English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Bir şey soracağım

Bir şey soracağım tradutor Francês

1,380 parallel translation
Israr etmeyeceğim, ama bir şey soracağım. Bu yolculuk sadece bir gezi mi, yoksa bir varış limanınız var mı?
Je n'insiste pas, mais puis-je vous demander si vous faites cette croisière, pour le plaisir, où avez-vous une destination?
Size İngilizce bir şey soracağım ve siz de cevap verin!
Je vous demande quelque chose en anglais et vous y répondez!
Ooo, sana hemen bir şey soracağım.
Une seconde.
Memnun oldum. Bir şey soracağım senin park yerin de federal binanın orada mı?
- Vous vous garez aussi dans l'annexe?
Bir şey soracağım.
Laisse-moi te poser une question.
Size bir şey soracağım : Ayaklanmayı mı düşünüyorsunuz?
Laissez-moi vous poser une question : que diriez-vous d'une insurrection?
Bir şey soracağım.
Je voulais te demander.
Parker, size bir şey soracağım.
Parker, jai une question.
Sana bir şey soracağım.
Je vais te poser une question.
Bir şey soracağım.
Tu serais avec lui si tu pensais que tu pourrais lui faire confiance, n'est-ce pas?
Sana zarar vermeyeceğim, Sadece bir şey soracağım, tamam mı?
Je veux juste te demander quelque chose
Sana bir şey soracağım Amy.
Ecoute-moi, Amy.
Size bir şey soracağım çocuklar.
Donnez-moi votre avis.
- İyi. Ama önce bir şey soracağım.
D'abord, je voudrais vous poser une question.
Sana bir şey soracağım.
Bon, une question.
Sana bir şey soracağım.
Il faut que je sache.
Sana bir şey soracağım.
Laisse-moi te poser une question.
Sana bir şey soracağım.
Je dois te demander quelque chose.
Sana bir şey soracağım Jackson.
J'ai une question, Jackson.
Bir şey soracağım.
J'ai une question?
- Bir şey soracağım.
- Je peux poser une question?
- Sana bir şey soracağım.
- Oui, laisse-moi te poser une question.
- Bir şey soracağım, McLaughlin. - Evet?
Je peux vous demander un truc, Kate McLaughlin?
Oturduğuna sevindim. Sana bir şey soracağım.
Je suis content de vous parler.
Bir şey soracağım. Amacın ne? Ne elde edeceksin?
Dites, y a quoi, à la clé?
Joe sana bir şey soracağım. Gerçeği söyleyeceksin. Ne olursa olsun umurumda değil.
quelqu'elle soit.
Sana bir şey soracağım. Şimdi mutlu olduğunu mu sanıyorsun?
Dis-moi, tu te trouves heureuse?
Ah... ah, bir şey soracağım.
- Il y a juste une chose.
Size bir şey soracağım, Bay Navorski.
Je peux vous poser une question?
Mort. - Bekle. Bir şey soracağım.
J'ai une question à te poser.
Günaydın. - Okula geç kaldım. Bir şey soracağım.
J'ai une question à te poser.
Size bir şey soracağım. acaba, bir ihtimal de olsa...
Je vous pose la question à tout hasard, on ne sait jamais.
Sana bir şey soracağım : "Biri Korsikalılarla dalga geçebilir mi?"
Est-ce qu'on peut rire des Corses?
Sana bir şey soracağım.
J'ai un truc à te demander.
Teşekkür ederim, ama bir şey soracağım. Burada sadece liseli bir kız ve onun hizmetçisinin yaşadığını sanıyordum.
Merci, mais laissez-moi vous dire quelque chose, je pensais que c'était seulement une étudiante et sa bonne qui vivaient ici
Bir şey soracağım Michael.
Dis-moi, Michael.
Ama şüpheleniyorum işte. Bir şey soracağım.
- Je ne te poserai qu'une seule question.
Sana bir şey soracağım, Angel.
Je peux vous demander un truc, Angel?
Size dünle ilgili bir şey soracağım.
Laissez-moi vous poser la question encore une fois.
Sana bir şey soracağım.
Laissez-moi vous demander quelque chose.
Bir şey soracağım.
Jai une question.
- Sana bir şey soracağım. - Evet?
Laisse-moi te poser une question.
Dr. Lewis'i bulacağım ve bir şey duyup duymadığını soracağım. Oldu mu?
Je vais aller chercher le Dr Lewis et voir si elle sait quelque chose.
Bir şey soracağım.
Je suis très heureuse d'enfin vous rencontrer
- Tio bir şey biliyor mu soracağım.
Je vais interroger Tio.
Şu andan itibaren bir şey yapmanı istersem ilk sana soracağım.
Dorénavant, je te demanderai d'abord ton avis.
"Sana soracağım bir şey vardı," dedin, ve ben tek kelime etmedim.
Et je ne dis rien.
Bir şey soracağım.
Une question.
Sana bir şey soracağım.
J'ai une question pour toi.
Sana bir şey soracağım.
Laissez moi vous demander.
Elbette, benimde sana soracağım bir şey var.
Je souhaite moi aussi vous parler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]