Önce siz tradutor Português
1,320 parallel translation
Bunun açıklaması zor çocuklar. Daha önce siz hiç seks yapmadınız. Fakat bir kadınla beraber olduğunda onda bazı kimyasal şeyler oluyor.
É difícil explicar a vocês miúdos que nunca fizeram sexo... mas quando estão com uma mulher algo de misterioso acontece-lhe a ela.
İlk önce siz, Ruslar'dan füzeleri 24 saat içerisinde geri çekmelerini isteyeceksiniz.
O seu primeiro passo será exigir que os Soviéticos retirem os mísseis num prazo de 12 a 24 horas.
Tamam 30 dk önce siz olduğunu söyleyen birinden telefon aldım
Há meia hora, recebi uma chamada de alguém que se fez passar por si.
Lütfen rahibe, önce siz. Şey teşekkür ederim. Fakat bugün kendi işlerimizde çalışmıyoruz.
Muito obrigada, mas hoje não estamos a estudar boas maneiras.
Önce siz gidiyorsunuz.
Corporação 93.
Önce siz doktor.
Depois de si, Doutor.
Çünkü onu bir gece önce siz öldürmüştünüz.
- Porque o matou na noite anterior!
Önce siz sürenim transfonksiyonunu verin. Sonra...
- Primeiro, dá-nos o transfuncionador.
Önce siz, efendim.
Depois de si, caro senhor.
- Önce siz girin, kural ne olursa olsun -
- Se for primeiro, seja qual for a norma...
Önce siz.
Faça favor.
Önce siz, sonra biz.
Primeiro vocês, depois, nós.
Savaştan önce siz fabrika işçisiyken miydi, bayan Croft?
Quando a senhora era operária?
Pekala, Bay Kakihara, bundan 3 yıl önce Siz Funaki Ailesinden
Bem, Sr. Kakihara...
Linux un ne olduğunu anlatmaktan çok önce siz OS nedir onu açıklamak zorundasınız ve...
Para explicar o que é o Linux você tem que explicar o que é um Sistema Operacional.
Siz daha, "uzun ve başarılı yaşa" demeden önce, eski Tuvok haline geri dönecektir.
Tuvok estará de volta para seu antigo modo de ser antes que você possa dizer, "vida longa e próspera."
Maden çöktü, ama siz çökmeden önce madeni depolarınıza transfer ettiniz.
As minas desmoronaram, mas antes disso, vocês transferiram o minério para um depósito escondido.
Önce, Albay, siz ve Machello değiştirin.
Primeiro, o Coronel e o Ma'chello devem trocar.
Siz de benim kadar son sınavdan önce bölüme giriş-çıkış olmayacağını biliyorsunuz, yaralı olsa da olmasa da.
Sabe perfeitamente que as regras proíbem entradas e saídas do sector antes da prova final, com ou sem ferimentos.
Siz gelmeden önce... Jackie ve ben harika vakit geçiriyorduk.
Antes de vocês chegarem... a Jackie e eu estávamos a ter um bom momento.
Siz arzı yaratın Bay McCloy, biz az önce talebi yarattık.
Crie a oferta, Sr. McCloy, nós acabámos de criar a procura.
Her şeyden önce Gale Weathers, siz kompleksli bir karaktersiniz.
Afinal, você é uma personagem complexa!
Uzun yıllar önce, daha siz doğmadan, anneniz ben ve Lisa Teyze gençken, hepimiz Konak denen bir yerde yaşardık.
Há muitos, muitos anos, antes de vocês nascerem, a vossa mãe, eu e a tia Lisa éramos muito novos Vivíamos todos num sítio chamado "As Mansões".
Eğer onu ilk siz bulursanız, lütfen onla konuşmadan önce bana haber verin.
Mas quero que me prometa, se conseguir contactá-lo antes, ficaria mais descansado se me telefonasse antes de falar com ele.
Siz çocuklar daha önce hiç çeyrek ton aldınız mı?
Vocês alguma vez compraram um quarto de tonelada antes?
Siz önce beni... uyuşturun sonra da dişi çekin ve yine dost kalalım.
Passe o anestésico, arranque o dente, e continuaremos amigos.
Dinle, böyle bir şeyi daha önce hiç yapmamıştım, ama sanırım siz yapmışsınızdır, yani demek istediğim.
Olhe, eu nunca fiz isto, mas... Calculo que provavelmente já o fez, portanto... Cá vai.
Tabii siz ikiniz daha önce oldunuz. Yaşlarınız kaçtı?
Nenhuma tinha tido um período e quantos anos têm?
Saat epey geç oldu efendim, siz de odanıza gitmelisiniz, aksi halde ilk feda güneş sizden önce yükselecek.
É muito tarde, sir. Você também devia ir dormir se não amanhã de manhã... o sol vai-se levantar antes de você. Boa noite.
Belli ki siz de bunları daha önce denememişsiniz.
É óbvio que nunca os provou.
Eğer avcılar siz bulmadan önce holohramları bulurlarsa, Katliam yapacaklar.
Se os caçadores encontrarem os hologramas antes que você, serão massacrados.
Siz maktüle ateş etmeden önce herhangi bir boğuşma oldu mu?
Antes de atirar, ocorreu uma luta?
Şimdi, siz çocukların uyumadan önce biraz gevezelik etmek. istediğinizi biliyorum.
Agora eu sei que vocês querem conversar um pouco antes de durmirem.
Bunu siz ayrılmadan önce yapsalar iyi olur.
Seria melhor fazerem isto antes que partissem.
Bu siz Voyager'a katılmadan bir kaç ay önce başladı.
Tudo começou muitos meses atrás, antes de vocês se juntarem à Voyager.
Siz dönmeden önce her şey için geç olabilir.
Quando regressar, pode ser tarde demais.
Bu sembolleri daha önce görmemiştim, ya siz?
Nunca tinha visto esses símbolos. O senhor já?
- Ama siz... - Yani az önce...
- Não estava?
Sizi şaşırttığım için bağışlayın ama siz de beni şaşırttınız çünkü daha önce hiç böyle bir güzellik görmedim.
Perdoa-me, Princesa, por te assustar, mas também me assustaste, pois eu nunca vi uma beleza tão resplandecente.
Siz beyler, önce benimle ilgilenir misiniz?
Dela te escolher a ti. Têm a certeza que não querem falar comigo primeiro?
çekilmeyi tercih ediyorum, siz dansa başlamadan önce.
Prefiro retirar-me, antes que comece o baile.
Siz gelmeden önce nasıl yaşamışım, bilmiyorum.
Nem sei como sobrevivi até tu chegares.
İlk önce, siz kızlar Melton'u gelişme okuluna gönderdiniz.
Primeiro enviaram o Melton para o reformatório.
- Önce ben! - Hayır, önce ben! Hayır, siz değil!
- Primeiro, vou eu!
Siz polis kuvvetinizi yıllar önce silahlandırdınız.
Vocês armaram a vossa polícia há anos. Gostam é de fingir que não foi assim.
Sonra siz. Önce Almanya.
A Polónia será a próxima, logo a seguir à Alemanha.
Çocuklarınızı, siz gibi rezil yaratıklardan, bir an önce kurtarmak isteyeceklerdir.
Sem duvida que vos retiravam rapidamente crianças. it'll look like an alien abduction.
Siz söylediniz, az önce.
Bem, você, agora mesmo.
Peki, dinleyin şimdi. Siz iki aşağılıktan hanginiz önce öterse anlaşmayı o kapacak.
O primeiro de vocês, miseráveis, a cantar consegue um acordo.
- Önce siz.
Você primeiro.
Neden siz ikiniz sadece az önce yaptığınız şeye devam etmiyorsunuz?
Eu procuro. Porque é que vocês os dois... não voltam ao que estavam a fazer, seja lá o que for.
size 499
sizi 262
size nasıl yardımcı olabilirim 99
sizi seviyorum 160
sizin 241
siz nasılsınız 105
sizi bekliyorum 28
sizinle 59
size de 156
size iyi eğlenceler 23
sizi 262
size nasıl yardımcı olabilirim 99
sizi seviyorum 160
sizin 241
siz nasılsınız 105
sizi bekliyorum 28
sizinle 59
size de 156
size iyi eğlenceler 23
size iyi günler 35
siz kimsiniz 585
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
size bir şey sorabilir miyim 51
size iyi şanslar 32
sizi anlamıyorum 42
sizi özleyeceğim 33
sizi tanımıyorum 61
siz kimsiniz 585
sizi bekliyor 61
sizi bekliyoruz 27
sizi dinliyorum 52
size bir şey sorabilir miyim 51
size iyi şanslar 32
sizi anlamıyorum 42
sizi özleyeceğim 33
sizi tanımıyorum 61