Önce ben sordum tradutor Português
72 parallel translation
- Önce ben sordum.
- Perguntei primeiro.
Önce ben sordum.
Perguntei-lhe primeiro.
Önce ben sordum, Harold, bu yeterli mi?
Eu te pergunto, de qualquer forma Harold, isso é o suficiente?
- Önce ben sordum.
- Tens cérebro?
Önce ben sordum.
Certo...! Perguntei primeiro.
Önce ben sordum.
Eu perguntei primeiro.
- Önce ben sordum.
Eu perguntei primeiro.
Önce ben sordum.
Perguntei primeiro.
Önce ben sordum.
Eu perguntei-te primeiro.
- Önce ben sordum.
- Eu perguntei primeiro.
Önce ben sordum!
- Eu pedi primeiro.
- Üsttesin. - Hayır, önce ben sordum.
- Não, eu pedi primeiro.
Önce ben sordum.
- Eu perguntei primeiro.
Önce ben sordum.
- Perguntei primeiro.
İlk önce ben sordum.
Eu perguntei primeiro.
Önce ben sordum.
Eu pedi primeiro.
- Sen pes ediyor musun? Önce ben sordum!
Perguntei primeiro!
- Önce ben sordum.
Eu lhe perguntei primeiro.
Sanırım ilk önce ben sordum.
Acredito que eu tenha feito uma pergunta antes.
Evet ama önce ben sordum.
Sim, mas eu perguntei-te primeiro.
Önce ben sordum ama söyleyeyim birlikte olduğunuzu öğrendiğimden beri.
Perguntei primeiro, mas está bem. Desde que percebi que namoravam. E então?
Önce ben sordum.
- A minha pergunta primeiro.
Önce ben sordum.
Eu perguntei-te primeiro. Não sei, Jon.
Önce ben sordum.
Primeiro tu.
- Önce ben sordum.
- Você está com Lester?
- Ama önce ben sana sordum.
- Mas perguntei-te primeiro.
- Önce ben sana bir şey sordum. - Pekala, aslında ihtiyacın yok.
- Perguntei-te uma coisa primeiro.
Önce ben sana sordum.
Perguntei-te primeiro.
Daha önce yaklaşık 67 defa sen ve Carrie, ben ve Marie ile birşeyler yapar mıyız diye sordum ama her zaman çok meşgul oluyordunuz.
Perguntei-te prai umas 67 vezes se tu e a Carrie queriam fazer alguma coisa em conjunto comigo e a Marie, e tu estás sempre ocupado.
Ancak ben Wingate'e 3 hafta önce sordum!
- E eu pedi ao Wingate há 3 semanas.
Önce ben sana sordum.
Eu perguntei-te primeiro.
- Neden... - Önce ben sordum.
Eu perguntei primeiro.
- Hayır, önce ben ders çalışalım mı diye sordum.
- Não, eu disse-lhe para estudar antes.
Önce ben sana sordum.
Eu perguntei primeiro.
- Önce ben sordum.
- O que fazes tu aqui?
- Önce ben sordum.
- Tu.
Ben az önce ne yaptığını sordum ki zaten seni yakaladıkları ortada. O yüzden ne zararı var ki?
Mas só te perguntei o que fizeste e obviamente já te apanharam, por isso, qual é o mal?
önce ben 89
önce ben geldim 22
önce ben gördüm 23
sordum 54
önce sen 213
önce para 23
önce siz 62
önce sen git 20
önce bayanlar 26
önce ben geldim 22
önce ben gördüm 23
sordum 54
önce sen 213
önce para 23
önce siz 62
önce sen git 20
önce bayanlar 26