Belki de daha fazla tradutor Português
448 parallel translation
Ortalama bir öküz 15 ya da 18 dolara satılıyor. Belki de daha fazla.
Isso significa que em média uma vaca deve valer $ 15, $ 18, talvez mais.
ªimdi benim yüzümden belki de daha fazla kan dökülecek.
E agora pode haver mais derramamento de sangue por minha causa.
Evet, orada bütün bir müfrezeyi devirirsin, ya da biri bir bomba icat eder ve şıp diye 100000 kişiyi öldürür ve belki de daha fazla madalya alır.
Já pensou por que querem que o faça? Com certeza, mas os estúpidos são eles, não eu. Eu sou quem o vai fazer.
belki de daha fazla.
Aqui existe pasto para sustentar mais de um milhão de cabeças.
Belki de daha fazla vakit kaybetmeden bunu sona erdirmek en iyisidir.
Talvez seja melhor acabar com isto. Faz-se tarde.
Birkaç milyon yıl... belki de daha fazla.
Dois milhões de anos, ou talvez mais.
Bir ay belki de daha fazla yetecek kadar yiyecek.
Haverá comida suficiente para um mês ou quase.
Buraya dönmek için haftalarca koruma bulamayabilirsin, belki de daha fazla.
Você é capaz de levar semanas sem conseguir qualquer tipo de escolta para regressar.
Belki de daha fazla.
Talvez mais.
Belki de daha fazla değillerdir.
Talvez não haja mais.
Belki de daha fazla, çatıda.
Talvez mais, lá, no telhado.
Belki de daha fazla.
Talvez até mais próximos.
Hatta belki de daha fazla.
Talvez ainda mais de exibi-las.
- Belki de daha fazla.
KGB. Talvez mais cá em baixo.
Belki de daha fazla.
Talvez até mais.
Ortada 130 milyon dolar var. Belki de daha fazla.
Há 130 milhões de dólares aqui, talvez mais.
En az beşinin. Belki de daha fazla.
Cinco pelo menos, talvez mais.
İki, belki de daha fazla.
Dois, talvez mais.
- Belki de daha fazla.
- Talvez mais.
Belki de bundan sonra liderimizi daha fazla sever, değil mi?
E talvez ele passe a gostar um pouco mais do Führer, certo?
Sen deli misin? Neden, 70 mill yolu geçmeye kalkıyoruz. Belki daha fazla.
Esta salina tem 110 quilómetros... de um lado ao outro, talvez mais.
Belki de düşüncelerimi biraz size anlatmış oldum ve - Siz burada durup sağlığınız hakkında daha fazla... endişelenmemeniz için olabilir.
Estive a pensar no nosso acordo... e calculo que por estar retido na cama, se sente preocupado.
- Belki, bir eyleme karar vermeden önce, buradaki insanlar hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak ve kendinizi tuhaf çevreye alıştırmak isterdiniz.
- Talvez antes de decidir alguma coisa, quisesses saber mais sobre as pessoas, para se orientar num ambiente estranho.
Belki de, onu, bizi korkutabileceğinden daha fazla korkutabiliriz.
Talvez o possamos assustar mais a ele do que ele a nós.
Hiç durup düşündün mü bilmem, belki de sürekli kaçarak... kalıp onunla savaşmaktan daha fazla çaba harcıyorsundur.
Já parou para pensar que se calhar é mais cansativo... continuar a fugir do que parar e combatê-la?
Ben de yaklaşık 5 dolar var, belki biraz daha fazla
Bem, eu tenho cerca de cinco dólares, um pouco mais, talvez.
Belki sabahtan önce daha da fazla.
Quiçá mais antes de amanhecer.
Bozuklukları buna harcadım,... belki de ilgini biraz daha fazla çekebilecek bir şeye.
Gastei-o nesta lembrança extra. Pensei que lhe podia agradar.
Sınıra ulaşmak için, üç saatimiz kaldığı kanısındayım, belki daha fazla.
Para chegarmos à fronteira precisamos de 3 horas.
Belki de daha fazla.
- 15.
Ama etrafımızda pintiliğin, öfkenin, gurur ve aptallığın... cömertlik, tevazu, adalet ve düşünceden çok daha fazla yarar sağladığını görüyorsak... belki biraz kendimizi zorlayıp dayanmalıyız. Hatta kahraman olmak pahasına.
Mas como vemos que a avareza, a ira, o orgulho e a estupidez... geralmente compensam muito mais que a caridade, a justiça e o pensamento... talvez devamos ser mais perseverantes, mesmo correndo o risco de nos tornarmos heróis.
Belki de benden daha fazla şansın vardır.
Talvez tenha mais sorte do que eu.
5 milyon yıl kadar. Belki daha fazla da olabilir.
Cerca de 5 milhões de anos ou mais...
Daha farklı bir ortamda yetişseydi, daha iyi bir eğitim alsaydı, belki de elinde şimdiye göre çok fazla olanak olurdu.
Talvez se tivesse sido criado num ambiente mais apropriado se tivesse tido uma educação melhor, teria conseguido mais.
Belki de daha fazla.
E talvez mais.
Belki de diğerleri haklıydı, şansımızı daha fazla zorlamamalıydık.
Pelos outros, talvez não devesse-mos testar novamente a sorte.
Sonra belki kadınları daha fazla ilgilendiren şeylerden söz ederiz.
Vamos falar de uma coisa interessante, como "collants".
Belki de David ile daha fazla vakit geçirmek istiyorumdur.
Talvez queira passar mais tempo com o David.
Bay Torcillo - belki daha fazla önlem almalıyız.
Sr. Torcillo. Talvez devêssemos tomar mais precauções antes de descarregar a mercadoria.
Mösyö naçizane fikirlerim sizin için fazla gösterişli geldiyse... o zaman belki o yürüyüşçünün ve yaslı kocasının yerel gazetelerde... çıkan bir fotoğrafı ki buraya gönderilmesini daha önce istemiştim... asılmanızı sağlamak için yeterli kanıt olur.
Se as minhas modestas suposições não são suficiente para si, talvez esta foto. Mulher e viúvo que deve ter aparecido em jornais locais e peço que mas enviem, serão elementos de prova suficientes para enforcá-lo.
Ben de yarım saat kadar uyurum. Hatta belki daha fazla.
Vou dormir a sesta durante cerca de meia hora.
Ben de diğerleri gibi konuşmak istiyorum. Çünkü, her ne kadar saklasam bile, ben de diğerleri gibi, acılar içindeyim. Belki de biraz daha fazla.
Eu gostaria de conversar como todo mundo, porque apesar das aparências eu sofro, como todos, inclusive um pouco mais.
Belki de böyle olması gerekiyor. Belli ki onu sandığından çok daha fazla seviyorsun.
Estás mais apaixonado por ela do que pensas.
Belki de daha fazla denemen gerekiyordu.
Olá, Steve.
Belki de komşu gözetimine daha fazla katılmalıyız.
É pena. Era um bom presente para darmos a outra pessoa, mas obrigada na mesma.
Belki de saatine 6 dolardan daha fazla ödememiz gerekiyordur!
Se calhar deviamos oferecer mais do que 6 dólares por hora.
Bu, belki onunla daha fazla zaman geçirdiğim, ve onu daha iyi tanıdığım için olabilir.
Talvez por ter tido a oportunidade de passar mais tempo com ela e de passar a conhecê-la.
Birkaç gün orada kalacak. Belki daha fazla.
Ele vai ter alta dentro de poucos dias... ou semanas.
Belki de liseye gitmediğimden, benden daha fazla sözün vardır.
Tem mais vocabulário do que eu, não terminei a escola...
Belki kendisi için daha fazla zamana ihtiyacı vardır.
Talvez ele necessitasse de um tempo para ele.
Akciğer dokularınızın % 60'ını kaybettiğinizi söyleyebilirim, belki daha da fazla.
Deve ter predido mais de 60 % do tecido pulmonar.
belki de 1259
belki de öyle 45
belki değil 57
belki de hayır 17
belki de ben 23
belki de biz 19
belki de haklısınız 26
belki de öyleyim 25
belki de değil 95
belki de bu 32
belki de öyle 45
belki değil 57
belki de hayır 17
belki de ben 23
belki de biz 19
belki de haklısınız 26
belki de öyleyim 25
belki de değil 95
belki de bu 32
belki de öyledir 60
belki de vardır 18
belki değildir 19
belki de değildir 39
belki de haklısın 174
belki de haklısındır 24
belki de haklıdır 22
daha fazla 180
daha fazlası değil 36
daha fazlası 45
belki de vardır 18
belki değildir 19
belki de değildir 39
belki de haklısın 174
belki de haklısındır 24
belki de haklıdır 22
daha fazla 180
daha fazlası değil 36
daha fazlası 45