Geldiniz tradutor Português
14,337 parallel translation
Cortez'e hoş geldiniz.
Bem-vindos ao Cortez.
Hoş geldiniz!
Bem-vindos!
Dallas'a hoş geldiniz.
Bem-vindo a Dallas.
Acıktıysanız, doğru yere geldiniz.
Se tem fome, veio ao sítio certo.
Geleceğe hoş geldiniz, Dr. Railly.
Bem-vinda ao futuro, Dra. Railly.
- Ofisime hoş geldiniz.
- Bem-vindos ao meu escritório.
İkiniz beraber mi geldiniz?
Vocês os dois vieram juntos?
Emniyet müdürü ve kriminal operasyonlardan sorumlu müdür yardımcısı Jim Burns'e hoş geldiniz diyorum.
Gostaria de saudar o Chefe Policial e o Chefe-Assistente Policial de Operações de Criminalidade, Jim Burns.
- Siz de buraya mı geldiniz?
E vieram até aqui?
- Tam olarak ne için geldiniz?
Por quê exactamente estás aqui?
Partiye hoş geldiniz.
Bem-vinda à festa.
- Bayan Sloane, hoş geldiniz.
- Srta. Sloane, bem-vinda!
Washington'da Bu Hafta'nın özel bölümüne hoş geldiniz.
Bem-vindos à edição especial do "This Week In Washington".
Tekrar hoş geldiniz.
Bem-vindo de volta.
Dedektif, tekrar hoş geldiniz.
Sr. Detetive, seja bem-vindo.
Pennsylvania'ya hoş geldiniz, Bay Loera.
Bem-vindo à Pensilvânia, Sr. Loera.
Dick Webster Yapımcılık'a hoş geldiniz.
Sejam bem-vindas às Produções Dick Webster.
Akıllı Telefonlar Biziz'e hoş geldiniz.
Bem-vinda à Smart Phones Is Us.
İkiniz de hoş geldiniz.
Bem-vindos de regresso, os dois.
Ve sonra benim arabamla olduğum yere geldiniz ve bana seslenip tuzağa düşürmeye çalıştınız.
E tu voltaste no meu carro e chamaste-me, tentando atrair-me para a tua cilada.
Lou'nun beni bıraktığı yere geldiniz.
Voltaste ao sítio onde o Lou me tinha deixado.
Hoş geldiniz.
Bem-vindos!
Gemiye hoş geldiniz.
Bem vindos a bordo.
Siktir! Watertowna hoş geldiniz orospu çocukları!
Bem-vindo a Watertown, cabrão!
Buraya kadar çocuklarla yüzmeye mi geldiniz?
Vieram até aqui só para nadar com os miúdos?
Gittiğiniz yere hoş geldiniz.
Bem-vindos a onde vão.
Bisikleti orada bulduysanız, niye buraya geldiniz?
Se encontrou a bicicleta abandonada, porque está aqui?
Otelimize hoş geldiniz, efendim.
Bem-vindo ao clube, senhor.
Güvenli odaya hoş geldiniz.
Bem-vindos à sala segura.
Eve hoş geldiniz Axon.
Bem-vindo, Axon.
Kibirli ve kendinden emin bir şekilde bana geldiniz.
Vocês falam comigo e armam-se em superiores.
Müzik sektörüne hoş geldiniz.
Então, bem-vindos à indústria da música.
Manzaralı yoldan mı geldiniz?
Vieram pelo caminho panorâmico, foi?
Batı Dünyası'na hoş geldiniz.
Bem-vindo a Westworld.
Dürüst olmak gerekirse istisnai ve çılgın bir günde geldiniz.
Para ser honesto, vieram num dia especialmente louco.
Buraya kadar geldiniz, çok kibarsınız.
- Bom que você veio até aqui.
Her şeyden önce, ülkemize hoş geldiniz dememe ve Auschwitz'te kitabınızı okumanın ne büyük zevk olduğunu söylememe izin verin.
Quero em primeiro lugar dar-lhe as boas-vindas ao nosso país e dizer que tive um grande prazer em ler o seu livro sobre Auschwitz.
Buraya geldiniz ve bir açıklama yaptınız.
Você veio e prestou um depoimento.
Hoş geldiniz.
Bem-vindos.
Scallywags'e hoş geldiniz.
Bem-vindo ao Scallywags.
O halde onca yolu neden geldiniz?
Então porque é que veio até aqui?
Operasyon merkezine hoş geldiniz Bay Finch.
Bem-vindo ao centro de operações, Sr. Finch.
- Sanırım yanlış yere geldiniz.
Deve estar no sítio errado.
OS On'a hoş geldiniz. Sesli anlatım açık.
Bem-vinda ao OS X. O voiceover está ligado.
Hoş geldiniz hanımefendi.
( Japonês ) Seja bem vinda senhora!
BATI TEKSAS'A HOŞ GELDİNİZ
BEM-VINDO AO OESTE DO TEXAS
Yani sonuna geldiniz.
No final dela?
TÜM DOSTLAR HOŞ GELDİNİZ
TODOS OS AMIGOS SÃO BEM-VINDOS
İkiniz beraber mi geldiniz?
- Vocês os dois vieram juntos?
Rally'e hoş geldiniz.
Bem-vindos.
Geçici Çözümler'e hoş geldiniz.
Bem-vindos às resoluções temporárias.
geldin 84
geldim 384
geldi 321
geldin mi 58
geldik 352
geldiğinde 28
geldik mi 60
geldin demek 49
geldi mi 70
geldiğin için teşekkür ederim 61
geldim 384
geldi 321
geldin mi 58
geldik 352
geldiğinde 28
geldik mi 60
geldin demek 49
geldi mi 70
geldiğin için teşekkür ederim 61