Keyfime tradutor Francês
111 parallel translation
Keyfime bakmak istiyorum artık.
Je veux profiter de la vie.
Bundan sonra, keyfime bakacağım.
Je ferai la foire, c'est tout.
- Artık keyfime bakacağım. - Öyle mi?
Je vais m'en payer.
Avlanıp ziyafet çekmek ve keyfime bakmak için ben tek başıma kayalıklara gidiyorum.
Je pars seul sur les rochers. Chasser et manger et m'amuser.
Umarım keyfime bakmamın mahsuru yoktur.
Je me suis installée.
Pek yazasım yok. Galiba ben de Laura gibi tatile çıkıp keyfime bakacağım.
D'ailleurs, je ne vais pas écrire, mais prendre des vacances, comme Laura.
Islığımı çalar, keyfime bakarım.
Je me balance sur une tringle et je siffle Maytime.
Ben gidip vakit varken keyfime bakacağım.
Moi, je vais profiter de ma jeunesse.
Keyfime bakacağım.
Amusez-vous avec Guignol.
Burada niçin bulunduğumuza dair fikrim yok, niçin buradayım, burası neresi fakat kesinlikle keyfime bakacağım.
Je ne sais pourquoi nous sommes ici, pourquoi je suis là, où on est mais j'ai l'intention d'en profiter.
Keyfime bakıyorum.
Mais j'en profite.
Ben keyfime bakıyorum.
Moi, c'est ce que je fais.
Çünkü ben de keyfime bakıp limonatamı yudumlamak istiyorum.
Parce que j'aimerais bien traîner dans un hamac et boire de la limonade?
Keyfime diyecek yoktu.
Je me sentais fort.
Duş alıp keyfime bakardım.
Je prendrais une douche, relax.
Ama yerinde olsam gidip keyfime bakardım.
Mais à ta place, je chercherais des restos à Little Rock.
Böyle, işe giderken keyfime bakıyorum.
Maintenant, je me repose pendant le trajet.
Ben kadın aramıyorum. Keyfime bakıyorum.
Je cherche femme, je suis pas exigeant.
Bir yere oturdum. Keyfime bakıyordum, rahatlıyordum.
Je m'installe, tu sais, sur un siège.
Ben Eoin McLove'ım, keyfime göre takılırım.
Je suis Eoin McLove. Je peux faire ce que je veux.
Sakın dokunmayın keyfime!
Patouché yama moustache!
Ben burada arkama yaslanıp, keyfime bakarım.
Prends ton temps. Je vais m'installer confortablement.
Keyfime bakacağım.
Je vais m'amuser.
Kral yatak odamda uyanacak, cariyelerimle çevrili olarak keyfime bakacağım.
Je vais me réveiller dans ma chambre royale, entouré de mes concubines, et tout redeviendra normal.
- Keyfime bakamıyorum.
- Mais je ne peux pas.
İşleri oturttum mu, arkama yaslanıp puromu içer, keyfime bakarım.
Et une fois lancé, je m'allume un cigare et je profite de la fête.
Bu arada ben şehrin öteki tarafında bomboş oturmuş keyfime bakıyordum.
Dans ma chaise à l'autre bout de la ville, je passais l'après-midi à ne rien faire.
- O halde neden? - Kampanyalar arası keyfime göre... -... insanları kovamam.
Je peux pas virer arbitrairement des gens en pleine campagne.
Kendi evimde keyfime bakardım
Moi je paraissais maître du logis
Bu kaltağı otomatik pilota bağlayıp keyfime bakacağım.
Je branche le pilote automatique que je puisse m'amuser.
Keyfime baktım.
C'était incroyable.
Keyfime kalmıyorum, değil mi?
Je vais pas faire le con, pas vrai?
Ben keyfime bakacağım.
Je vais m'amuser.
Geri kalan kısım içinse, güzelce sarhoş olup... keyfime bakıp kafama takmayacağım.
Quant au reste, je vais me remplir les poches et laisser chacun faire ce qu'il veut.
Bir de pepperoni ve fazladan peynir olursa değmeyin keyfime.
Et avec du pepperoni et du rab de fromage... c'est le must.
Eğer benim keyfime kalsaydı, burada mikroskobun altında değil evde ayaklarımı uzatmış, televizyon falan izliyor olurdum.
A sa place, je resterais chez moi à mater la TV. Je ne resterais pas sous le microscope.
Keyfime göre harcayacağım.. Rahatım için.
Je vais le dépenser en loisirs... mes loisirs.
Hey Nancy, biraz vodkandan içim keyfime bakıyordum. Kusura bakmadın, değil mi?
Nancy, je me suis servie un peu de ta vodka, j'espère que ça ne te dérange pas.
Eğer bu sırada hepiniz paranoyaklaşıp, aşırı rekabetçi olursanız, değmeyin keyfime.
Et si en chemin vous devenez parano et super compétitifs, je serai ravi.
- Keyfime bakıyorum.
Je m'en sors pas mal.
- Bırak, keyfime bakayım.
Je t'en prie, laisse-moi faire ce qui me plaît, d'accord?
İşinize gelirse mesaj bırakın. Açıkçası sizi arar mıyım orasını hiç bilmiyorum. Bu o anki keyfime bağlı.
Laissez un message si vous voulez, Je pourrais vous rappeler,... tout dépendra de mon humeur.
Şimdi keyfime bakabilirim.
À présent, je peux m'amuser.
Keyfime bakmak istiyorum.
Je savoure ce moment.
Aylak aylak dolaşır keyfime bakardım
Juste penser à m'éclater
Bir gün keyfime bakıyordum ki...
Je faisais la fête, tranquille dans mon coin...
"Daha önce hiç içmedim," dedim, "ama keyfime diyecek yok doğrusu."
Je n'avais jamais bu.
Gidip keyfime bakayım.
Flûte, guitare et percussion...
Biraz da sos pişirirsen değme keyfime.
Et chauffe le sirop.
Keyfime keyif katıyordum Newt Gingrich... ve Janeane Garofalo ve de Scottie Pippen ile.
C'était la folie des année 90. Je faisais la fête avec Newt Gingrich, Janeane Garofalo et Scottie Pippen.
- Keyfime bakıyorum.
- Je m'amuse.