Yalan söylüyorsun tradutor Francês
3,492 parallel translation
Yalan söylüyorsun.
Vous mentez.
- Yalan söylüyorsun.
- Vous mentez.
- Indira, yalan söylüyorsun.
- Indira, vous mentez.
Ya da sen yalan söylüyorsun.
Ou vous me mentez à moi maintenant.
Yalan söylüyorsun.
Tu mens.
Kanserden öldü. Yalan söylüyorsun.
Il est mort du cancer.
- Ben bunca şeye katlanıyorum... dilimi ısırıyorum... sense geldiğimden beri yalan üstüne yalan söylüyorsun... üstelik iyi hazırlanmış yalanlar bile değil.
J'ai essayé tellement fort, de tenir ma langue, alors que tu disais mensonge sur mensonge, depuis que je suis arrivée ici. Et tu n'es même pas un bon menteur.
- Yalan söylüyorsun!
Vous êtes en train de me mentir! Ethan!
Bir bakmışsın hamağında bira içerken yalan söylüyorsun bir bakmışsın burada darmadağın biranı içiyorsun.
Une minute t'es dans ton hamac en train de boire une bière, la minute d'après tu es assis ici à boire de la bière.
Neden yalan söylüyorsun?
Pourquoi tu mens?
Yalan söylüyorsun bana!
Tu es en train de me mentir!
- Yalan söylüyorsun!
- Tu mens!
Bana neden yalan söylüyorsun?
Pourquoi vous me mentez?
Hayır, hayır. Gerçekleri çarpıtma lan, yalan söylüyorsun bildiğin.
Non, tu déformes tout.
- Yalan söylüyorsun.
- Tu mens
Yalan söylüyorsun!
Tu mens!
Yalan söylüyorsun!
C'est un mensonge!
Yalan söylüyorsun, Jorge.
Tu mens.
Yalan söylüyorsun! - Max. Max!
Je livre des fleurs.
Sana bir olaylar zinciri gösteriyorum Bob, sense bana yalan söylüyorsun.
Je vous expose un mode opératoire. Et vous me mentez.
Neden yalan söylüyorsun?
Pourquoi tu me mens?
Yalan söylüyorsun.
Tu es un menteur.
Bence yalan söylüyorsun.
Je pense que tu mens.
- Yalan söylüyorsun.
- C'est faux. - Ils le feront d'ici peu.
Neden profilinde yalan söylüyorsun?
Pourquoi tu as triché sur ton profil?
Yalan söylüyorsun!
Vous mentez!
- Yalan söylüyorsun.
- Tu mens.
- Yalan söylüyorsun. Bazen çocuklara yalan söylemek önemlidir.
C'est parfois important de mentir aux enfants.
- Çünkü yalan söylüyorsun.
- Vous mentez.
- Neden yalan söylüyorsun?
Pourquoi tu mens?
Ne zamandır yalan söylüyorsun?
- Et que tu mens?
Ne zamandır yalan söylüyorsun? - Ne zamandır beni salak sanıyorsun?
Depuis combien de temps tu mens, et tu me prends pour une conne?
Yalan söylüyorsun, hep palavra hep zırvalık.
Et en plus tu me racontes des conneries!
Yalan, doğru değil. Bana yalan söylüyorsun.
Ce n'est pas vrai, tu viens de me mentir.
- Yalan söylüyorsun.
Tu mens!
O zaman mı yalan söylüyordun yoksa şu an mı yalan söylüyorsun?
Alors vous mentir alors, ou êtes-vous couché maintenant? Lie
Yalan söylüyorsun hödük!
Bobards de militaire!
Yalan söylüyorsun.
Je suis là pour vous.
Yalan mı söylüyorsun yani?
- Alors tu lui as menti?
Yalan mı söylüyorsun?
Tu oses me mentir?
Yalan söylüyorsun.
Vous mentez!
- Yalan söylüyorsun!
- Tu mens.
Sana yalan söylediğimi söylüyorsun oysa ben sana her şeyi New Jersey halkının iyiliği için yapıyorum demiştim.
Viens me dire que je mens quand je jure... que tout ce que je fais est toujours uniquement dans l'intérêt de la population du New Jersey.
- Giremem. - Niye yalan söylüyorsun?
Pourquoi tu mens?
- Kabahatin için yalan söylüyorsun!
Tu caches tes méfaits!
- Yalan söylüyorsun!
Tu es une menteuse.
Yalan söylüyorsun.
Tu mens!
Mesela bir olay oldu diyelim. Yalan söyleme olanağın var. Ama sen onun yerine doğruyu söylüyorsun.
Etre dans une situation où il est plus facile de mentir mais où tu choisis de dire la vérité.
- Yalan mı söylüyorsun?
- C'est un mensonge?
Bunların hepsinin bir yalan mı olduğunu söylüyorsun?
Tu es en train de me dire que tout est un mensonge?
Bunun bir yalan olduğunu mu söylüyorsun?
Es-tu entrain de me dire que tout ceci est un mensonge?
yalan söylüyorsunuz 45
söylüyorsun 17
yalancı 695
yalan 387
yalan yok 19
yalancısın 41
yalan söyleme 168
yalan söylemedim 30
yalandı 35
yalanlar 47
söylüyorsun 17
yalancı 695
yalan 387
yalan yok 19
yalancısın 41
yalan söyleme 168
yalan söylemedim 30
yalandı 35
yalanlar 47