Yemeğe gidelim tradutor Francês
206 parallel translation
Hadi yemeğe gidelim.
Allons en faire autant.
Gününü nasıl geçirmek istersin, güzel bir yerde yemeğe gidelim mi?
Si on allait manger dans un endroit élégant?
- O zaman yemeğe gidelim. Acıktım.
- Alors, allons manger, j'ai faim!
Yemeğe gidelim.
Sans rien changer.
Yemeğe gidelim mi? - Olur. - Daha zamanımız çok.
Il est encore tôt, nous avons le temps.
Dinle, istersen yemeğe gidelim.
Écoute, on ira dîner ensemble.
Yemeğe gidelim.
Allons manger.
Hadi şimdi yemeğe gidelim.
Très bien. Allons déjeuner.
Yemeğe gidelim mi?
On déjeune ensemble?
O halde, Harmonia Gardens'a yemeğe gidelim. Bir fayton alalım.
Alors, prenons un fiacre pour nous rendre à l'Harmonia.
- Haydi, yemeğe gidelim.
- Allons manger.
Yemeğe gidelim. Kahvaltı yapmadım.
Allons prendre le petit déjeuner.
Güzel. Şimdi, yemeğe gidelim.
Eh bien, allons dîner.
Neyse, hadi yemeğe gidelim.
Bon, allons déjeuner.
Tamam Adolph. Hadi hepimiz yemeğe gidelim.
Bravo, Adolphe!
Pekala. Yemeğe gidelim.
Oui, bon, D'accord, Allons déjeuner,
- Yemeğe gidelim biz.
- Allons déjeuner,
Yemeğe gidelim mi?
Veux-tu aller dîner?
Burada kesip yemeğe gidelim, ha?
allons déjeuner?
Hadi yemeğe gidelim.
C'est vous?
Hadi, yemeğe gidelim.
Allez, si on allait chez Meyenbayers
Haydi ama, yemeğe gidelim.
- On va tout de même manger.
Plajda buluştuğumuz için ihtiyacımız yoktu. Yemeğe gidelim mi?
On n'a pas pensé à se la donner, on se retrouvait sur la plage.
Haydi yemeğe gidelim.
Allons dîner.
Neden biz... Bu akşam birlikte yemeğe gidelim mi?
Et si on allait au restaurant ce soir?
Bunları odama götüreyim ve yemeğe gidelim. Hayır gelemem.
- Je vais ranger ça, et on va manger.
- Yemeğe gidelim, gel.
- Sortons dîner.
Haydi, yemeğe gidelim.
Sortons dîner.
Yemeğe gidelim mi?
Allons à ce diner.
- Hadi yemeğe gidelim. - Evet.
Allons manger.
Yemeğe gidelim.
On va se manger un morceau?
O yemeğe gidelim.
Il faut qu'on aille à ce dîner.
Bu akşam yemeğe gidelim mi?
On dîne ensemble ce soir?
Yemeğe gidelim ve unutalım.
Allons dîner et oublions tout ça!
Akşam yemeğe gidelim mi diye sorduğumda bana, "hayır, belki öğle yemeği yeriz", dedi.
Je l'ai invitée à dîner et elle a répondu qu'elle préférait déjeuner.
Yemeğe gidelim.
Allons déjeuner.
- O halde sorun yok. - Yemeğe gidelim.
Viens voir le docteur, petite s ur!
Gel yemeğe gidelim.
Messieurs!
- Andy pizza yemeğe gidelim mi?
- Andy, ça te dit, une pizza?
Yemeğe gidelim mi? Ben acıktım.
Allons manger, j'ai faim.
- Haydi yemeğe gidelim.
Allons déjeuner.
Yemeğe Ruhl'un Yeri'ne gidelim mi?
Veux-tu qu'on aille dîner au Ruhl's?
Bu arada, yemeğe gidelim.
- Ce sera merveilleux.
Yemege gidelim mi lütfen?
Allons-nous dîner?
Mahzun mahzun dolanır ve ağlardım. Bir gece, çok kötü olduğum bir an... kızkardeşim Meryl bana "Hadi"..... dedi. "Yemeğe çıkalım, ya da bir konsere gidelim."
Je tournais en rond, et je pleurais... et un soir, après un moment obscur... ma soeur Meryl m'a dit...
Hadi yemeğe gidelim.
Allons déjeuner.
- Yemeğe gidelim. - Mükemmel.
- Allons manger.
- Yemeğe gidelim.
Allons bouffer.
Sonra buluşup yemeğe veya sinemya gidelim mi?
Veux-tu dîner ou voir un film plus tard?
- Yemeğe gidelim mi?
On va déjeuner?
yemeğe Bir yere gidelim artık?
Allons plutôt dîner.
gidelim 9268
gidelim mi 423
gidelim o zaman 67
gidelim kızlar 16
gidelim buradan 590
gidelim haydi 48
gidelim hadi 154
gidelim burdan 22
gidelim o halde 18
gidelim dostum 17
gidelim mi 423
gidelim o zaman 67
gidelim kızlar 16
gidelim buradan 590
gidelim haydi 48
gidelim hadi 154
gidelim burdan 22
gidelim o halde 18
gidelim dostum 17