Yanılmışsın tradutor Português
155 parallel translation
Korkarım yanılmışsın Tom.
Cometeste um erro, Tom. Ele ainda cá está.
Yanılmışsın.
Estavas errado.
O halde yanılmışsınız.
Pensastes mal.
- Yanılmışsın, Butch.
- Pensaste mal, Butch.
- Yanılmışsın.
- Nem por sombras.
O zaman onun hakkında yanılmışsın, değil mi?
Então você estava enganado sobre ele, não estava?
Yanılmışsın.
Estás enganado!
Yanılmışsın.
Presumiste mal, Brown.
Yanılmışsın çünkü burada olağandışı bir şey yok.
Deve ter-se enganado, porque nada se passa aqui.
Sen yanılmışsın, hepsi bu.
Enganou-se, foi apenas isso.
O zaman yanılmışsınız çünkü Tanrı konuşur.
Pois, equivocou-se. Deus fala.
Yanılmışsın.
Enganaste-te.
- Yanılmışsın.
- Se enganou.
Yanılmışsın.
Pensaste mal.
Düşüncesizliklerinizle bundan kurtulabileceğinizi sandıysanız yanılmışsınız.
Se achavam que nunca seriam apanhados nas vossas imprudências, então, estavam enganados.
Görülüyor ki yanılmışsınız.
Parece que estava enganado.
- Evet, şey, yanılmışsın.
- Pois enganavas-te...
Benimle huzurlu bir hayatın olmayacak. Yanılmışsın.
"Comigo não terá paz." "Escolheu mal."
- Öyleyse yanılmışsın.
- Estava enganado.
Yanılmışsın Jimmy.
Estavas enganado, Jimmy.
Yanılmışsın Shakes.
Estavas enganado, Shakes.
- Anlaşılan yanılmışsın.
- Aparentemente, não.
Yanılmışsın.
Enganava-se.
- Yanılmışsın.
- Talvez. - Pois bem, enganas-te.
Kral olmayı düşündüysen, yanılmışsın.
E se pensais em governar aqui, estais enganado!
Benim hakkımda yanılmışsın, Baba.
Então acho que está errado sobre mim, pai.
Bana bir keresinde söylediklerini düşündüm de,... yanılmışsın.
Tenho pensado em algo que uma vez me disseste. E estavas errado.
Yanılmışsın.
- Enganaste-te.
Evet, şey, sanırım yanılmışsınız.
Pois, receio que estivesse errado.
Yanılmışsın!
Pensaste mal!
O bıçaklar konusunda yanılmışsın.
Jade, Acho que tavamos enganadas em relação às facas de queijo.
Hayır. Hayır. Bu konuda yanılmışsın.
Não, sempre percebeste mal.
Sanırım yanılmışsın.
Parece que te enganaste.
- Yanılmışsın.
- Enganaste-te.
Yanılmışsın. Çünkü önce ben açtım.
Bem, enganaste-te, porque sou eu.
- Ama çok yanılmışsın, değil mi?
- Mas estavas errada, certo?
- Yanılmışsın, Doktor Earl, kızım Pilar'la tanış.
Bem, enganaste-te. Dra. Earl, apresento-lhe a minha filha, Pilar.
Korkarım, yanılmışsın.
- Deves estar enganado.
Yanılmışsın.
Estavas enganado.
Yanılmışsınız, çocuklar.
Meninos, estavam enganados.
Demek yanılmışsın.
Pois imaginaste mal.
Demek sen de yanılmışsın.
Agora foste tu que imaginaste mal.
Seni deli sanmıştım. Yanılmışım. Haklıymışsın.
Certo, certo, eu o achava louco.
- Yanılmışsınız.
Aí é que você se engana.
Güney Amerika konusunda yanılmışsın.
Afinal estava enganado acerca da América do Sul.
Yanılmıyorsam, 2'de uyanmışsındır. Onu rahat bırakmalısın.
Tens que o deixar em paz.
Kuzey Amerikada'ymışsınız, tabi yanılmıyorsam, ki biliyorsunuz, yanılmıyorum.
Esteve na América do Sul, se não estou enganado, e não estou.
Sanırım yanılmışsın.
Isto é...
- Yanılmışsın.
- Enganas-te.
Kavga etmiş ve ayrılmışsınız, evine gelmiş seni yerde baygın yatarken bulmuş yanında uyku ilaçları varmış, miden yıkanmış.
Ouvi dizer que vocês discutiram, tu foste-te embora, ela foi até tua casa, encontrou-te inconsciente ao pé de uns comprimidos e tiveste de ir para o hospital.
Açıkçası yanılmışsın.
Você estava claramente errado.
yanılmışım 190
yanılıyorsun 708
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyorlar 22
yanılıyor muyum 134
yanılıyorsun 708
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyorlar 22
yanılıyor muyum 134