English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ K ] / Kahve lütfen

Kahve lütfen tradutor Português

406 parallel translation
Sığır etli haşlama ve kahve lütfen.
Queria puré com carne de vaca e café, por favor.
Hiçbirşey. kahve lütfen a brioche.
Nada. Um café e um bolo, por favor.
- Kahve lütfen.
- Um café, por favor.
- Hayır, sadece kahve lütfen.
- Não, só café, obrigado.
Kahve lütfen!
- O meu café! - Ah, perdão...
Şampanya ve benim için de soğuk kahve lütfen.
Champanhe para a senhorita e café frio para mim.
- Kahve lütfen.
- Café, por favor.
İki kahve lütfen.
Dois cafés, por favor.
Kahve lütfen.
Café, por favor.
Sade kahve lütfen.
Só uma caneca de café, por favor.
Sıcak bir kahve lütfen.
Um café quente, por favor.
İki güzel kahve lütfen.
Só dois cafés, por favor.
İki de güzel kahve lütfen.
Só dois cafés, por favor.
Odette. Oda dokuza iki kahve lütfen.
Dois cafés para o quarto 9, por favor.
Si? Biraz peynir, bisküvi ve kahve lütfen.
Queria queijo, bolachas e um café, por favor.
Kahve lütfen, Sybil...
Arranja-me um café, Sybil.
Garson, 5 kahve lütfen.
Cinco cafés, por favor.
- Sade kahve lütfen.
- Um café curto.
Kahve, lütfen.
Café por favor.
Bir de kahve, lütfen.
E também um café?
Delilah, buraya kahve getir, lütfen.
Pode trazer o café?
- Kahve, lütfen. - Ne üstünde çalışıyorsun?
- Estás a trabalhar em quê?
Kahve, lütfen.
Café, por favor.
Bir fincan kahve alabilirim, lütfen.
Gostava de uma chávena de café, por favor.
Lütfen yatağa dönün ve size 9'da kahve getireceğim ve planladığımız gibi 10'da çıkacağız.
Por favor, Professor! Volte para a cama e eu servirei seu café às 9hs. E partiremos às 10hs, como combinamos.
İki kahve, lütfen.
Dois cafés, por favor.
- Pete, kahve ve bir kadeh şarap daha, lütfen.
- Pete, traz café e outro copo de vinho, por favor.
- Kahve, lütfen.
- Um café, por favor.
Lütfen bir domates suyu, sade kahve ve bir masör.
Eu queria sumo de tomate, café preto e um massagista.
Bir kahve daha, lütfen.
Outro café, por favor.
- Sonra da kahve getirin lütfen.
- Será óptimo. - Um café mais tarde, por favor.
- Bir çörek ve kahve, lütfen.
- Um cachorro e um café.
Bana kahve verir misiniz lütfen?
Arranje-me café, arranja por favor?
Bir fincan kahve alabilir miyim, lütfen?
Posso pedir uma chicara de café?
İzin verin, lütfen, sizlere kahve ikram edeyim.
Permitam que lhes ofereça um café.
Anna, git ve bize kahve yap, lütfen.
Anna, vá preparar-nos um pouco de café, por favor.
İki kahve, lütfen.
Dois cafés, faz favor.
- Ve bir kahve ve süt lütfen.
- Um café e um copo de leite.
Bir kahve alabilir miyim lütfen?
Posso beber um café?
- Kahve, lütfen.
- Café, por favor.
Biraz daha kahve, lütfen.
Mais café, por favor.
İki kahve. Buraya. Lütfen.
Dois cafés, querida, por favor.
Bir bardak kahve, lütfen.
Um café, por favor!
- Kahve, lütfen. Neden?
- Dá-me café, por favor.
Kahve, lütfen.
Midge, um café.
Bayan, lütfen bana biraz daha kahve verir misiniz?
Pode dar-me um cafezinho, por favor? Estou a ouvir.
- Bir kahve lütfen.
Dois cafés, por favor.
- Kahve... lütfen.
- Para mim só café.
- Bana da kahve, lütfen...
Muito café... - Para mim também.
Thomas, iki kahve lütfen.
Thomas, dois cafés.
- Kahve kuyruğu lütfen.
- Fila do café, por favor?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]