Başlayabiliriz tradutor Português
1,176 parallel translation
Eğer Travma 1 açıksa oradan başlayabiliriz.
Se a Traumatologia 1 estiver aberta, podemos começar por lá.
Eğer sorun olmazda seninle bodrumda başlayabiliriz.
Podíamos começar por ti, na cave, se não houver problema.
- Ben de. - Baştan başlayabiliriz.
Preciso de um 17, ou de dois?
Ardından yörünge istasyonlarında çalışmaya başlayabiliriz.
Depois, comece a tratar das estações orbitais.
Anlamı, antikor üretici uyarlamak için moleküler yapıdaki bağlanma yerlerini incelemeye başlayabiliriz.
Podemos analisar a estrutura molecular, procurar formas de desenvolver um antigénio.
Ne zaman başlayabiliriz?
Quando podemos começar?
Bize katılacak olursanız, ışınlama testine başlayabiliriz.
Estamos prontos para começar os testes de transporte, se desejar se juntar a nós.
Yerlerinize oturun lütfen... böylece başlayabiliriz.
Sentem-se, por favor para poderemos começar.
Belki yarın çalışmaya da başlayabiliriz
Podemos retomar o trabalho a partir de amanhã.
- Artık başlayabiliriz.
- Podemos partir agora.
Hemen köpek pozisyonunda başlayabiliriz.
Isso. Vês, podemos passar directos para a canzana.
Eğer aynı şekilde hissetmeye devam edersek... birbirimizle sosyal olarak görüşmeye... başlayabiliriz.
Depois, se continuar-mos a sentir o mesmo, acho que podemos começar a ver-nos outra vez, socialmente...
Ama gastroözofagal birleşeğiyle başlayabiliriz.
Mas podemos começar pela junção gastro-esofágica.
- Lanet olsun, ne zaman başlayabiliriz?
- Quando podemos ir lá abaixo, bolas?
Artık şehirlerimizi yeniden kurmaya başlayabiliriz. Eskisinden de görkemli olacaklar.
Agora nós podemos começar a reconstruir as nossas grandes cidades... até que elas sejam ainda mais grandes do que antes.
Bu noktada halkı tahliye etmeye ne zaman başlayabiliriz?
Quando tornamos isto público e começamos a evacuação?
Buyrun, başlayabiliriz.
Venha. Podemos começar.
Başlayabiliriz.
Vamos começar.
- Biraz gaz solumaya başlayabiliriz.
Podemos começar a snifar escapes.
yayıcı dizisi yeniden kalibre edildikten sonra Biz kalkan jeneratörlerini senkronize etmeye başlayabiliriz.
Assim que o emissor estiver calibrado, podemos sincronizar os geradores de escudo.
Sanırım taramaya başlayabiliriz.
Acho que podemos começar a vasculhar agora.
Belki... baştan başlayabiliriz.
Talvez... nós poderíamos recomeçar.
Şimdi gösteriye başlayabiliriz.
Passemos ao espetáculo. Olá.
Şimdi, eğer hemfikirsek, bir oylama yapabilir ve sanırım doğru yöne ilerlemeye başlayabiliriz.
Se todos concordarmos com elas, podemos efectuar uma votação e penso que poderemos arrancar com isto na direcção certa.
Artık başlayabiliriz.
Podemos então começar.
- Demek artık başlayabiliriz
Bem, então podemos começar.
- Artık başlayabiliriz.
Agora podemos.
Evet o zaman onlara pislik dememekle işe başlayabiliriz değilmi?
Então, não lhes chame "Boches".
İstediğin ya da istediğimiz zaman, denemeye başlayabiliriz.
Podemos começar a tentar a qualquer altura que tu / nós quisermos.
Bakın. Bütün burada oturup suç atma oyununu oynayabiliriz ya da insanları kışkırtmaya başlayabiliriz. Haydi ama!
Podemos ficar aqui o dia todo a apontar o dedo, ou podemos começar a contestar.
Gece gündüz çalışacak olursak, hafta içerisinde kullanmaya başlayabiliriz.
Se trabalharmos todo o dia todo, podemos ter isto feito e funcionando dentro de uma semana.
Bir kere burada bir koruyucumuz var, test uçuşlarına başlayabiliriz.
Quando tivermos o controle do local, vamos começar os testes de vôo.
Bu arada, en azından fiziksel incelemeye başlayabiliriz şu anki haliyle.
Entretanto, podemos ao menos começar o exame físico do corpo? Assim como está?
Şimdi başlayabiliriz.
Começamos já.
Öncelikle onlar hakkında konuşarak başlayabiliriz.
Podemos começar por falar neles.
Boy ölçüşmeye hemen başlayabiliriz.
Vamos começar a arrancar olhos.
railer park olarak burada, Falls City'de başlayabiliriz.
Podíamos começar aqui mesmo um parque para caravanas.
Başlayabiliriz, değil mi? Peki, hanfendi.
- Sim, minha senhora.
Sonra yüklemeye başlayabiliriz.
- Já que estou aqui, me diga...
Seni her Pazar kiliseye göndermekle işe başlayabiliriz.
E se começares por ir à missa todos os domingos?
Sonra yüklemeye başlayabiliriz.
Então podemos começar a carregar
Hatta belki bir gün tamire bile başlayabiliriz.
Talvez um dia possamos até arranjar sapatos.
Bu, kurtulmamız için bir şans. Yeni bir hayata başlayabiliriz.
Esta é a nossa hipótese de sairmos disto, de começarmos uma vida nova.
Voyager'ın savunmasını tanıtarak başlayabiliriz.
Devemos começar familiarizando-o com as defesas da Voyager.
Sanırım başlayabiliriz.
Acho que podemos começar.
Güzel bir piknik ile başlayabiliriz...
Podemos começar com um adorável piquenique...
İşte buradan başlayabiliriz.
E isso é um ponto de partida.
Başlayabiliriz.
Vamos.
Birkaç saaat içinde ameliyata baslayabiliriz.
Poderemos dar início à cirurgia dentro de um par de horas.
Her şeye yeniden başlayabiliriz.
Não sei.
Şimdi otopsiye başlayabiliriz.
Podemos começar a autopsia.
başlangıç 29
başlayalım 455
başladı 99
başlayın 254
başlamadan önce 56
başla 649
başlayabilirsiniz 40
başlat 55
başlama 61
başlayalım mı 103
başlayalım 455
başladı 99
başlayın 254
başlamadan önce 56
başla 649
başlayabilirsiniz 40
başlat 55
başlama 61
başlayalım mı 103