Kapıları açın tradutor Francês
788 parallel translation
Köprüyü indirin, kapıları açın!
Baissez le pont, ouvrez la porte!
Kapıları açın.
Ouvrez les portes.
Kapıları açın. Pencereleri açın.
Ouvrez toutes les fenêtres!
Hemen kapıları açın.
Qu'on nous ouvre le portail!
Kapıları açın.
Ouvrez le portail!
Kapıları açın!
Ouvrez les portes!
-... kapıları açın!
Ouvrez la porte. Colonel Travis!
Çavuş kapıları açın, biraz temiz hava alalım.
Sergent, ouvrez ces portes, aérez un peu.
Kapıları açın!
Ouvrez les portes.
Kapıları açın! Gelen kral!
Ouvrez les portes pour le Roi.
Şafak sökerken kapıları açın ve yola çıkın.
À l'aube, ouvrez les portes et décollez.
- Lütfen kapıları açın.
- Ouvrez les grilles, je vous prie.
- Hadi, kapıları açın.
Allons y jeter un coup d'œil! Allez, ouvre les portes.
Bağdat'ın kapılarını ardına kadar açın! Bağdat'ın kapılarını ardına kadar açın!
Ouvrez grand les portes de Bagdad!
Bağdat'ın kapılarını ardına kadar açın!
Il fait surgir des armées du sol.
Karanlığın kapıları açıldı ve ölümün gölgeleri, yeryüzünde av peşine düştü.
Les portes des ténèbres sont ouvertes Et tous les malheurs ses ont abattus sur la terre...
Açın kapıları!
Ouvrez les portes!
Açın kapıları dedim!
Vous devez ouvrir les portes!
Altın kapılar ardına kadar açık tutulsun.
"Laissez les portes d'or grand ouvertes."
Kapılar yarı açık kalsın.
"Laissez-les ouvertes."
Her şeyi ayarladım. Kapılar açık, ışıklar yanıyor. Adamın kendisi dışında her şey hazır.
Les femmes enfermées la porte ouverte et la bougie allumée tout, sauf les renforts que nous espérions
Açın kapıları. Kaçıyorum.
Plus de grilles!
Altın Kulüp bu gece kapılarını açıyor.
Les Golden Clubs rouvriront ce soir.
Tünaydın Sir Evan. İsminiz bütün kapıları açıyor.
Sir Evan, votre carte ouvre toutes les portes.
Bu düğme alarmı çalıp kapıların açılmasını sağlıyor.
Ce bouton déclenche l'alarme et ouvre les portes.
Kapıları da açın.
Déverrouillez les portes!
"Dış kapının, kamyonetin çıkması için... " açık olmasından yararlanarak dışarı çıktılar... " ve kaçış için önceden bırakılmış olan arabalarına yöneldiler.
Les grilles s'ouvrant pour le camion les bandits se sont précipités vers les voitures qui les attendaient.
Franz, bana bütün kapılar açıldı. Bütün kapılar. Bu Tanrı'nın bir mucizesiydi.
Franz, les portes se sont ouvertes, toutes les portes, c'est un miracle du Seigneur.
Birkaç hafta önce burada kapıların benim için açılacağını söylemiştin.
D'après vous, les portes allaient s'ouvrir pour moi.
"Eğer insanlar çabalamaktan kolayca vazgeçmezlerse bilgi ve erdemin kapıları, fakirler de fakirler de dahil olmak üzere herkese sonuna kadar açıktır."
Il n'est plus vrai qu'une seule classe a accès... au paradis qu'est la connaissance. Ses portes... Ses portes restent ouvertes... aux habitants les plus pauvres des rues et ruelles.
Bizi zaaflarımızla yargılama lütfen sevgimizle yargıla ve cennetin kapılarını Charlie ve benim için aç.
Jugez-nous sur notre amour, et non sur nos fautes... et recevez-nous. Charlie et moi.
Kapıları açın.
Ouvrez la porte.
- Kapıları açınca, içeri düşüyorum.
– Je n'attends que ça.
Hazine odasına giden kapıların açılmasını istiyorum.
Je désire visiter la crypte du trésor.
Kapılar açılacak. Yürü, yeter.
Vous n'avez qu'à franchir la grille.
Gönder de, şu çirkin ve pis hapishanenin kapılarını açıp beni özgür kılsın
Pour m'ouvrir cette affreuse prison Et faire de moi un homme libre!
Kapıları açın.
Ouvrez-nous!
Kapıları açın.
Ouvrez!
Zindanın kapıları açılır ve prensimiz özgür kalır.
Et voici que s'ouvrent les portes du donjon! Et notre prince est libre de poursuivre son chemin.
O zaman tüm perdeler ve kapılar açılır ve asla yalnız kalmazsın... asla.
Tous les stores se lèveront, toutes les portes s'ouvriront et vous ne serez plus jamais seul.
Allah'ın adıyla, Valencia kapılarını açın!
Ouvrez les portes de Valence, au nom d'Allah!
Kapıları açık bırakın, lütfen.
Laissez le portail ouvert, s'il vous plaît.
Kızının bağlantılarından fayda ummak kulağa biraz garip gelebilir ama hiçbir şey yapmana gerek yok ve kapılar sana da açık olacak.
Une alliance avec eux vous ouvre de nouvelles possibilités.
Kulüpte yaptığınız entelektüel açıdan yeni kapılar açan... o konuşmayı hiç unutmayacağım.
Quelle nourriture intellectuelle vous avez apportée à notre club!
Bomba kapıları açılsın.
Ouverture des soutes.
Bomba kapıları açılsın.
Soute à bombes ouverte.
- Hemen açın şu kapıları. - Pekala.
Ouvrez ces grilles!
Onu kral serbest bıraktı. Kapıları açın.
Ouvre les portes!
Onu açmalıydı. Bu gizemi çözecek şeyin o kapının ardında yatmakta olduğunu hissetmişti. Tüm acılarını ve korkularını çözecek şey.
Elle devait l'ouvrir, elle sentait que derrière cette porte se cachait le mystère, la solution à ses angoisses, à ses peurs.
Kapıları açık bıraksalar bile onları geçecek gücümüz olmaz.
Même s'ils laissaient la porte grande ouverte, nous n'aurions pas la force d'en franchir le seuil.
Büyükbabamın kapılar açıldığında korkmasının nedeni bu.
Eh bien, c'était ce que redoutait Grand-père quand les portes se sont ouvertes.
açın 340
acınası 21
açın kapıyı 126
açın şu kapıyı 25
açın şunu 58
acınacak haldesin 23
kapılar 42
kapıları kilitleyin 26
kapıları kapatın 41
acınası 21
açın kapıyı 126
açın şu kapıyı 25
açın şunu 58
acınacak haldesin 23
kapılar 42
kapıları kilitleyin 26
kapıları kapatın 41