English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ K ] / Konuşuyorum

Konuşuyorum tradutor Francês

5,031 parallel translation
Eğer onunla konuşuyorum yoksa ve emin ol o sorun, tüm bahisler kapalı!
Si je ne peux pas lui parler et m'assurer qu'elle va bien, nos arrangements sont annulés!
Yo, farklı bir dil mi konuşuyorum?
Je parle chinois ou quoi? ?
Ben konuşuyorum yaklaşık süspansiyon.
Je parle de la suspension.
Kanun adamı olarak konuşmuyorum çok hata yapmış kusurlu bir anne olarak konuşuyorum.
Et ce n'est pas la loi qui parle en moi. C'est la mère imparfaite qui a fait beaucoup d'erreurs.
Yukarı çıkıp uzanıp havaifişekleri içi görünmez camimin kenarından izlemek yerine neden hala seninle konuşuyorum?
Pourquoi suis je entrain de t'écouter au lieu de me précipiter au stand de feux d'artifices avec mon entrée d'argent inattendue?
Biraz fazla konuşuyorum.
Je parle trop.
- Seninle konuşuyorum.
- Je vois ça avec vous.
Tecrübelerime binaen konuşuyorum.
Je parle par expérience.
Evet Vali, sizin hakkınızda konuşuyorum.
Oui, gouverneur, je parle de vous.
Kimle konuşuyorum?
Qui est-ce?
- Kiminle konuşuyorum?
- Avec qui bavardes-tu? Bo Na!
Acaba kendi kendime mi konuşuyorum?
Est-ce que je parle à moi-même?
- Seninle konuşuyorum.
Je suis avec toi pour le moment.
Affedersin, yarım saattir konuşuyorum herhâlde.
Désolée. Je dios parler depuis, genre, une demi-heure.
Ben içten konuşuyorum.
Je parle avec mon coeur.
Dünyanın hala düz olduğunu düşünen insanlarla konuşuyorum ya!
- Au secours. Je parle à des gens qui croient que la terre est plate.
Bağışlayın, efendim. Gereksiz yere konuşuyorum.
Pardonnez-moi monsieur, Je parle sans savoir.
Huck'ı belki biraz rahat bırakırsın derken tecrübeyle konuşuyorum.
alors, je parle par experience quand je dis de peut-être lâcher un peu Huck.
Sanki bir çocukla konuşuyorum.
C'est comme parler à un gosse.
Bütün lise arkadaşlarım kasabaya dünyanın en müthiş şenlik ateşine geldiler ve ben burada sıkışıp sizlerle konuşuyorum kakaolu su içiyorum ve bir grup arkadaşın beraber oturup birbirlerine şarkı söyledikleri garip bir Almanca film izliyorum!
Tout mes potes du lycée sont en ville à la plus grandiose teuf du monde, et je coincé ici, avec vous, à boire du cacolac, et regarder un film de guerre allemand chelou où des mecs en noeud pap chantent pour discuter!
- Şu an konuşuyorum. - Neden Choi Young Do ile buluştun?
Je suis en train de te parler.
Şu an başkan olarak konuşuyorum, Tan'ın annesi olarak değil.
Je m'adresse à vous aujourd'hui en tant que directrice, et non pas en tant que la mère de Tan. Kim Tan.
Beni burada böylece bıraktıklarına inanamıyorum... ve kendi kendime konuşuyorum, harika.
Je ne peux pas croire qu'ils m'aient lâchée... et je parle toute seule, parfait.
Yalnız, ilk defa sonuncu olan biriyle konuşuyorum.
Je n'ai jamais parlé à quelqu'un qui était en dernière position avant.
- Kahverengi gömlekli adamla konuşuyorum.
En parlant de mec aux shorts marron.
Yetenekli olanla konuşuyorum.
Je parle au talent.
Olmayan biriyle kendi kendime konuşuyorum işte.
Je sais que je divague juste sur un numéro déconnecté.
Ben konuşuyorum.
Non, c'est moi qui parle.
Kontrol kulesiyle konuşuyorum. Albay Hardy yolda ve Superman yanında.
On nous informe que le colonel Hardy arrive avec Superman.
Biliyorum, bu benzersiz bir fırsat derken Aven Exem'daki herkes adına konuşuyorum.
Je parle au nom d'Avenex en affirmant que nous avons là une chance unique.
Kiminle konuşuyorum?
A qui est-ce que je parle?
Bu akşam insanın onuru ve demokrasinin kaderi için konuşuyorum.
Je parle ce soir au nom de la dignité humaine et du destin de la démocratie.
Diğer hatta başkasıyla konuşuyorum.
Et j'ai un appel sur l'autre ligne.
- Annemle konuşuyorum.
Je parle à maman.
- Şu anda ise büyük Mark Schultz ile konuşuyorum.
- Oui. Et je parle au grand Mark Schultz?
Jai Agnihotri'yle mi konuşuyorum.
Jai Agnihotri? - Lui-même.
Ben Langley'le konuşuyorum.
Je parle à Langley.
Sus Götsurat. Sevgilimle konuşuyorum.
La ferme, je parlais à ma copine.
Fransızca mı konuşuyorum ben? Hadi!
Je parle une langue étrangère ou quoi?
Murray Wills ile konuşuyorum.
"Parlons pour les morts."
Geride kalan bizim gibi insanlar adına konuşuyorum.
Je... Je parle à tous ceux qui ont laissé derrière eux!
Onunla konuşuyorum.
Je lui parle à elle.
Ben bazen hayvanlarımla konuşuyorum.
Des fois, je parle à mes animaux pour passer le temps.
İngilizce konuşuyorum?
Vous parlez anglais?
Ben sadece aşk ile konuşuyorum.
Je n'ai fait que parler avec amour.
- Evet, konuşuyorum.
- Oui, je leur parle.
Babamla konuşuyorum.
Je parle à papa.
Ben de çeneni kapamanı öneririm. Ben bayanla konuşuyorum. Kalbimi kıran, gecenin bayanıyla.
Je vous suggère de la fermer, je parle à la dame, cette femme de la nuit qui a brisé mon cœur.
Seninle konuşuyorum.
Je vous parle.
Seninle konuşuyorum!
Je te parle!
- İyi de zaten seninle konuşuyorum.
- Je te parle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]