English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ U ] / Uslu çocuk

Uslu çocuk tradutor Português

410 parallel translation
- Uslu çocuk ol ve otur.
- Sê um bom rapaz e senta-te.
- Tabii uslu çocuk olursan. - Çok uslu olursan.
Se for muito gentil...
Bugün uslu çocuk oldun.
Você foi um bom garoto.
Uslu çocuk olun.
Portem-se bem.
Uslu çocuk olursan, sana gösteririm.
Mostro-te se te portas bem.
"İki uslu çocuk için dadı aranıyor."
"Precisa-se de uma baba para duas crianças adoraveis."
- İyi. Uslu çocuk.
Lindo menino.
Kolchin uslu çocuk.
O Kolchin é bom rapaz.
İki uslu çocuk gibi, Salı'yı bekleyeceğiz.
Esperaremos sensatamente até terça-feira.
Uslu çocuk ol. Olurum.
Serei.
Uslu çocuk!
Bravo, rapaz!
- Uslu çocuk!
- Bom rapaz!
Uslu çocuk!
Lindo cão, Chico.
Uslu çocuk.
Bom rapaz.
Uslu çocuk.
Bom menino.
Uslu çocuk olacağına?
E ser um bom menino?
Kim uslu çocuk?
Quem é um bom menino, hem?
- Haydi Tim, uslu çocuk ol.
- Vá lá, sê um menino bonito.
Uslu çocuk tatlı rüyalar!
Lindo menino... Bons sonhos.
- Güzel, güzel! Uslu çocuk!
- Assim é que é.
Tanrı, eliyle başıma dokunup şöyle diyor : "Uslu çocuk Edmund!"
Deus hoje está do meu lado.
Uslu çocuk, Geri dur! Geri dur!
Lindo menino, para trás, para trás!
Uslu çocuk ol.
Por favor, porta-te bem.
Uslu bir çocuk ol, Rico, çık ortaya.
É melhor portar-se bem, Rico, e sair cá para fora.
Herkesin istediği gibi uslu bir çocuk olacağım.
Vou ser o bom menino que todos querem que seja.
- Bugün uslu bir çocuk muydun?
- Portaste-te bem, hoje?
Uslu çocuk.
Vamos, Whiskey.
Şimdi, uslu bir çocuk ol ve şunu iç.
Agora, seja um bom rapaz e beba isto.
Ve uslu bir çocuk gibi uyu.
E dorme como um bom menino.
Tommy artık uslu bir çocuk olacak Ed.
O Tommy vai portar-se bem, Ed.
- Uslu bir çocuk.
- É um belo rapaz.
Artık uslu bir çocuk ol.
Porta-te bem!
Uslu bir çocuk olacağına dair Wyatt Earp'e söz verdi.
Prometeu ao Wyatt Earp que seria um bom menino.
Hadi, uslu bir çocuk olun ve benimle gelin.
Agora vamos com um bom menino.
Şimdi uslu ve cesur bir çocuk olun, Sir Wilfrid.
Seja um rapaz bom e valente, Sir Wilfrid.
Uslu bir çocuk musun?
E portas-te muito bem, eh?
Uslu bir çocuk ol ve büyükler konuşurken lafı bölme.
Agora, porta-te bem e não interrompas os mais velhos.
Uslu bir çocuk ol.
Sê bonzinho.
Uslu bir çocuk ol.
Bonzinho.
Uyu hadi, uslu bir çocuk ol.
Durma, vamos. Durma.
Uslu bir çocuk gibi tatlını ye.
Porta-te bem e come a sobremesa.
Şimdi uslu, küçük bir çocuk gibi otur orada.
Agora sente-se e fique quieto, como um bom garoto.
- Haydi, uslu bir çocuk ol. Dışarı.
Seja um lindo menino e vá para casa.
Şimdi uslu bir çocuk olup otobüse bin, tamam mı?
Mas tens de ir. Vamos. Só quero que subas para o autocarro...
Uslu bir çocuk olup sütünü içersen sana ne diyeceğim, Şöminenin karşısında bu gece uyuyabilirsin.
Se te portares bem e beberes o leite todo, podes dormir aqui ao pé da lareira.
Uslu bir çocuk gibi elbiselerini giy.
Vista a roupa como um menino bonito.
Uslu bir çocuk ol.
Seja um bom menino.
Fakat çocuk bir ara uslu dururken, daha sonra birdenbire ele avuca sığmaz olur.
São encantadoras e dóceis, em um momento,... e dão-lhe um pontapé, em seguida.
Şimdi uslu bir çocuk ol ve ne dersem onu yap.
Agora, sê um bom rapaz e faz o que te mandam.
Uslu çocuk ol.
Não estás a ser razoável.
Mavi peyniri takmıyor. uslu bir çocuk gibi yulaf ezmeni ye... İsveç usulü gözlemenide.
Não gostou do queijo azul.... e logo também poderá comer panquecas suecas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]