Bir hata yaptın tradutor Francês
1,111 parallel translation
Bir hata yaptın, ve düzeltilmesi gerekir.
Tu as fait une erreur et il faut la corriger.
Uzun zaman önce bir hata yaptın.
Une bêtise que vous avez faite il y a longtemps.
Bence büyük bir hata yaptınız.
Vous vous êtes trompé.
Bir hata yaptın ama bunu halledebiliriz.
Ceci est regrettable mais peut-être pourrions-nous mettre à profit ce léger malentendu.
Sanırım bir hata yaptınız ve kral naibi oğlum Mihail'e vermeniz gereken şeyi bana, bana vermeniz gereken şeyi ona verdiniz.
Mais je pense que vous vous êtes trompé et vous m'avez donné â moi ce qui était destiné â Mihail, notre fils co-régent... Et lui, il a reçu ce qui m'était destiné.
Hem de çok büyük bir hata yaptın.
La plus grosse erreur que tu aies jamais faite.
Pek değil. Sen sadece bir hata yaptın.
Ce n'est pas un échec, seulement une erreur.
Görüyorsunuz, dostum,... ta en başından bende şüphe uyandıran küçük bir hata yaptınız.
J'ai fait au plus vite. Qu'y a-t-il?
Görüyorsunuz, dostum,... ta en başından bende şüphe uyandıran küçük bir hata yaptınız.
Voyez-vous, mon cher... Vous avez commis une petite erreur qui a nourri mes soupçons.
Büyük bir hata yaptın.Pişman olmamalısın.
Tu as commis une erreur monumentale. Tu ne devais pas te repentir!
Büyük bir hata yaptın..
Vous avez commis une énorme erreur...
Hayır, hayır, hayır. Bir hata yaptın.
Non, non, vous faites erreur.
Büyük bir hata yaptın. Bu Mets'e maça maloldu.
Vous commettez une grave erreur qui nous coûte la partie.
Sen büyük bir hata yaptın Kramer.
Vous avez fait une erreur!
Büyük bir hata yaptın, Skinner.
Vous avez fait une belle erreur, Skinner.
Büyük bir hata yaptın dostum!
Grosse erreur, mon pote!
Büyük bir hata yaptın, Simpson.
Vous faites une grosse erreur, Simpson.
Bir hata yaptın, zarar yok.
C'était une erreur. Rien de grave.
On iki yıl önce bir hata yaptın.
Vous avez commis une erreur, il y a 12 ans.
Gerçekten çok büyük bir hata yaptın. Şişleyin kıçını şunun.
Une très grosse erreur!
Herhalde bir hata yaptın.
- On parie sur les vols. J'ai perdu 3200 $.
Ama ölümcül bir hata yaptınız.
Mais t'as commis une erreur fatale.
Yok, sağolun. bir hata yaptım, kusura bakmayın. pardon.
Non, je me suis trompé, désolé.
Bir aristokratla, evlenmekle hata yaptım. Hiçbir amacım yoktu.
Une aristocrate qui a commis l'erreur de se marier avec un gratte-papier qui n'a aucune ambition.
Küçük bir hata daha yaptınız.
Vous avez aussi fait une autre petite erreur.
Performansı kusursuzdu ancak ufak bir hata yaptı.
Elle n'a fait aucune erreur de parcours, sauf une.
Janet'in Amway toplantısına katılmamızın üzerinden üç ay geçmişti ki bizi panik içinde arayıp korkunç bir hata yaptığını ve geri dönmemizi istediğini söyledi.
Trois mois après cette réunion, Janet m'a demandé de revenir : Elle avait fait une grave erreur.
Bu rakamı göz önüne alırsak, yaptığınız incelemelerde... veriler konusunda bir hata yapmış olmanız mümkün olabilir mi?
Et vu ce chiffre, ne peut-on dire que... les détails de tel ou tel examen vous échappent un peu?
Bir hata yaptım. Bir daha olmaz.
Mais ça n'arrivera plus.
Efendim, bir hata yaptığımı ve bana kızgın olduğunuzu anlıyorum, ama benimle konuşmayacaksanız...
Je sais, j'ai fait une bêtise. Je le reconnais maintenant, mais répondez-moi, je vous en prie...
Bir hata yaptım henüz daha olgun değildim. "
J'ai fait une erreur. "Je manquais de maturité." Ce n'est pas grand chose.
Beş yıllık çıraklıktan sonra... tam kendi dükkanını açmaya hazırken... büyük bir hata yaptı.
Aprés cinq ans d'apprentissage, au moment oú il allait ouvrir sa propre boutique, iI a fait une grave erreur.
Şayet kızın böyle ciddi bir hata yaptıysa... onu korumak Tanrı'ya düşer, sana değil.
Si ta fille a commis une faute si grave... c'est à Dieu de la sauver, pas à toi
Bir hata yaptın ama henüz kimseye zarar gelmedi.
Vous avez fait une erreur.
Ama o an ölümcül bir hata yaptıklarını anladılar.
Mais à ce moment, ils ont compris qu'ils avaient fait une grave erreur. Cette fois, ils sont entrés dans le mauvais bar.
Bir hata yaptım. - Ne?
- Je n'ai fait qu'une erreur.
Tamam, bakın. Korkunç bir hata yaptım.
J'ai commis une erreur atroce.
Korkunç bir hata yaptığınızı düşünüyorum.
Je crois que vous avez commis une terrible erreur.
Ama bütün Öğrencilerin burada oldukları sürece. - - Yaptıkları en büyük hata, her zaman - - Ilginç veya yaratıcı bir düşünce bulacaklarını sanmaları.
Mais la plus grande erreur... que font tous les étudiants durant leur séjour parmi nous... c'est de penser qu'ils puissent avoir... une idée originale ou créatrice.
Yani yapmanız gereken şey... Aşağıya inip, onlara bir hata yaptıklarını ve size... yeni bir oda verilmesi söylemek olur.
Alors la politesse voudrait que vous descendiez au bureau d'accueil, que vous leur disiez qu'il y a eu erreur et qu'il faut vous trouver une autre chambre.
Bir hata yaptığını biliyorum.
Je sais qu'il a commis une erreur.
Bu yaptığın, çok büyük bir hata.
Enfoiré. Vous êtes fini.
Yaşlandın, gitgide aptallaşıyorsun ve bir hata yaptın!
Mais pas toi!
- Bakın, o deli herife bir hata yaptığını söylerseniz çok memnun olurum.
- Où as tu mis le Percodan? Si vous pouviez dire à ce cinglé là bas... qu'il est en train de faire une putain de grosse erreur.
Aptal gibi görünmeden korkunç bir hata yaptığını mı söylemeye çalışıyorsun?
Regarde-moi. T'as merdé et tu veux pas l'avouer.
Bütün bastığın tuşları takip eden bir program var eğer hata yaptıysan diye.
Ils ont un système d'écho qui retrouve les touches frappées...
Bir hata yaptın.
Tu as fait une erreur.
Büyük bir hata yaptın. Hayatının geri kalanını hapiste geçireceksin.
Vous passerez le restant de vos jours en...
Sonunda hata yaptı. Asla söylemeyeceğini bildiğim bir şey söyledi.
Elle a dit une chose que vous n'auriez jamais dite.
Ya sadece hata yaptım derse? Bir yanlış anlaşılma olduğunu ve gerçekten onun istasyonda yaşamasını istediğini?
S'il avouait juste avoir fait une erreur et qu'il aimerait beaucoup qu'elle vive sur la station?
Chester geri sayımı başlatmıştı, ama bir hata yaptığını fark etti. Hedef odasındaki bir şeyin tekrar ayarlanması gerekiyordu.
Tout était prêt, il a lancé le compte à rebours, mais il avait fait une erreur et devait aller dans le local de la cible.
bir hata 32
bir hata oldu 23
bir hata yaptım 105
bir hata yaptı 16
bir hata olmalı 96
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
hata yaptın 26
yaptın 100
yaptınız mı 19
bir hata oldu 23
bir hata yaptım 105
bir hata yaptı 16
bir hata olmalı 96
bir hataydı 48
bir hata yapıyorsunuz 18
hata yaptın 26
yaptın 100
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
bir hafta sonra 49
bir hafta önce 34
bir hafta 109
bir hediye 84
bir hayalet 36
bir hafta oldu 20
bir hafta mı 41
bir hayvan 28
bir hafta içinde 26
bir hafta sonra 49
bir hafta önce 34
bir hafta 109
bir hediye 84
bir hayalet 36
bir hafta oldu 20
bir hafta mı 41
bir hayvan 28
bir hafta içinde 26