Cumartesi gecesi tradutor Português
822 parallel translation
- Hayır. Sauchiohall Sokağı'nı görmelisiniz, güzel dükkanlar.. .. Cumartesi gecesi Argyll Sokağı..
Devia ir até Saughiehall St :, com as boas lojas... e a Argyle Street num sábado à noite com os eléctricos e as luzes... e as salas de cinema e as multidões...
Cumartesi gecesi, her ne zamansa. O zaman birkaç saat uyumuştum.
Sábado à noite e só dormi algumas horas.
Bay Edward Seton 31 Aralık Cumartesi gecesi vereceği davete sizleri de bekler
O Sr. Edward Seton solicita a sua presença no sábado à noite dia 31 de Dezembro às 22 : 30
Ama vadesi cumartesi gecesi doluyor.
Mas o prazo é até sábado à noite.
İlçenin en iyi dans gecesi, her Cumartesi gecesi.
Os melhores bailes do distrito, todos os sábados à noite.
- Her Cumartesi gecesi dans gecesi.
- Têm bailes aos sábados à noite.
Cumartesi gecesi kampta kavga çıkacak, tek bildiğim bu.
O que eu digo é que vai haver uma rixa no acampamento, sábado à noite.
Palladium'da bir cumartesi gecesi geçiriyor gibi burada sadece dans edip duramayız.
Não podemos continuar a dançar como se fosse sábado à noite no Paladium.
Bugün Şikago'da bile cumartesi gecesi.
É sábado à noite, mesmo em Chicago, sabe?
Teksas'ta eski ev haftası. Her Cumartesi gecesi yapılıyor.
É a semana do reencontro no Texas.
Cumartesi gecesi oradaydın.
Você estava lá no sábado à noite.
Cumartesi gecesi onun adına balo verecekler.
Haverá um baile em sua homenagem sábado à noite.
Ama Cumartesi gecesi, işin sonuydu.
Mas, no sábado à noite, foi o fim.
Her cumartesi gecesi kızlarla dolar.
Todos os sábados à noite, fica cheio de garotas.
Cumartesi gecesi gördüğüm şeylere benzemiyordu.
Não se parecia ao que vejo aos sábados à noite.
Bundan daha fazlasını Cumartesi gecesi pokerde veriyorum.
Já perdi mais do que isso no poker num sábado à noite.
Baksana, Eldon, kır klübündeki şu Cumartesi gecesi şeylerini biliyorsun?
Sabes, Eldon, aquelas reuniões de sábado à noite, no clube?
Jean. Bunu Cumartesi gecesi öğrenmediğine şaşırdım.
Estou surpreendido que não tenhas sabido disso neste sábado à noite.
Bunu Cumartesi gecesi gördün.
Verificaste isso no Sábado à noite.
Gördün, Cumartesi gecesi Casino'ya gittiğimizde...
Quando formos ao casino na sexta à noite...
Cumartesi gecesi Dr. Pine.
Sábado à noite, o Dr. Pine.
Her Cumartesi gecesi. Haftaiçi de bir engel çıkıyor zaten.
Durante a semana toma parte nos treinos mais duros.
Seni bu beşiğe bağlatacağım. Çok hasta bir bebe, 7 yıl gözlem altında tutulmalı diyeceğim. Ve her Cumartesi gecesi, Binbaşı Gart...
Vou arrumar esse carrinho de bebê, e vou contar aos médicos que ele é uma criança muito doente e que deve ficar em observação por outros 7 anos, e todo sábado à noite, Major Gart, iremos te ligar de qualquer bar que estivermos na hora, e se você for gentil...
Cumartesi gecesi Bates Motel'de kalmış.
Passou a noite de sábado no Motel Bates.
O bunu cumartesi gecesi düşünmüş olmalı ve bizim banyo ihtiyacımızı da.
Deve ter lembrado que era sábado e de que precisávamos de um banho.
Cumartesi gecesi tek başına oturmak.
Deixar-te sozinho num sábado à noite.
Olmaz. Kızın cumartesi gecesi eğlencesi var.
Ela vai dar uma festa no sábado.
Cumartesi gecesi Bay Peabody.
É sábado à noite.
- Cumartesi gecesi.
- É sábado à noite.
Cumartesi gecesi bir kızın altı ele ihtiyacı olur. Çok sıcak.
Preciso de seis mãos ao sábado, e está tanto calor.
Dört Cumartesi gecesi üsüste yağmur yağdı.
Choveu nos quatro últimos sábados.
Biraz sonra cumartesi gecesi olacak.
Dentro de poucas horas vai ser sábado à noite.
Kocam, cumartesi gecesi filozofu.
O meu marido, o filósofo de sábado à noite.
Her cumartesi gecesi.
Todos os sábados à noite.
Bir cumartesi gecesi burada oturmuş, ölü adamlara bakmaktan bıktım.
Estou farta de ficar sentada a olhar para mortos num sábado à noite.
Bir cumartesi gecesi yeni bir sayfa açmanın en iyi yanı pazar sabahı içkinin etkisi geçince unutulmasıdır.
A melhor coisa de se tomar uma decisão ao sábado à noite é que se volta atrás com a ressaca de domingo de manhã.
Baban şu Cumartesi gecesi alemlerini yapıp durmasaydı...
- Não tiveste aulas. Se o teu pai não fizesse estas orgias de Sábado à noite...
14 Kasım cumartesi gecesi Kansas, Holcomb'daydınız.
Na noite de sábado, 14 de novembro, estavam em Holcomb, Kansas.
Cumartesi gecesi Lavenworth hapishanesinde açılış var!
Estrearemos em Leavenworth na noite de sábado!
Kızlar için değil. Cumartesi gecesi kovboyları için.
É para os vaqueiros.
Her Cumartesi gecesi aynı.
Aos sábados é assim, arranjo-me e tu começas.
Her Cumartesi gecesi aynı şey.
Todos os sábados à noite é assim.
Cumartesi gecesi WVOS radyosunda konuşma fırsatı bulduk, pekçok genç yiyecek birşey bile bulamamışlar.
Sábado à noite, ouvimos na rádio... que muitos não tinham comida.
Cumartesi gecesi ve Pazar bütün gün onlara yiyecek sağladık.
Demos-lhes comida sábado e domingo.
Cumartesi gecesi niye evdesin?
Que fazes em casa num sábado à noite?
.. sinemalar ve kalabalıklar. Ve bu gece Cumartesi gecesi.
- E hoje é sábado à noite...
Cinayetle suçlanan bu Frederick Garrett, sizin tanıklığınıza göre o cumartesi günü ve gecesi evde olanla aynı adam, öyle mi Bayan Hooper?
Este homem, acusado de assassinato, é aquele que... ... segundo o seu testemunho, Miss Hooper, esteve em casa, naquele sábado à tarde e à noite?
Cumartesi yılbaşı gecesi.
Sábado é Noite de Ano Novo.
Bessie, Cuma gecesi o şişenin orada olmadığını, onu Cumartesi sabahı gördüğünü söylüyor.
Bessie disse que não estava lá na Sexta à noite. Foi sábado de manhã.
Büyük Cumartesi gecesi eğlencem de onu gözetlemek oluyor.
Arrancar as folhas do calendário. Pensa que olhando para ele me divirto mais que saindo ao sábado à noite.
Cumartesi gecesi sinemaya gidersiniz.
Sábado à noite, um cinema.