English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ E ] / Eve gidiyorum

Eve gidiyorum tradutor Francês

1,506 parallel translation
- Yorgunum, eve gidiyorum.
- Je suis fatigué, je vais à la maison
Eve gidiyorum.
Je rentre.
Evet, eve gidiyorum.
Oui, je vais chez mes parents.
Eve gidiyorum.
C'est tout.
Ben eve gidiyorum.
Je rentre!
Eve gidiyorum.
Je veux rentrer.
Hem alttan hem üstten çıkarmaya başlamadan eve gidiyorum
Je rentre, avant que ça ne sorte par tous les trous. - Qui est à l'accueil?
Eve gidiyorum!
Je rentre à la maison!
- Ben eve gidiyorum.
- Je dois rentrer à la maison.
Burada kalmamı istemiyorsan eve gidiyorum.
Je rentre, sauf si tu insistes pour que je reste.
Şimdi eve gidiyorum, sen de benim burada kalmamı istemiyorsun.
Je rentre, à moins que tu insistes pour que je reste.
Ben eve gidiyorum, genelde altı saatten daha fazla çalıştığımda böyle yaparım. görevimi yerine getirdim, hor görüldüm ve utandırıldım.
Je rentre dormir après avoir travaillé six heures de plus que d'habitude et avoir effectué des tâches humiliantes dont j'ai honte.
Şimdi bu korkutucu günün pis kokularını üzerimden atıp yıkanmak için eve gidiyorum ki birisinin bilmem hangi sebepten dolayı burada kalmama ihtiyaç duymadığı müddetçe.
Je rentre dormir pour enlever l'infecte odeur de cette horripilante journée, sauf si pour quelque obscure et misérable raison, tu tenais à ma présence.
Kitaplarını getirmezsen eve gidiyorum.
- Va les chercher, ou je rentre chez moi.
Ne istediğimi düşünmek için eve gidiyorum.
Je vais rentrer pour réfléchir. Bonne chance.
Şimdi eve gidiyorum. Çünkü temizlik yapmalıyım!
Je le serai bientôt parce qu'il faut ranger.
Unut gitsin. Ben eve gidiyorum!
Ah, je laisse tomber, je rentre!
- Eve gidiyorum. - Tamam.
- Je vais rentrer.
Ben eve gidiyorum!
Je rentre chez moi.
Sadece eve gidiyorum şimdi.
Je vais rentrer chez moi, maintenant.
Eve gidiyorum.
Je vais rentrer chez moi, maintenant.
Eve gidiyorum.
Je vais partir, maintenant.
Şimdi, ben eve gidiyorum ve karım için yemek pişireceğim.
Je rentre préparer le dîner pour ma femme!
- Ben eve gidiyorum.
- Je rentre à la maison.
Ben eve gidiyorum!
Je me casse!
Ben eve gidiyorum.
- Je rentre.
- Pekala, hayır. Eve gidiyorum.
- Je rentre chez moi.
- Ben eve gidiyorum
- Je rentre chez moi.
- Evle ilgilenen biri daha. Yemeği hazırlamak için eve gidiyorum.
Je rentre me préparer pour le dîner.
Ben eve gidiyorum.
je rentre a la maison!
- Ben eve gidiyorum.
- Je rentre chez moi.
Sonra birden, "Sen çok hoş birisin, seninle alay etmek istemiyorum, ben eve gidiyorum" dedi.
"Ecoute, t'es un mec sympa, " je veux pas me foutre de toi, je rentre chez moi. "
- Eve gidiyorum.
- J'arrête. Je rentre.
- Antonio ile eve gidiyorum.
- Je rejoins Antonio.
Eve gidiyorum.
De quoi parlez-vous?
Ben eve gidiyorum.
Je rentre chez moi...
Ben eve gidiyorum!
Tu vas t'attirer des problèmes.
Ben eve gidiyorum.
Je dois rentrer.
- Eve gidiyorum.
- Je rentre à la maison.
Ne yap... Ne yapıyorsun? Eve gidiyorum!
- Qu'est-ce que vous faites?
Ben eve gidiyorum.
Je vais rentrer.
Şimdi eve gidiyorum.
Raccompagnez-moi!
Ben eve gidiyorum.
Je rentre.
- Eve gidiyorum.
- Je rentre chez moi.
Ben eve gidiyorum.
Je rentre chez moi.
Günde 22 saat çalışıyorum ve eve, benimle ilgilenmeyen karımın yanına gidiyorum.
Je travaille 22 heures par jour et je rentre retrouver ma femme distante.
Şimdi eve gidiyorum.
Je vais rentrer chez moi.
Sadece eve gidiyorum.
Je vais rentrer chez moi, maintenant.
Ben eve, kin gütmeye gidiyorum.
On peut en parler demain.
- Gidiyorum, eve.
Je rentre... chez moi.
Eve gidiyorum.
Je vais rentrer chez moi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]