Doktoru tradutor Português
3,125 parallel translation
Doktoru çağır.
Chame os médicos.
Doktoru çağıracağım
Vou ligar para o bloco operatório.
Yani bebek doktoru ve Kızıl Bayrak üyesi kör bir Alpha'dan mı bahsediyoruz?
Falamos de um Alpha cego, médico de bebés, e membro da Red Flag?
Doktoru arayıp dışarı çıkış için herkesi sıraya sokmasını söyledik.
Contactámos por rádio o doutor, e dissemos-lhe para alinhar todos para a extracção.
Merak etme, Morgan. Çok iyi bir beyin doktoru tanıyorum.
Não te preocupes, conheço um ótimo neurologista.
- Gidip doktoru çağıracağım.
Vou chamar um médico. Não.
1920 civarında, dönemin ünlülerinin doktoru yaptırmış.
Construída em cerca de 1920 pelo médico mais famoso da época.
Tıp doktoru değilim, ama şunların parmak olduğuna eminim.
Não sou médica, nem nada, mas acho que isto são dedos.
Benton doktoru takip etmiyor ki asıl doktor onu takip ediyor.
Benton não estás a perseguir a médica. Ela está a persegui-lo.
Claire Serrano Dr. David Yazrick tarafından tedavi edilmiş, Hafıza kaybı, uyuşturucu bağımlılığı kaynaklı hafıza problemleri konusunda uzman bir nöropsikoloji doktoru.
A Claire Serrano estava a ser tratada pelo Dr. David Yazrick... um neuropsicólogo especializado em problemas de memória... desde amnésia, P.T.S.D., dependência de drogas.
Los Angeles'ın gece hayatıyla Vegas'ı geçtiğini sanıyorsan sana deli doktoru lazım.
Mas se pensas que L.A ganha à noite de Las Vegas, precisas de ser internada.
Hastanın doktoru, riskleri bildirince kararı vermek hastaya düşer.
Uma vez que o médico clarifica os riscos, a decisão depende do paciente.
- Senin deli doktoru geldi.
- A tua psiquiatra está cá. - De novo?
Müthiş. Bir çakma doktor, muayene için başka bir çakma doktoru çağırıyor.
A falsa médica chama outro falso médico para ajudar.
Onda da geçen yıl aynı kapakçık probleminden olmuştu ve doktoru kasığından girerek yerine bir kateter koymuştu.
Teve o mesmo problema com a válvula e o médico substituiu-a com um cateter pela virilha.
Ona bir şey olsa ve Sloan'la Torres ortada olmasa bir çocuk doktoru size onu görmeye hakkınız olmadığını söylese?
Acontece-lhe qualquer coisa, o Sloan e a Torres estão fora e tens uns pediatras quaisquer a dizer que não a podes ver.
Birazcık deli bir tüp bebek doktoru. Harikadır yine de.
É uma cientista maluca da FIV, é brilhante.
1920 civarında, dönemin ünlülerinin doktoru yaptırmış.
Vitoriana de LA, construída em 1920 por um doutor das estrelas.
Ünlü bir deli doktoru karısının aklını yitirdiğini nasıl olurda göremez?
Como é que o grande psiquiatra ainda não percebeu que a sua esposa ficou totalmente louca?
Daha ne kadar böyle mesai dışında doktoru takip edeceğiz?
Quanto tempo mais vamos seguir um médico como este? Na folga?
TV doktoru musun?
És médico de TV?
Dayak doktoru mu?
De arrasar.
Doktoru nerede?
- Onde está o médico?
Ne doktoru baba?
Que tipo de médico, papá?
Üzgünüm, doktoru görmek istiyorsanız randevunuz olması gerekiyor.
Se quer ver o doutor, tem de marcar consulta.
Tomografi neyle karşı karşıya olduğumuzu ortaya serecektir. Hiçbir şeyi geciktirecek değil. Ayrıca onun doktoru sen değilsin.
A TC vai elucidar-nos acerca do que se passa, não vai atrasar nada e a médica dele não és tu.
Doktoru Richard.
É o Richard.
Biri doktoru kaçırmış.
Alguém já apanhou o doutor.
Eğer doktoru kaçıran aradığımız katilse neden aniden bu kadar dikkatsizleşti?
Se quem apanhou o doutor for o assassino, porque ficou desleixado, de repente?
Ajan Jennsen, onu araştırmaya başlayınca doktoru arayacağımız için onu öldürdün.
E quando a Agente Jennsen encontrou o Dr. Yang, matou-a para o manter ocupado?
Her aksırdıklarında doktoru arasaydım... Bak...
Se eu chamasse o médico cada vez que um deles espirra...
Doktoru buradan uzak tutmamız gerek.
Temos de manter o Dr. Albert afastado.
EVET. ÖZEL DOKTORU YANINDA EFENDİM.
SIM, TEMOS O MÉDICO PESSOAL DELE AQUI.
Michael, birçok ünlünün yaptığı gibi doktorları araştırır, Michael'ın istediği şeyi yapacak doğru doktoru bulurdu.
O Michael procurava um médico, como fazem muitos famosos, encontrava o médico, o médico certo, que fazia aquilo que o Michael queria que ele fizesse.
-... 55 yaşında. Babası Suudi Arabistanlı bir tıp doktoru, Annesi Suriyeli Tıp fakültesini Ankara'da okumuş.
O seu pai é um médico saudita e a sua mãe é síria.
Doktoru çağıracağım.
Vá, eu chamo o médico.
- Burada tıp doktoru olduğu yazıyor.
- Diz aqui que ele é médico.
Çünkü mahkeme doktoru dinler.
Porque, o tribunal dá ouvidos ao médico.
- Mahkeme doktoru dinler.
- O tribunal dá ouvidos ao médico...
Akıl hastalıkları konusunda ihtisas yapmış bir tıp doktoru demek.
É um médico especializado em distúrbios da mente.
Ne doktoru?
Doutora de quê?
Güvenlik kulübemiz daha demin iki doktoru geçirmiş.
A portaria acabou de reportar dois médicos.
Doktoru çağırın.
Chama o Doc.
- Saray doktoru mu?
- Nem pensar.
Nesin sen? Polis mi yoksa deli doktoru mu?
O que és, um bófia ou um psiquiatra?
Bu Lisa Nolan, Jim Gleeson, köy doktoru.
Lisa Nolan, este é o Jim Gleeson o médico da aldeia.
- Doktoru hiçbir şey demedi. Mikro penislere genelde teşhis konulmaz.
É muito comum um micro-pénis não ser diagnosticado.
Az önce doktoru öyle dedi zaten. Hayır.
- Foi o que a doutora disse.
Gemi doktoru nerede?
Onde está o médico do navio?
Doktoru getirin.
Vão chamar o médico.
Hadi, Halı Doktoru.
Vamos lá, "Dr. Tapetes".
doktorun 16
doktorum 59
doktoru çağırın 22
doktoru çağır 28
doktor 7116
doktorlar 108
doktora gittin mi 18
doktor dedi ki 27
doktor musun 18
doktor bey 107
doktorum 59
doktoru çağırın 22
doktoru çağır 28
doktor 7116
doktorlar 108
doktora gittin mi 18
doktor dedi ki 27
doktor musun 18
doktor bey 107