English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ U ] / Umarım değildir

Umarım değildir tradutor Português

1,418 parallel translation
Umarım değildir.
- Imagino que sim.
Naegleria fowleri de olabilir ama umarım değildir çünkü adamı öldürür.
Pode ser Naegleria Fowleri, mas espero que não, senão morre.
- Tanrım, umarım değildir.
Meu Deus! Espero que não.
Umarım değildir. Yoksa başım belada demektir.
Espero que não ou estou tramada.
Umarım değildir.
- Espero que não.
Umarım değildir, yoksa başım belada demektir.
Espero que não, senão estaria à rasca.
Umarım değildir.
Espero que não tenha sido assim.
Umarım şey değildir.
Espero que não...
- Umarım bizimle ilgili değildir
Oui. Oxalá não seja por nossa causa...
Umarım bu kehanet yalan değildir.
Espero que esta tua previsão não seja mentira.
Umarım şaka değildir.
Espero que não seja uma piada.
Bu doğru Bay Finch, umarım bu bir suç değildir.
CORRECTO SR. FINCH. CERTAMENTE ESPERO QUE NÃO SEJA CRIME.
- Umarım başına gelen bu değildir. - Eminim değildir.
- Espero que não lhe tenha sucedido isso.
Umarım ValuJet'ten değildir.
Espero mesmo que isso tenha algum valor sentimental.
Umarım o çekik gözlü serseri... buradan göründüğü kadar kibirli değildir.
Espero que o olhar de esguelha daquele cabrão, não seja tão arrogante ao perto como parece daqui.
Umarım vejetaryen değildir.
Ela não é, tipo, uma vegetariana ou algo assim, pois não?
Umarım önemli bir şey değildir. Hayır.
- Espero que não seja importante.
Umarım bahisçi değildir. Onu ben oynayacağım.
Espero que não seja o papel do editor, porque sou eu.
- Umarım değildir.
- Espero que não.
Cameron'ın teorisi çöpe gitti. - Tanrım. Umarım K vitamini eksikliği değildir.
Credo, espero que não seja insuficiência de vitamina K.
Uh-oh. Umarım yatıp sonra aramadığım biri değildir. Sanmıyorum.
Espero que não seja alguém com quem dormi e não telefonei mais.
Umarım olanlardan dolayı değildir.
Espero que não seja pelo que aconteceu.
Umarım çok geç değildir.
Só espero não ser já tarde demais.
Çok geç değildir umarım.
Não é tarde demais, pois não?
Umarım erkek arkadaş hırsızı bir sürtük değildir.
Espero que não seja uma ladra de namorados.
Umarım sorun değildir?
Ainda achas que pode ser?
Umarım bu fotoğraflar uyarlanmış değildir, Binbaşı.
Major, espero que não nos esteja a mostrar fotos encenadas.
- Umarım ciddi değildir.
- Espero que não seja nada sério.
Opal, umarım o köpek yatağında değildir.
Opal, espero que esse cachorro não esteja na sua cama.
Gerçekten umarım bu bir rüya falan değildir
Não, lá vamos nós outra vez ter choradeira. Em toda a minha vida, nunca vi um homem chorar tanto.
Umarım soğanlar için değildir.
Tomara que não seja de cebolas.
Orası aydınlık değildir umarım.
Não há muita luz aí, pois não?
Umarım zehirli değildir.
Dá-me uma bebida e não coloques veneno.
Umarım intihar değildir, Carlin'in iyiliği için.
Espero que não. Pelo bem de Carlin.
Bak, umarım bu uygun olmayan birşey değildir, ama... bir akşam yemeğine ne dersin?
Espero que não seja inadequado... mas que tal jantarmos um dia destes?
Yani, umarım öyle değildir.
Quero dizer, espero que não.
Üstü kalsın. Soğuk değildir umarım.
# Tenho vontade de cometer #
Yollar hâlâ kapalı değildir umarım.
A estrada não vai ficar fechada eternamente.
Umarım bunun için çok geç değildir.
Espero que não seja demasiado tarde.
- Umarım aklından geçen pasadena'da seks yok kuralını bozmak değildir.
- Espero que não estejas a pensar... em quebrar a regra de Pasadena "nada de sexo".
Umarım bu senin baban değildir.
Espero que esse não seja o teu pai.
Buralarda konuşulanlar umarım fosteptik tankımızla sınırlı değildir.
Espero que o depósito séptico não seja o tema de conversa mais interessante por aqui.
Umarım dört kere evime gelip çimlerimi biçmeyi teklif eden adam senin kocan değildir!
Espero que não sejas a mulher cujo marido ofereceu-se para arrumar o meu jardim quatro vezes!
O hüzünlü soytarı tablolarından değildir umarım, onlardan nefret ederim de.
Bem, espero que não seja uma pintura dum palhaço triste, odeio-os.
- Umarım ciddi bir şey değildir.
Nada sério, espero. São coisas pessoais.
Benim ayılarımdan biri değildir umarım!
É melhor não ser um dos meus ursos!
Umarım önemli değildir.
Espero que não te importes.
Umarım yoldan geçenlere ateş eden silahlardan biri değildir.
Suponho que o rifle não esteja relacionado com nenhum crime.
- Ah, umarım çok geç değildir. kız arkadaşları gibi.
Espero que não seja tarde e já não te esteja a ver como amigo
Ah, Tanrım, çok büyük değildir umarım.
Não é velha demais, não?
Ciddi bir şey değildir umarım.
Nada sério, espero.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]