Kahve mi tradutor Francês
1,028 parallel translation
Kahve mi içiyorlardır?
Ils prennent le café?
Buna kahve mi diyorsun sen?
Vous appelez ça du café?
- Kahve mi?
- Du café?
Ben sıcak kahve mi istedim?
J'ai dit "café chaud"?
Bu kahve mi?
C'est du café?
- Çay mı, kahve mi?
Thé, ou café?
Yalnızca kahve mi? Çörek veya Alman pastası?
Avec un beignet?
- Kahve mi oradaki? - Evet.
- C'est du café là-bas?
Hep kahve mi içersin?
C'est toujours un café?
Kahve mi? İsmi söyle.
Je t'en prie, dis-moi le nom.
- Kahve mi?
- un café?
Kahve mi, Screwdriver mı?
Café ou cocktail?
Kahve mi?
Café.
Kahve mi?
" Kaffee?
Kahve mi istersin yoksa çay mı?
Voulez-vous du café ou du thé?
- Çay mı, kahve mi?
- Du thé ou du café? - Du thé.
Kahve mi içiyorsunuz?
Vous prenez du café?
Kahve mi?
Votre café?
- Guero, istediğin kahve mi?
Güero, le café t'aime ça?
- Çay mı kahve mi?
- Thé ou café?
Kahve mi? Binadan ayrıldın mı?
- Avez-vous quitté le bâtiment?
Buzlu kahve mi ısmarlamıştınız?
Un café glacé?
- Kahve mi? - Evet.
Café?
- Sadece kahve mi?
- S'agit de café, pas de sexe.
- Katil mi. Kahve istermisin, Buck?
- On n'aurait pas dit.
- Bu bir kahve makinesi. - Kahve makinesi. - Öyle mi?
Un percolateur.
Sana bir fincan kahve ya da başka bir şey getireyim mi?
Tu veux une tasse de café ou autre chose?
- Gerçek kahve mi?
Ah, du vrai café?
- Başka kahve getireyim mi? - Hayır, teşekkürler. Buna gerek yok.
- Vous reprendrez un café?
Baksana! Yanan kahve senin değil mi?
C'est pas ton café qui est en train de bouillir?
Bay Williams, mesajlarınız masanızda. Sıcak kahve de var. Getireyim mi?
Vous avez des messages.
Balkonda kahve içelim mi... yoksa yukarı çıkıp dişine bir şeyler yapmak mı istersin?
Prenons-nous le café sur la piazza? Ou préférez-vous monter soigner cette dent?
- Buluşup birer kahve içelim mi?
- Tu viens prendre un café?
Madam kahvaltı yapmak isterler mi? - Ya da sıcak bir kahve.
Madame désire-t-elle déjeuner?
Şu adamlara kahve vereyim mi? - Kime?
A votre avis dois-je offrir du café à ces messieurs?
Rebenstein, bırak şu fotoğrafları. Kahve getireyim mi?
Remettez ces photos en place!
- Kahve konyak da istesek mi?
- Et pourquoi pas le café et la goutte.
Çok sağ olun! Birer kahve içelim mi?
Merci beaucoup.
- Öyle mi? - Üzerime bir termos kahve dökmüştü.
Il a renversé du café sur mes genoux.
Bu kahve iyi mi yoksa o devreler de hasar gördü mü?
Il y a du café ou ces circuits ont aussi été endommagés?
- Buyurun. Kahve içtiniz mi?
Entrez, Clerici.
İki kahve alabilir miyiz? Sütlü mü sade mi?
Deux cafés.
İki kahve ve bisküviye mi?
Pour 2 cafés et des gâteaux?
Kahve makinesine mi göz koydunuz?
La machine à café vous ferait plaisir.
Kahve harika, değil mi?
Le café n'est-il pas exquis?
Kahve içmeye mi?
Ils vous ont invité?
Güzel bir kahve içebileceğimiz bir yere gidelim mi?
On va boire un café quelque part?
- Kahve getireyim mi?
- T'as apporté le café?
Bir fincan kahve mi?
Une tasse de café?
Güzel, sıcak bir kahve gibisi yoktur, değil mi?
Rien régale une bonne tasse de thé.
Bu iki saat içinde kahve içelim mi?
- Ca te dit un café?