Bana söylemelisin tradutor Português
438 parallel translation
Bu sebeplerden bazılarını bana söylemelisin.
Conte-me alguns dos motivos.
Neler olduğunu bana söylemelisin, Jack.
Tens de me dizer o que se está a passar, Jack.
Bana söylemelisin.
Diga-me!
Bana söylemelisin. Ruslar...
Tens de me dizer.
Bana söylemelisin.
Tens de me dizer.
Bir dahaki sefere, arabanın arkasına bir kedi bağlamamam gerektiğini bana söylemelisin.
Agora só falta dizerem-me que não é suposto que eu amarre o gato na parte de trás do carro.
- Bak, nereye gittiğini bana söylemelisin.
- Conheço. - Tem de me dizer onde é que ele foi. - Quem é você?
- Billy Kopeche. - Nereye gittiğini bana söylemelisin.
- Tens de me dizer onde ele foi.
Bana söylemelisin.
- Tens que me ajudar.
- Bana söylemelisin kahrolası!
- Tens que me dizer, maldito seja!
Bana söylemelisin.
Tens que me dizer.
Şapka dediğin kim? Dianne'e söylemem için bana söylemelisin.
Diz-me, para eu poder dizer à Dianne.
Richard. Burada ne olduğunu bana söylemelisin.
Richard, diga-me o que aconteceu aqui.
Ne düşündüğünü bana söylemelisin.
Tens de me dizer no que pensas.
Bana söylemelisin.
Tens de dizer-me.
- Hangi odada olduğunu bana söylemelisin.
Tens de me dizer em que quarto é que ela está.
Ama bana söylemelisin... geliyor musun... evet mi hayır mı?
Mas tens de me dizer... virás... ou não?
Böyle şeyleri bana söylemelisin.
Devias avisar-me.
Hayatı istediğinde bana söylemelisin.
Depois previne, quando escolheres a vida.
Hâlâ konuşabiliyorken, bana söylemelisin.
É melhor dizer-me agora, enquanto ainda consegue falar.
Bana söylemelisin.
Devias... Dir-me-ias.
Bana şarkı söylemelisin.
Tens de cantar para mim.
Bunu Miles'a söylemelisin,... bana değil.
É melhor dizer isso ao Miles, não a mim.
Söylemelisin bana!
Tens de me contar!
Sen de bana bir sırrını söylemelisin.
Vai ter de me contar um segredo seu.
- Bana anladığını söylemelisin.
- Tens de me dizer que compreendes.
Bana nerede olduğunu söylemelisin.
Tens que me dizer onde ele está.
Başlangıç olarak, seni küçük düşürecek olsa bile, bana doğruyu söylemelisin.
Para começar, tem de me dizer a verdade, por mais humilhante que seja.
Bence benimle oynamayı bırakıp bana aklından geçenleri... söylemelisin.
Acho que devias parar de me enrolar e dizer logo o que te vai na cabeça.
Bana kalırsa Sam'e onu hemen çıkarmasını söylemelisin... hatun bülbül gibi ötmeden yani.
Devias dizer ao Sam para a tirar de lá depressa, antes que ela comece a falar com a imprensa.
Bana gerçeği söylemelisin.
Você deve-me a verdade.
İsimler ve meslekler hazırladım ama bana ülkenin neresinde saklanmak ya da yerleşmek istediğini söylemelisin.
Eu compilei uma lista de nomes e de ocupações, mas tu tens que me dizer em que parte do país tu te queres esconder ou assentar.
Bana sihirli sözcüğün ne olduğunu söylemelisin.
- Tens de me dizer qual é a palavra mágica.
Jack, bana neler olduğunu söylemelisin!
Jack, conta-me o que raio se está a passar.
Bana gerçeği söylemelisin.
Tens de ser franco comigo.
Ama bana gerçeği söylemelisin.
Mas para mim, conta-me a verdade
Bana hemen şimdi söylemelisin.
Olha, tens de me dizer.
Ellen, gerçekten gelmemi istediysen... gerçekten sana yardım etmemi istiyorsan... bana neden kaçtığını söylemelisin.
Se queria mesmo que eu viesse, se é mesmo para a ajudar, tem de me dizer de que é que foge.
Ona vurmak istersen, önce bana söylemelisin.
Pára com isso!
Şimdi bana gerçeği söylemelisin.
Tens de me dizer a verdade.
Bana sorun olmayacağını söylemelisin.
Mas tens de me dizer que não te importas.
- Bana onun ne olduğunu söylemelisin.
Tem de me dizer o que era. Um óvni do exército?
Bana ne istediğini söylemelisin.
Tens que me dizer o que queres.
Hayır, hayır, hayır. Bana ne yapacağımı söylemelisin.
- Diz-me o que hei-de fazer.
Bana ne yapacağımı söylemelisin.
Tens de me dizer o que hei-de fazer.
Söylemek istediğin her ne ise bunu Atticus'a söylemelisin, bana değil.
Seja o que for, Àticus é a pessoa que tem que ouvir, não eu. Estarei lá fora.
Bana birşeyler söylemelisin. Burada çıldırıyorum.
- Não consigo estar calma.
Bana neler olduğunu söylemelisin.
Tens de dizer-me o que se passa.
Bana işin ne olduğunu söylemelisin!
Tens de dizer-me de que se trata!
- Biliyor musun? Bana daha fazlasını söylemelisin, Billy.
Tens de dar-me mais que isto.
Bana söylemekten korktuğunu biliyorum ama birisine söylemelisin.
Eu sei que tens medo de me dizer, mas tens de dizer a alguém.
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana öyle bakma 161
bana bak 1395
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana biraz su ver 19
bana ver 290
bana bir bira ver 21
bana bir bak 53
bana yardım eder misin 113
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana biraz su ver 19
bana ver 290
bana bir bira ver 21
bana bir bak 53
bana yardım eder misin 113