English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ B ] / Bakın çocuklar

Bakın çocuklar tradutor Português

1,296 parallel translation
Bakın çocuklar, dedikleriniz mantıklı ve gidersek harika olur. Ama...
Tudo o que dizem faz sentido e era óptimo se pudéssemos ir, mas há uma boa razão...
Buraya bakın, buraya bakın çocuklar. Dinle, sana söylüyorum,
Olhem para cá, rapazes!
Bakın çocuklar.
Vá lá, rapazes.
Bakın çocuklar, bakın, dinleyin. Bugün sorun istemiyorum.
Ouçam, rapazes, hoje não queremos sarilhos.
Şu makinaya bakın çocuklar.
Olhem para esta máquina, malta.
Şuna bakın çocuklar.
Olhem para aquilo.
Bakın çocuklar, kardeşim yakında Barselona'ya gelecek.
O meu irmão vem a Barcelona em breve...
Çevrenize iyi bakın çocuklar.
Olhem bem à vossa volta, rapazes.
Belden aşağısı, kumsala vurana bakın çocuklar yerleşim alanı kurtuldu, diyor mu?
- Sinceramente. Abaixo da cintura diz : "Olha o que deu à costa, rapazes, a colónia está salva."
Hey bakın çocuklar, kar yağıyor!
Olhem! Está a nevar!
Annenize bakın çocuklar, çünkü bunu tek başına yapabilir.
Dêem valor à mãe, meninos, que ela é incapaz de o fazer.
Bakın çocuklar.
Olhem pessoal.
Bakın çocuklar!
Reparem rapazes!
Şu anda çocuklarımın annesine bakıyor olabilirim.
Posso estar aqui a ver a mãe dos meus filhos.
Çocuklar, bodruma bakın isterseniz.
Pessoal! Talvez queiram ver a cave.
Bakın, durum kurbanı falan olmuyor, çocuklar ve biliyorsunuz...
Não é uma questão de ser vítima das circunstâncias e tu sabes, Lar...
Bakın, adamdan ben de hoşlanmıyorum, ama çocuklarını kaçıramazsınız.
Eu também não gosto dele, mas não podem andar a raptar os filhos das pessoas.
- Hey bakın, Meg de gelmiş çocuklar.
- Olhem. A Meg sempre veio, rapazes.
Bak Brian, bu bana bir adamın kendini veya çocuklarını seçtiği bir Yunan trajedisi gibi geldi.
Isto é como uma tragédia grega em que um homem tem de escolher entre si e os filhos.
Bakın, yanlış anladınız çocuklar...
Tenham calma, vocês interpretaram tudo mal. Eu... eu est...
Bakın çocuklar.
Olhem.
Hadi ama çocuklar, kendinize bir bakın! Eğer sıralamayı düşünmeyi bırakırsanız, bir anlamı olmadığını anlayacaksınız!
Vá lá, pessoal. se não deixarmos a classificação afectar-nos, isso não vale nada!
Hey çocuklar bakın kim kahvaltı hazırlıyor.
Meninos, vejam quem está a fazer o pequeno-almoço.
Çocuklar... Şuna bakın.
Pessoal, reparem nisto.
Bak bu çocukların yapmaya alışkın oldukları bir şey varsa, bu da havalarını ve sırlarını saklamaktır.
Olha, se há alguma coisa a que essas crianças estão habituadas, é manterem-se calmas, e manterem os seus segredos.
Ben sizin çocuklarınıza hep bakıyorum.
Tomo muitas vezes conta dos vossos filhos.
Çocuklar kendinize iyi bakın.
Pessoal vocês cuidem-se.
Hey çocuklar, şuna bakın.
Vejam isto, rapazes.
Hakimin Bay Doyle'un çocuklarının bakımda uzun süre kalmamasını umduğunu... söylediğinin kayıtlı olduğu mahkeme tutanağını sunuyoruz.
Ao consultar as notas desse caso onde o juiz expressou o seu desejo... de que o Sr. Doyle não tivera que deixar os seus filhos sob custódia por muito tempo.
Bak... herkesin yaptığı şey, aşığının çocukları yan odadayken... ve de babası ölürken, saygılı davranmaktır. İşte, herkes böyle yapar!
É preciso ter um pouco mais consciência, sobretudo, quando os filhos do teu amante estão mesmo ao lado, e quando o pai de alguém está no hospital.
- Bakın, çocuklar çıktı.
- Oh, olhem, os rapazes.
Uzun uzun bakın, çocuklar.
Olhem bem para isso, rapazes.
Ben sadece gidiyorum adamım ve... siz çocuklar... - sadece kendi işinize bakın.
Eu já vou, cara e vocês... vocês sabem, açam suas próprias coisas.
Çocuklar, bakın!
Olhem! - O quê?
Şuna bakın, çocuklar kız arkadaşlarını eve getirmişler.
Vejam só, os garotos trouxeram as acompanhantes deles para casa.
Uzmanlaşmış bakımımız otistik çocukların ihtiyaçlarını karşılar. Konuşma, mesleki, davranış terapileri gibi.
Os cuidados vão corresponder às necessidades das crianças autistas, como terapias da fala, ocupacionais e comportamentais...
Çocuklar bakın size üçüncü sınıf geziniz için ne aldım.
Meninos, vejam o que vos comprei para a visita de estudo da terceira classe.
Şimdi çocuklarının gözünün içine bakıp bir daha uyuşturucu kullanmayacağına söz vermeni istiyorum.
Quero que olhes para os teus filhos e lhes prometas que não voltarás a consumir drogas.
Çocuklar, Eric'in geçen seneki fotoğrafına bakın.
Pessoal, vejam a foto do Eric do ano passado.
Çocuklar, bakın İri Rhonda'ya ne aldım.
Malta, olhem o que eu arranjei para a Big Rhonda.
Çocuklar, bu şeye bakın.
Pessoal, olhem para isto.
Çocuklar, bakın şimdi ajan oyunu oynayacağız. Hatırladınız mı?
Vamos fazer aquele jogo dos espiões, está bem?
Her gece çocukların odasına bakışından anladım.
Reparei na maneira como tens olhado para os quartos dos miúdos nas ultimas noites.
Çocuklar, çocuklar, şuna bakın.
Gente.. gente, vejam só isto!
Hey, çocuklar! Bakın.
Ei, gente.. olhem!
Çocuklar, kamerayla bizimkine bir bakın çünkü bizim elektriğimiz kesildi.
Focai-nos, Nada mais há para ver.
Bakın, sizin insan tanıma yeteneğinizi geliştirmeniz lazım çocuklar.
Sabem, o que vocês precisam é de desenvolver melhores relações interpessoais.
Selam, çocuklar bakın kim geldi?
Oh, olá rapazes. Olhem quem está cá.
Tamam, çocuklar keyfinize bakın.
Ok rapazes, divirtam-se.
Onun çocukların bakıcısı olduğunu söyledi.
Ele disse que era a babá.
Tamam çocuklar. Uslu durun ve eğlenmenize bakın.
Vá, portem-se bem e divirtam-se.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]