Hayâli tradutor Português
46 parallel translation
Himmler bir hayâli gerçekleştirmek üzere yola çıktı.
Himmler tinha-se proposto concretizar um sonho.
Amerikalıların, Ruslar dâhil olmadan savaşı bitirme hayâli suya düşmüştü.
As esperanças americanas de terminar a guerra antes do envolvimento russo estavam frustradas.
- Hayâli öğretmen olmak.
- Ela espera ser professora.
Yeni araba, havyar ve yıldız hayâli için kendime bir futbol takımı almalıyım, derim! "
Carro novo, caviar, quimeras de quatro estrelas. Penso que acabarei por comprar uma equipa de futebol. "
Tessa hayâli ajanlar kullanıyor.
A Tessa está a gerir agentes fantasmas.
Tessa var olmayan hayâli ajanlar mı kullanıyor?
A Tessa tem vindo a gerir agentes que não existem?
- Hayâli bir ajan uyduruyorsun, neden?
- Tu geres um agente fantasma? Porquê?
- Hayâli bir ajan uyduruyorsun, neden?
Estás a gerir um agente fantasma. Tessa, porquê?
İlk içişten sonra insanlar, arzu ettikleri hayâli görüyorlarmış.
A gente diz que a primeira vez, vês as coisas como desejam que elas sejam.
Bir anlamda, onları hayâli bir dünyaya yönlendir.
Empurrá-los para um mundo irreal, como se fosse mesmo.
Bilmiyorum. Hayâli Kek Büfesi açmak sanıyordum.
Pensava que o sonho dela era um quiosque de queques.
Hayâli bile güzel.
Mas sonho muito...
İnanılmazdı, her tarafı delik deşikti bir travma cerrahının hayâli gibiydi.
Incrível, um corpo cheio de buracos... O sonho para os cirurgiões de traumas.
Aslında, bir çocukluk hayâli.
É um sonho de infância.
- Hayâli.
Chique.
Hayâli köpek gibi yürüdün mü yoksa bir diğeri gibi şeyi sikip attın mı?
Vou passear o cão imaginário ou outra merda qualquer?
Eskiden şeytana tapma ayinlerinin orta çağlardan gelen bir şey olduğunu ya da tamamen hayâli bir şey olduğunu düşünürdük.
Costumávamos considerar os rituais satânicos como algo da idade média, ou como fantasia literária.
Şu an yapmamız gereken gerçekle hayâli birbirinden ayırmak.
Agora, temos que separar a realidade da imaginação.
Hayâli de.
Tal como o sonho dele.
Her genç kızın hayâli.
O sonho de uma rapariga.
Hayır, daha da fazlası. Sen hayâli birisin.
É um "Fictício".
Kendi dünyandan bu dünyaya getirilmiş hayâli bir karaktersin.
Um personagem fictício trazido à vida deste mundo, - para o meu mundo.
Profesör Moriarty, O hayâli.
O Professor Moriarty é fictício!
Hayâli karakter canlanıyor çok sihirli bir varlık.
Personagem fictício que ganhou vida. Um ser bastante mágico.
Prospero hayâli bir karakter.
O Prospero é um Fictício.
Orijinal eşyalar ilk kez 1611'de Fırtına'nın ilk performansından sonra Prospero ilk kez hayâli olarak görüldüğünde kırılmıştı.
O ceptro original foi partido em 1611, após a primeira apresentação de "A Tempestade", a primeira vez que o Prospero apareceu como um Fictício.
Hayâli varlıkların başı benim.
Sou o primeiro dos Fictícios.
Hayâli ekibe hoş geldiniz.
Bem-vindos à equipa dos Fictícios.
Bu başka bir hayâli.
É outro Fictício.
Hayâli bir varlığı kurguyla yendim.
Derrotei um Fictício com ficção.
Hiçbir hayâli bir daha oraya giremeyecek.
Nenhum Fictício vai entrar lá outra vez.
Hayâli olmayan biriyle görüşüyorum.
Estou a namorar com alguém que não é fictício.
O ölümsüz, hayâli.
Ele é fictício. É a única maneira.
O zaman bir hayâli daha var.
- Outro fictício, então?
Ben hayâli değilim ama o beni hikâyesine bağladı.
Não sou fictícia. Não, ele envolveu-me na sua história.
Hayâli büyücü, hayâli büyü. Hikâye mantığı.
Bruxo fictício, magia fictícia, história lógica.
Bu bir başkasının hayâli.
Isto é o sonho de outra pessoa.
Herkesin mutlaka bir hayâli vardır.
Toda a gente tem um sonho.
Yani bu boş hayâli gerçekleştirebilmek için ufacık bir şans bile varsa onun peşinden gideceğim.
Por isso se existir a mais pequena oportunidade de eu conseguir fazer daquele sonho uma realidade, eu vou atrás dela.
Bu yüzden ben de hayâli arkadaşım Rachel ile oynuyorum.
Por isso brincava com a Rachel, a minha amiga imaginária.
Hayâli düğününde baş nedimesi bendim.
Fui dama de honor no casamento imaginário dela.
... hayâli çocuk arkadaşım beni kurtarabilir.
Só o meu amigo imaginário de infância... me pode salvar agora.
Rachel, Rachel, hayâli arkadaşlık rolünü tam olarak anlamalısın.
Adoro-te! Rachel, tens que entender o papel ingrato do amigo imaginário.
Aslında, hayâli arkadaşın olarak ben asla ölemem.
Na verdade, como amigo imaginário, nunca poderei morrer.
Sıklıkla seni öldürme hayâli kuruyorum.
Frequentemente, sonho em matar-te.
hayal 40
hayalet 78
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayal bile edemezsin 21
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25
hayalet 78
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayal bile edemezsin 21
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25