te trompes?
Bence büyük bir hata yaptık, çünkü iyi ve kötü zamanlarımız oldu ama onları yaşadık.
Mais on fait une grosse erreur. Car on a eu des bons et des mauvais moments. Mais au moins, on a eu des moments!
Senin yüzünden pantolonumu ıslattım, büyük bir hata yaptın. Şimdi intikam almam şart oldu.
C'était une grosse erreur de me faire pisser dessus, car tu le paieras.
Bir kere olsa, haydi onu anlarım. Hata oldu. Ama iki kere?
Une fois, je comprendrais, mais deux?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]