English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ M ] / Mıç

Mıç tradutor Russo

90,618 parallel translation
Biliyorsun, mahkemeden cesedi çıkarma kararı almak için zayıf bir şansın bulunuyor ama benim yardımım olmayacak.
Знаете, мне кажется, у вас есть слабый шанс получить у суда разрешение на эксгумацию, но не с моей помощью.
- Tony'nin öne çıkıp davayı riske atmasının nedeni sadece iyi bir insan olması mı?
- А ты думаешь, Тони пришёл под угрозой обвинения, потому что он - хороший парень?
Bilgi veren kimse çıktı mı?
Кто-то объявился?
Çıplak mı?
Обнажённой?
Linda'nın ölümünün ailesinde yarattığı büyük yıkım ve temsil ettiğim topluluğun üzüntüsü nedeniyle bu iyi insanlar mezardan çıkarma gibi bir saygısızlıkla yüzleşmek zorunda mı?
Почему эти хорошие люди должны выносить жестокое унижение эксгумации? "
Oğluna yeşil kart çıkartmıştım.
Я помогла его сыну получить грин-карту.
Ama asıl amaçları sevgiyle gömdüğümüz kızımız Linda'yı mezarından çıkarmak. Ve onu kesip biçecekler.
А на самом деле это значит выкопать Линду из земли, куда мы похоронили её с нашей любовью и молитвами и... и разрезать её снова!
Çıkarım yok.
Никакого.
Sonra Kevin Russell kefaletle dışarı çıktı. Aniden, istediğim tüm kaynaklara ulaşmaya başladım. Lanet NSA'e bile.
Потом Кевин Рассел выходит под залог, и я вдруг получаю все ресурсы, какие захочу, даже чёртово АНБ.
Ondan hiçbir çıkarımız yok.
Он нас не интересует.
Ama senden, çıkarımız olabilir.
У нас интерес... к вам.
Nişanlım Annie, hamile. Ve bu kızın çıplak fotoğrafları elimdeydi.
Энни, моя невеста, была беременна, а у меня были фото этой обнажённой девушки.
Şanslı askerlerden biriydim. Oradan tek parça çıktım.
Мне повезло, я вернулся целым и невредимым.
İkinci yeminim ise çıkarlarımız tehdit edilmediği sürece asla savaşa girmememiz.
Моё второе обещание - мы никогда не пойдём на войну, если только не будет непосредственной угрозы нашим интересам.
Annie ile ben ufak bir yürüyüşe çıkalım mı?
Может, нам с Энни немного прогуляться?
- Çıkardım.
- Уже.
- Emma sorun çıkardı mı?
- Что с Эммой?
Son birkaç gün Amerika, Cambridge mezardan ben çıkarılmışım gibi. Sanki geçmişimi kazdılar. Bittiğini düşündüğüm şeyler, aslında bitmemiş.
Эти последние несколько дней, Америка, Кембридж как будто меня эксгумировали, как будто раскопали моё прошлое, и все те вещи, которые, я думала, я пережила - остались.
Ofiste bir tecavüzcü olmadığı sürece evden çıkmayacağım.
И если никакой маньяк пока не спит в кабинете, я лягу там.
Eve dönünce Matthew Wild'ın önüne çıkman mı gerekiyordu? - Aşık oldum.
"Домой" должно было включать в себя броситься на шею Мэттью Уайлда?
Bunu yapmak için akıllı insanları bulmalıyım. Suçlu çıkmayacak kadar akıllı insanlar.
Сделав это, умным людям действительно умным людям придётся обличить себя.
Aniden karşımıza bir kız çıktı.
Вдруг появилась девушка, она шла нам навстречу.
Aracımın önüne çıktı.
Она выбежала прямо передо мной.
Erwin Freundlich, beni baştan çıkarmaya mı çalışıyorsun?
Эрвин Фрейндлих, вы пытаетесь меня соблазнить?
Herhalde balayımızda çalışmasına karşı çıkacağımı düşündü.
- Почему же? Я думала, его медовый месяц будет свободен от работы.
Ağzımızdan çıkanlara bak.
Подумать только.
Bütün gün evden çıkmadım.
Я весь день была в квартире.
Savaş çıktığından beri onlardan haber almadım.
От них нет вестей с начала войны.
Yanlış anlaşılmayı düzeltelim ve onları oradan çıkaralım.
Давайте проясним недоразумение и заберём их.
Kendi evime çıkacağım.
У меня есть квартира.
Benim çıkarım ne olacak?
А что получу Я?
Umarım zombisindir yoksa buradaki aperatifler umduğundan fazlası çıkabilir.
Надеюсь, ты зомби, иначе местная кухня снесёт тебе крышу.
Yani artık bir salon şarkıcısı mısın?
- ( мэйджор ) Так ты теперь ресторанный певец?
Çıkmış olmalıydım.
Меня должны были выпустить!
Ayrıca yatağımıza çıkamaz.
И не пускать в нашу постель.
Ağzımıza sıçıldığı yeter.
- ( руис ) Мы наелись дерьма досыта.
Keşfe çıkalım.
- ( бойл ) Спелеологию!
Elektronik Modem Dağıtıcısı mı?
- ( блейк ) Геостационарная орбита?
Çıkardım.
Вытащил.
Bir keresinde sekiz paket tavuk kanadı aşırıp tulumumun içinde çıkarmıştım.
Однажды, Бу, я влёгкую рассовала по комбинезону восемь упаковок куриных крылышек.
Şimdi de uyuyamıyorum çünkü uzandığım yerde o gıcırtıyı bekliyorum.
А теперь не могу уснуть... потому что лежу... и жду скрипа.
Ülke çapında bir dergiye çıktım ve popüler bir kahve meme'i oldum.
Меня печатали в национальном журнале, я популярный кофейный мем.
Canlı yayına çıkmadan şu küfürlerden kurtulmamız lazım.
Надо забыть про маты, пока вы не вышли в эфир.
Ben de çıkmadım.
Мне тоже не дали.
Ahlak kurallarına saygım var ama böyle körü körüne kendilerini adayarak tehlikeye davetiye çıkarıyorlar.
- ( руис ) Я уважаю моральный кодекс, но когда вот так прут напролом... становится опасно.
" Amanda, kıçım küçülüp tamamen yok olana kadar pes etmeyeceğim.
- ( пуссэй ) " амАнда, я не успокоюсь, пока мой зад не станет таким маленьким, что совсем исчезнет.
Ama kıçımızın üzerinde oturarak başaramayız.
Но мы никогда не добьёмся этого, если будем сидеть на задницах ровно.
Çıktığım bir adamın ayak merakı vardı.
Был один парень, с которым я встречалась. Он ноги любил.
Altı portakallıya satmazsan paramparça edip ıskartaya çıkarırım.
- Шесть оранжевых, и я не стану их рвать и превращать в мусор.
Raydan çıkarlarsa da... Vururuz kırbacı. Çaktın mı?
А если они ослушаются... мы их так взгреем этими штуками.
- Evet canım. - Çıt.
- Да, мэм.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]