Gözlerime inanamadım tradutor Russo
40 parallel translation
Bilirsin onu müzede gördüğümde gözlerime inanamadım. Hmm!
Знаете, я не мог поверить своим глазам, когда увидел его в космическом музее.
Gözlerime inanamadım. Adamı perişan etti. İnanılır gibi değildi.
Он его уничтожил.
Ve bugün uyandığımda gözlerime inanamadım!
А сегодня я проснулся и не мог поверить своим глазам.
Aradıktan sonra saatime baktım ve gözlerime inanamadım.
Когда ты позвонил, я посмотрела на будильник и глазам не поверила.
Gözlerime inanamadım.
Я просто не могла поверить в результат.
Gözlerime inanamadım, zavallı yaratık.
Я не могла поверить своим глазам, моя бедняжка.
Mösyö Poirot, umarım böyle rahatsız ettiğim için kusuruma bakmazsınız fakat sizi gördüğümde gözlerime inanamadım.
Месье Пуаро? Надеюсь, Вы простите меня за бесцеремонность но когда я увидела Вас, я просто не поверила своим глазам.
- Evet. Bu Margie Olmstead değil mi dedim, gözlerime inanamadım.
И подумал "Батюшки, неужели это Марджи Олмстед?"
Fakat gözlerime inanamadım.
Я не верю своим глазам.
Aslında seni daha sonra bıçaklayacaktı ama şu yemek kavgası başladığında gözlerime inanamadım.
Он должен был порезать меня во дворе в тот же день. Но тут неожиданно началась эта заваруха. Это было в жилу.
Ama Mösyö Dubois... ilk önce gözlerime inanamadım.
Но, господин Дюваль, поначалу я не мог поверить своим собственным глазам.
Gözlerime inanamadım.
Я долго на него смотрел.
Ders kitaplarında birçok kez görmüş olsam da gerçeğini görünce gözlerime inanamadım sanki.
Я столько раз разглядывала их в учебниках, но, кажется, так и не смогла поверить в то, что вижу их на самом деле.
Geldiğinizde gözlerime inanamadım.
О, я глазам своим не поверила, когда вы приехали.
Seni partide gördüğümde gözlerime inanamadım.
Когда я увидела тебя на благотворительном сборище, я поверить не могла.
Seni görünce, gözlerime inanamadım.
Когда я увидела тебя, то не могла в это поверить.
Ama var ya seni o programda gördüğümde gözlerime inanamadım.
- Крейг? Знаешь... я глазам своим не поверил, когда увидел тебя по телевизору.
Oraya vardığımız zaman gözlerime inanamadım. Gece olmuştu. 80000 kişi vardı.
Когда я приехал, я не мог поверить своим глазам : в Кингстоне - ночь, а тут собрались восемьдесяттысяч человек.
Bildiğin üzere bu akşam devlet yemeği var. Listeyi kontrol ettim ve gözlerime inanamadım. Görünüşe göre sana davetiye gönderilmemiş.
Знаешь, сегодня вечером состоится правительственный обед, я проверила и верится с трудом, но кажется ты не получила приглашения, это конечно досадная оплошность, клянусь.
Onu gördüğüm zaman gözlerime inanamadım.
Я глазам своим не поверила.
Gözlerime inanamadım.
Я посмотрел. И не поверил своим глазам.
1903 Colt'umu listenizde gördüğümde gözlerime inanamadım.
Я не поверил, когда увидел в вашем списке мой кольт 1903.
Gözlerime inanamadım, fotoğraflarımız vardı.
Поверить не могу, что они все это нащелкали.
Gözlerime inanamadım.
Я не мог в это поверить.
- Gözlerime inanamadım.
Не представляю, что же я увидела.
- Gazetede görünce gözlerime inanamadım.
Я не мог поверить, когда увидел газету.
Gördüğümde gözlerime inanamadım.
Я едва поверила своим глазам, когда увидела это.
Gözlerime inanamadım.
Я не мог поверить.
Hazırlık raporunda Riley Neal adını gördüğümde gözlerime inanamadım.
огда € увидел "– айли Ќил" в списке, то не поверил своим глазам.
Gözlerime inanamadım.
Почему?
- Gözlerime inanamadım.
- Поверить не могу. - Знаю.
- Gözlerime inanamadım.
Я глазам не могла поверить.
Resmini gazetede gördüğümde gözlerime inanamadım.
Когда я увидела твой портрет в газете, то поверить не могла.
Söylemem gerekir ki, onu gördüğüm ilk anda David, gözlerime inanamadım.
И как только я её просмотрела, Дэвид, я не могла поверить своим глазам.
Seni gördüm gözlerime inanamadım.
Я увидел тебя и глазам своим не поверил.
Gözlerime inanamadım.
Не мог поверить своим глазам.
Haberlerde duydum şimdi.Gözlerime ve kulaklarıma inanamadım.
Я уже все знаю, я просто не поверил собственным ушам.
- Gözlerime inanamadım... - Zengin değildi ama sayesinde başkaları zengin olmuştu, onlardan yardım istedi.
Богачом он никогда не был, но он помог разбогатеть другим.
Gördüğümde gözlerime inanamadım.
Я не могла поверить, когда увидела это.
Gözlerime inanamadığımı falan söylüyorum.
И не мог поверить своим глазам.
inanamadım 34
gözlerin 80
gözler 83
gözlerim 122
gözleri 78
gözlerini 24
gözlerini kapat 165
gözlerime bak 89
gözlerime inanamıyorum 72
gözlerimin içine bak 58
gözlerin 80
gözler 83
gözlerim 122
gözleri 78
gözlerini 24
gözlerini kapat 165
gözlerime bak 89
gözlerime inanamıyorum 72
gözlerimin içine bak 58