Hiçbir şey olmadı tradutor Português
1,696 parallel translation
Hiçbir şey olmadı.
Nada aconteceu.
Onu bulmaya çalıştım. Çizdiklerimde hiçbir şey olmadığını düşünüyordum.
Tentei encontrá-lo, pintei aquilo que julguei serem espaços vazios...
Bunu haklı çıkarabilmek için söyleyebileceğim hiçbir şey olmadığının farkındayım.
Sei que não posso dizer nada para emendar isto.
Düşündüğünüz şey olmadı. Çünkü olmadı ve yemin ederim hiçbir şey olmadı.
Nada do que estão a pensar aconteceu porque não aconteceu eu juro-vos... que nada aconteceu.
- Hiçbir şey olmadı.
Não houve nada.
Bugün daha iyi görüyorum. Aslında hiçbir şey olmadı.
Hoje eu vejo que estou bem e nada realmente aconteceu.
İyi gidiyorsun bebeğim. İçinde hiçbir şey olmadığını düşün.
- Você está seguro.
- Hiçbir şey olmadı. Unut şu konuyu.
- Nada aconteceu, então, esqueça.
Önce hiçbir şey olmadı.
No princípio, nada.
Ben değiştim ve şu dışarıdaki çocuklarda değiştiler, ama hiçbir şey... hiçbir şey olmadı.
Eu mudei e aqueles tipos que estão ali, também mudaram. Mas nada... nada mais mudou.
Bu evde kıyafetlerimden başka benim olan hiçbir şey olmadığının farkında mısın?
Já viste que não há nada meu neste apartamento, para além da roupa?
Hiçbir şey olmadı.
Não aconteceu nada.
Hiçbir şey olmadı mı?
Não aconteceu nada?
Jimmy'yi iyileştirdiğimde, hiçbir şey olmadı.
Não aconteceu nada quando curei o Jimmy. Não temos escolha.
Elimizde hiçbir şey olmadığını onlara söylemek zorundayım.
Tenho que lhes contar que não temos nada.
Ona hiçbir şey olmadı dostum.
Não lhe aconteceu nada.
Dün gece aramızda hiçbir şey olmadı.
Não aconteceu nada entre nós a noite passada.
Hiçbir şey olmadı.
Nada mesmo.
Hayır, hiçbir şey olmadı.
Não, não aconteceu nada.
Hiçbir şey olmadığını gösterebilir misin?
Importas-te de me mostrar esse nada?
sana güvenebilmeyi dilemiştim. Hiçbir şey olmadı.
Gostava de confiar em ti.
Hiçbir şey olmadı.
Não aconteceu nada...
Hiçbir şey olmadığını söylemiştin.
- Disseste que não se passava nada.
Hiçbir şey olmadığını söyledin.
Disseste que não se passava nada.
Burada hiçbir şey olmadı.
Procurei em cada bolso e em cada gaveta, e não há nada. Não aconteceu nada.
Ama beni kiralayan adam ortadan kayboldu ve hiçbir şey olmadı.
Mas o tipo que me contratou desapareceu e nada aconteceu. Nada aconteceu.
- Hiçbir şey olmadı sadece önlem alıyorum.
- Nada, estou só a ser cuidadoso.
Tam on beş yıldır sizin için ayak işleri yapıyoruz ve elimize geçen hiçbir şey olmadı, tamam mı?
Não vamos ficar como empregados teus por 15 anos sem poder fazer nada.
150 km gerimizde hiçbir şey olmadığını biliyoruz...
Sabemos que não há nada por ali por 160 quilómetros, portanto...
- Hiçbir şey olmadı.
- Não aconteceu nada.
Ama hiçbir şey olmadı.
Mas nada aconteceu.
Ve hiçbir şey olmadı.
E nada aconteceu.
Merhaba, koca adam. N'aber? Aramızda hiçbir şey olmadı.
Olá meu, não aconteceu aqui nada.
Dün gece sevgilinle aramızda hiçbir şey olmadı, yemin ederim.
Quero que saibas que não aconteceu nada entre nós, ontem. Juro.
Onları daha önce öldürdük. Hiçbir şey olmadı.
Já os matámos antes.
Bunu kabul kabullenmek gerçekten çok zordu onun için yapabileceğimiz hiçbir şey olmadığının farkına vardık bu yüzden günahlarından arındırmak için küvette boğduk.
Foi muito difícil de aceitar e aprendi que não poderiamos fazer nada mas tivemos que purifica-lo na banheira.
Bana istediğin kadar vurabilirsin, ama cidden, hiçbir şey olmadı.
Pode me bater o quanto quiser, mas sério, não aconteceu nada
Peki sen eski erkek arkadaşlarından hiçbir şey atmadığın olmadı mı?
Não guardas nada do que os teus ex-namorados te guardam?
Bana hiçbir şey almana gerek olmadığını söylemiştim.
Já te disse que não precisas de me comprar nada.
Şey biliyor musun... Çok genç evlendim kim olduğumu veya ne ile ilgilendiğimi öğrenmek için hiçbir şansım olmadı.
Bem, sabes, casei tão nova que nunca tive hipótese de me descobrir ou saber aquilo que gosto.
- Biliyorum. - Hiçbir şey bir anda olmadı.
Eu não tive nada tipo boom.
Bak, bana hiçbir şey borçlu olmadığını biliyorum.
Olha, sei que não me deves nada.
- Yüzüncü defa söylüyorum, hiçbir şey olmadı!
Pela centésima vez, nada aconteceu!
O halde hiçbir şey yapmamanın bir seçenek olmadığını biliyor olmalısın.
Então, deves saber que não podíamos ficar de braços cruzados.
Hiç kimse parasını ödeyip hiçbir şeye dokunmadan ayrılmaz, tabi ona bir şey olmadıysa.
Ninguém, ninguém deixa dinheiro sem tocar a não ser que algo lhe tenha acontecido.
Bu gezegende onların parmağının olmadığı hiçbir şey yoktur.
Nada acontece neste planeta sem que eles sejam envolvidos.
Hiçbir şey! Bir kavga, kişinin, söylenen kişi olup... olmadığını anlamanın en kolay yoludur.
Uma luta é uma das formas mais rápidas de saber se alguém é quem diz ser.
Hiçbir şey aynı olmadı çünkü zamanla anladık ki her şey daha iyiye gitti.
Nada foi igual, porque, com o tempo, viemos a compreender que as coisas ficaram melhor.
Usta, senden öğrendiğim bir şey var o da sen yanımdayken hiçbir şeyin kolay olmadığı.
Mestre, se me ensinou alguma coisa, foi que nada é fácil quando se está ao pé de si.
Hiçbir şey için sorumlu olmadım bugüne kadar.
Nunca fui responsável por nada na vida.
Şey, neyi sevdiğin hakkında hiçbir fikrim olmadığı için herşeyden bir parça getirdim.
Bom, apercebi-me que não faço ideia do que gostas, por isso trouxe um pouco de tudo.
hiçbir şey 4260
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey yoktu 36
hiçbir şey olmuyor 60
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey yoktu 36
hiçbir şey olmuyor 60
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25