Size bir şey göstereceğim tradutor Português
102 parallel translation
Şimdi size bir şey göstereceğim. Hansi'yi saralım.
Então vamos ver, deixemo-la sempre bem agasalhada para que não se constipe.
Size bir şey göstereceğim.
Querem ver uma coisa? Olhem.
Size bir şey göstereceğim.
Quero mostrar-te uma coisa.
Dışarı gelmenizi istiyorum Size bir şey göstereceğim
Peço que venham para fora. Quero lhes mostrar algo.
- Size bir şey göstereceğim.
- Eu mostro-vos uma coisa.
Pencereye gelin, size bir şey göstereceğim.
Venha aqui para a janela, quero mostrar-lhe uma coisa.
- Size bir şey göstereceğim.
Tenho uma coisa para lhe mostrar.
Gelin, size bir şey göstereceğim.
- Não há? Anda cá.
Ama kanıtım var... ve bu akşam size bir şey göstereceğim... sizi inandırmak için.
Mas eu tenho provas e.. esta noite vou lhes mostrar uma coisa.. para que acreditem.
Aa, durun, size bir şey göstereceğim.
Olhem, esperem. Tenho uma cena para vos mostrar.
Size bir şey göstereceğim.
Venham ver uma coisa.
Şimdi size bir şey göstereceğim.
Vou mostrar-vos uma coisa.
Ayrıca kimlerle çalıştığını da tahmin ediyoruz. Size bir şey göstereceğim.
E fazemos uma boa ideia de quem é o parceiro dele.
General size bir şey göstereceğim.
Quero mostrar-lhe uma coisa.
Size bir şey göstereceğim.
Deixe-me mostrar-lhe uma coisa.
Size bir şey göstereceğim.
Vou lhes mostrar uma coisa.
Haydi, size bir şey göstereceğim.
Venham, vou mostrar-vos uma coisa.
- Size bir şey göstereceğim.
- Há uma coisa que quero mostrar-lhe.
- Peki, izninizle, size bir şey göstereceğim, olur mu?
- Bem, se me permitem, vou mostrar-Ihes algo, ok?
Gelsenize, size bir şey göstereceğim.
Há muitos. Porque não vêm lá fora comigo? Quero mostrar-vos uma coisa.
- Size bir şey göstereceğim.
- Tenho uma coisa para te mostrar.
Size bir şey göstereceğim.
Quero te mostrar uma coisa.
Size bir şey göstereceğim.
Vou mostrar-lhes algo.
Bir daha bakın. Size bir şey göstereceğim.
Agora olhem outra vez, vou-vos mostrar algo.
Buraya gelin, size benzersiz bir şey göstereceğim.
Venham até aqui, quero mostrar-lhes algo único.
Size çok ilginç bir şey göstereceğim.
Quero mostrar-lhes algo muito interessante.
Size hoş bir şey göstereceğim.
Vou mostrar-lhes uma coisa linda.
Size garip bir şey göstereceğim.
Queria mostrar-lhe uma coisa.
Size gösterecegim bir sey var, bay Wales.
Tenho algo para lhe mostrar, Sr. Wales.
Şimdi size başka bir şey göstereceğim.
Vou-lhes mostrar uma coisa.
Size öyle bir şey göstereceğim ki ürettiğiniz duvar yine aynı işi yapacak ama sadece 2,5 cm kalınlığında olacak.
Que se eu lhe mostrasse um modo de fabricar uma parede que faria o mesmo trabalho mas só com uma polegada de espessura?
Merak etmeyin, size özel bir şey göstereceğim.
Não se preocupem. Vou mostrar uma coisa especial.
Bay Spica, size göstereceğim bir şey var.
Mr Spica, tenho algo para lhe mostrar.
Radyoaktif Çocuk'un kendini bulduğu sayı size özel bir şey göstereceğim ama ellerinizi arkanızda tutacağınıza söz verirseniz.
Isto é antes do Rapaz Fallout se tornar seu companheiro. Digo-vos uma coisa, mostro-vos uma coisa muito especial se prometerem por essas mãos gananciosas atrás das costas, e as mantiverem lá. Vislumbrem.
Size göstereceğim çok eğlenceli bir şey var.
Tenho uma coisa muito engraçada para vos mostrar.
Adımın Shitou olduğuna ne kadar eminsem, işte size öyle bakacağınız bir şey göstereceğim.
Eu lhes darei algo para olhar.
Bay Ventura gitmeden önce hoşunuza gidecek bir şey göstereceğim size.
Antes de partir, Sr. Ventura, queria mostrar-lhe uma coisa de que vai gostar.
Siz oradakiler, Kertenkele ve Elastik Köpek, size bir şey göstereceğim.
Olhem, Lagarto e Cão Argolas.
Ve şimdi güçlerimin olağanüstü bir gösterisi olarak size muhteşem bir şey göstereceğim.
E agora, numa extraordinária demonstração dos meus poderes, vou mostrar-lhes algo tão maravilhoso.
Size göstereceğim bir şey var.
Tenho algo para lhe mostrar.
Evet. Size göstereceğim bir şey var, o kesin.
- Tenho uma coisa para lhe mostrar.
Döndüğümde, size Sinmiş Kaplan, Gizlenmiş Penis dediğim bir şey göstereceğim.
Quando eu voltar aí, vou mostrar uma coisa que chamo de "Tigre abaixado, pênis escondido".
Özür dilerim, ama size göstereceğim bir şey var.
Desculpem-me, mas eu tenho uma coisa para vos mostrar.
Bugün size harika bir şey göstereceğim.
Hoje tenho uma verdadeira prenda para vocês. Uma grande lição.
Size göstereceğim bir şey var.
Vem comigo, quero mostrar-te uma coisa.
Bunun komik olduğunu düşünmeniz beni memnun etti çünkü size göstereceğim oldukça komik bir şey var.
Brucie! Brucie! Ainda bem que acham piada, porque tenho aqui uma coisa engraçada para vocês.
Haydi, size göstereceğim bir şey var.
Quero mostrar-vos uma coisa.
Şimdi size cennetten inme bir şey göstereceğim.
Fala-se da mãe do céu...
- Hayır, ama size başka bir şey göstereceğim.
Não. Mas decidimos mostrar-vos outra coisa.
Size küçük bir şey göstereceğim.
Vou-lhe mostrar uma coisinha.
Size göstereceğim bir şey var.
Há..... uma coisa que eu vos queria mostrar.
size bir şey sorabilir miyim 51
size bir mektup var 20
size bir telefon var 22
size bir soru sorabilir miyim 36
size bir şey söyleyeyim 47
size bir mesaj var 17
size bir şey söyleyeceğim 28
size bir şey sormak istiyorum 25
size bir şey söylemek istiyorum 28
size bir sorum var 16
size bir mektup var 20
size bir telefon var 22
size bir soru sorabilir miyim 36
size bir şey söyleyeyim 47
size bir mesaj var 17
size bir şey söyleyeceğim 28
size bir şey sormak istiyorum 25
size bir şey söylemek istiyorum 28
size bir sorum var 16
size bir teklifim var 17
size bir sürprizim var 19
size bir şey göstereyim 22
size bir şey göstermek istiyorum 21
bir şey göstereceğim 20
size nasıl yardımcı olabilirim 99
size de 156
size iyi eğlenceler 23
size iyi günler 35
size iyi şanslar 32
size bir sürprizim var 19
size bir şey göstereyim 22
size bir şey göstermek istiyorum 21
bir şey göstereceğim 20
size nasıl yardımcı olabilirim 99
size de 156
size iyi eğlenceler 23
size iyi günler 35
size iyi şanslar 32