Harika tradutor Português
110,016 parallel translation
Oliver bu harika.
- Oliver, isto é ótimo.
Rachel harika.
Rachel, que bom.
Ama sonra senden öğrendi. Harika değil mi?
Mas aprendeu contigo.
Hayır Benjamin harika falan değil.
Que espanto! Não é espanto nenhum.
- Diğer bir deyişle daha harika olması. - Konuşmanın kilit kısmı burasıydı evet.
- Algo fantástico, então.
Aklında bulunsun harika hiç kimse Enya dinlemiyor.
- É o objetivo. Fica sabendo que ninguém espetacular ouve Enya.
Harvey bu harika ve inan gerçek olmasını çok isterim.
Que bom, Harvey. Também o desejo!
Çünkü buradakiler harika avukatlar olsalar da koca gece boyunca dava mağdurları hakkında tek kelime bile etmediler.
Aqui há advogados ótimos, mas nenhum falou dos seres humanos envolvidos neste caso.
- Tanrım. Harika görünüyor. - Gerçekten mi?
Que espanto!
- Louis harika. Çok güzel demişsin.
- Muito bem, Louis.
Harika.
Ótimo.
Harika, teşekkürler.
Excelente, obrigado.
- Harika bir fikir. - Den...
É uma ótima ideia.
O küçük olaydan önce harika vakit geçiriyorduk.
Antes dessa coisinha, estávamos a divertir-nos muito.
Harika.
Fabuloso.
Harika.
- Obrigado.
Harika.
Esplêndido.
Ve harika bir şekilde yapacaktır bunu.
E ela vai fazer um óptimo trabalho.
Evlilik yeminleriniz harika olmalı.
Os vossos votos matrimoniais devem ter sido lindos.
Çünkü harika bir poker suratım var.
É porque eu tenho uma óptima cara de póquer.
- Harika.
O que é que isso quer dizer?
Bu harika bir şey!
Quer dizer... isso é tão incrível!
- Harika!
- Excelente!
Calgary'deki dostlarımız 63-DP94A varlığını alabilirse bu harika olur.
Seria melhor se os nossos amigos em Calgary... pudessem tratar do activo 63-D94A.
ve bir lider ve siz harika bir insansınız ve burada olmamanız gerek!
Um líder e um... Você é um grande homem e não devia estar aqui!
Zorlu bir dünyanın içinde harika bir adam yetiştirdim.
Um grande homem num mundo difícil.
- Harika.
Excelente.
- Harika bir iş çıkarmışsın.
Um trabalho incrível.
- Harika.
- Óptimo.
O iyi bir adam. - Hayır, Leopold harika bir adam.
- Não... o Leopold é um grande homem.
Bu şekilde söylediğinde, kulağa harika gelmediğini kabul ediyorum.
- Admito que não parece bom quando o dizemos assim.
Harika.
- Óptimo.
Şişko kadınların, güzel, harika şeylere dönüşmesini izliyorum.
Ver aquelas senhoras gordas transformarem-se é algo belo, é maravilhoso.
Harika değil mi?
- É maravilhoso, não é?
Harika.
- Maravilhoso?
Harika gidiyorsun.
Está a ir tão bem.
Sadece birkaç gün geciktiğinin farkındayım ama ya hamileysen, bu harika olmaz mıydı?
E sei que só estás alguns dias atrasada, mas um bebé? Não seria maravilhoso?
- Harika, hadi o zaman, gidelim.
Está bem. Vamos. Vamos.
Bu gerçekten harika bir haber.
Bem, são notícias maravilhosas.
Harika.
Maravilhoso.
Bu harika bir haber.
Que notícia tão maravilhosa.
Biranı almışsın. Harika.
Tens uma cerveja, muito bem.
Hayır. Harika gözüküyor.
Tudo tem ótimo aspeto.
Harika.
É ótima.
Harika bir ev sahibesi oldun Eva ama almayayım, sağ ol.
És uma ótima anfitriã, Eva, mas não.
Harika.
Espere.
Harika.
Fantástico.
- Harika bir soru.
- Boa pergunta.
Harika.
É uma televisão.
- Harika gidiyorsun.
Está a ir muito bem.
Harika. Selam Amy.
- Olá, Amy.
harikasın 412
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harika bir adam 26
harika bir gün 57
harika bir kız 40
harikaydın 273
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harika bir adam 26
harika bir gün 57
harika bir kız 40
harikaydın 273