English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ D ] / Demek istediğimi anladın

Demek istediğimi anladın tradutor Francês

1,101 parallel translation
Ne demek istediğimi anladın mı?
Tu vois ce que je veux dire?
Süpermen " i uçarken gören bir kadın için Niagara Şelalesi etkileyici olamaz. - Ne demek istediğimi anladın mı?
Quand on a vu Superman, les chutes du Niagara ça laisse froid.
Sonra da kendine koca arayan şimdiki karısıyla tanıştı. Demek istediğimi anladınız mı?
Il a connu l'actuelle, alors qu'elle chassait l'homme.
Ne demek istediğimi anladın mı?
Vous voyez? Ce type louche?
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Si vous voyez ce que je veux dire.
- Ne demek istediğimi anladın.
- Vous me comprenez.
Bunun sevimli mi olması gerekiyor? En iyi ev? Ne demek istediğimi anladın.
C'est fortiche, ça, "la plus meilleure"!
Garip olan sen değilsin. Demek istediğimi anladın.
Pas que tu sois bizarre, mais...
Demek istediğimi anladın mı?
Vous voyez ce que je veux dire?
Demek istediğimi anladın mı John?
Il y a du chômage partout!
Ne demek istediğimi anladın mı?
Tu vois où je veux en venir?
- Ne demek istediğimi anladın mı?
Tu sais ce que c'est qu'un élan?
- Ne demek istediğimi anladın mı? - Bilmek istemezsin.
Vous ne voulez pas savoir.
Ne demek istediğimi anladın mı?
Tu me comprends?
Boot Park'taki rallide her çeşit yarış arabası vardı, ben de birkaçını ödünç almamız gerektiğine karar verdim. Ne demek istediğimi anladın mı?
Le rallye de Boot Park a plein de voitures de course et on va devoir en emprunter quelques-unes.
- Ne demek istediğimi anladın mı?
- Tu vois ce que je veux dire?
Demek istediğimi anladınız mı, Teğmen?
- Vous me comprenez, sergent?
Demek istediğimi anladınız mı, Doktor Huxtable, Mumlar onu yanıltmasaydı ve gece yarısından sonra hçibir şey yapmasaydı daha iyi olurdu.
En supposant qu'il n'ait rien fait d'autre, il était bien après minuit quand sa bougie a dû finir de se consumer.
Ne demek istediğimi anladın mı?
Je vais te donner une idée de ce que je veux dire.
Demek istediğimi anladın mı?
Voyez ce que je veux dire?
Demek istediğimi anladın mı?
Tu vois? Tu dis n'importe quoi.
Ama göl kenarında arazileri var. Demek istediğimi anladın mı, oğlum? Sağol, Baba.
Tu sais, c'est cet endroit où je vais avec les filles on s'assoit, on s'échange des recettes et on parle des enfants.
- Ne demek istediğimi anladınız.
- Vous savez ce que je veux dire.
Ne demek istediğimi anladın mı?
- Et toi, tu te comprends?
Ne demek istediğimi anladın mı oğlum?
Tu me suis, mon pote?
Demek istediğimi anladın.
Vous savez ce que je veux dire.
Bay Duran, sizi kendime örnek alıyorum. Size bakınca Adonis'i görüyorum, ne demek istediğimi anladınız mı?
- Quand je vous regarde, je trouve que vous êtes un Adonis.
Şimdi demek istediğimi anladın mı?
Vous voyez ce que je disais?
Ne demek istediğimi anladınız mı?
Suis-je assez clair?
- Ne demek istediğimi anladın mı? Lütfen.
- Vous voyez ce que je veux dire?
Aslında, ben daha çok..... yıllanmış, hoş bir şarap..... ve yanan bir şömine düşünüyordum. Ne demek istediğimi anladın mı?
J'envisageais plutôt du vin chaud, un bon brie bien fait, un feu qui crépite.
Yemek için küçük bir ısırığa ne dersiniz? Yani... Demek istediğimi anladınız.
On mange un morceau?
Onun Moby Dick'inin kopyasındaki manalı bölümün altını çizmeye çoktan başladım, tabi demek istediğimi anladın mı bilmem.
j'ai déjà souligné des passages intéressants de son exemplaire de Moby Dick, si tu vois ce que je veux dire.
Burası hem önü hem de arkası olabilir. Demek istediğimi anladın mı?
Ce morceau pourrait être le côté face tout aussi bien que le côté pile.
Ne demek istediğimi anladın mı?
Vous voyez?
- Ne demek istediğimi anladın mı?
- Tu sais ce que ça veut dire?
İstesen, onlardan biri olabilirsin. Ama onlar asla senin gibi olamazlar. Demek istediğimi anladın mı?
Tu pourrais être l'un d'entre eux mais ils ne pourront jamais être comme toi tu vois ce que je veux dire ou c'est du charabia?
- Ne demek istediğimi anladın mı?
- Vous voyez?
- Ne demek istediğimi anladın mı?
- Oui, tout à fait.
Demek istediğimi anladınız mı? Hareket edilecek yer.
Vous voyez ce que je veux dire?
Ne demek istediğimi anladın mı?
Tu comprends?
Demek istediğimi anladın mı?
Tu vois!
- Demek istediğimi anladın mı?
Vous voyez?
Kuru kalabalıktan biraz daha iyi bir şey belki, anladın mı demek istediğimi?
Il était mieux que les autres.
Demek istediğimi gayet iyi anladın.
Tu le sais.
- Ne demek istediğimi bal gibi anladın... seni pis köpek.
- Tu sais très bien ce que je raconte, espèce de vermine.
Ne demek istediğimi anladın mı?
- Tu comprends?
Demek istediğimi anladın mı? - Peki yazılarını nasıl gönderiyor?
Et ses papiers?
Ne demek istediğimi iyice anladın mı?
As-tu finalement compris ce que je t'ai dit?
- Ne demek istediğimi anladın.
- Je veux dire...
Demek istediğimi anladınız mı?
Vous voyez ce que je veux dire?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]