Nasıl biliyorsun tradutor Russo
1,886 parallel translation
Ne? Jae Bum'un nerede olduğunu nasıl biliyorsun?
где находиться Чжэ Бом?
Denemeden beğenip beğenmeyeceğini nasıl biliyorsun?
Откуда ты знаешь, что это невкусно, если не пробовала?
Deborah'ı nasıl biliyorsun?
- Да, откуда ты знаешь Дебору?
Şimdi nasıl biliyorsun?
А откуда узнали?
Hâlâ o daha konuşmadan ne diyeceğini nasıl biliyorsun anlamıyorum.
Откуда ты знаешь, что он говорит, если он всё время молчит?
Bunu tam olarak nasıl biliyorsun peki?
И как ты можешь быть в этом уверена?
Nasıl biliyorsun bunu?
Откуда ты знаешь?
Doktorlar nasıl biliyorsun, doğru dediklerini yanlış biliyorlar.
Ты же знаешь этих докторов, они правую руку от левой не отличат.
Kopya çekmediysen nasıl biliyorsun?
Если ты не жульничала, как ты узнала?
Jun Ha'ya öz oğlumdan daha iyi davrandım onu nasıl büyüttüm biliyorsun.
Пообедай дома. Что хочешь? Я приготовлю что-нибудь вкусное.
Biliyorsun işte, Başkan ile buluşman nasıl geçti diyorum.
Как всё прошло с комиссаром.
Bunu nasıl yapacağını biliyorsun.
Вы знаете, как это сделать?
Xanax'in beni nasıl yaptığını biliyorsun. A sonra Z ardından G ve I sonra N.
А ты знаешь, что ксанакс вызывает у меня ситиоияик.
- Nasıl olacağını biliyorsun yani?
Ты знаешь, как все случится?
Onları nasıl seçeceğini iyi biliyorsun.
Да, ты умеешь выбирать женщин.
Nasıl hissettirdiğini biliyorsun. Burada kal.
Ты же помнишь, каково это.
Nasıl bu kadar fazla şey biliyorsun?
Откуда ты столько знаешь?
Şimdi nasıl hissettirdiğini biliyorsun, "büyük" Stiffy.
Теперь понял, каково это, Большой Стифяк?
Prince gibi adamlara bakıyorum ve adamın nasıl seviştiğini biliyorsun.
Вот иногда взглянешь, парень - вылитый Уилл Смит, вдует на счет раз.
Onu okula geç bıraktığında nasıl davranırlar biliyorsun.
У нее всегда истерика, когда мы в школу опаздываем.
Nasıl hissettiğimi biliyorsun.
О, вы знаете, как я к вам отношусь
Bu tarz işlerin nasıl gittiğini biliyorsun.
Ты знаешь как это бывает в таких делах
Nasıl bir şey olduğunu biliyorsun değil mi?
Ты же знаешь, как это бывает?
Evlat, bazı şeylerin nasıl doğru yapılacağını gerçekten iyi biliyorsun.
Пацан, ты знаешь как кому-то угодить.
Önceden kararlaştırılmıyor. Nasıl olduğunu biliyorsun.
Они заранее этого не говорят.
Nasıl becerdi bilmiyorum ama işte biliyorsun ya...
Не понимаю, как она это устроила, но... Ну, вы знаете...
Bazı olayların nasıl olduğunu biliyorsun ve sana son derece düşkün. Bu da beni neredeyse kıskandırıyor.
Ты знаешь, как обстоят дела, к тому же она настолько сильно любит тебя, что я уже ревную.
İşlerin nasıl yürüdüğünü biliyorsun.
Алекси.
Sadece sen o tür bir uyuşturucunun nasıl yapılacağını biliyorsun.
Ты единственная знаешь, как делать опиум.
- Bunun nasıl işlediğini biliyorsun, Faris.
- Нет, довольно! Ты же знаешь, как это работает, Фарис.
Ve onun sonu nasıl biter, biliyorsun.
И ты знаешь, как оно потом повернется.
Aç kalınca nasıl olduğunu biliyorsun.
Ты знаешь, какой он, когда голодный.
Charlie Runkle, parti nasıl verilir, iyi biliyorsun, dostum.
Чарли Ранкл, ты занешь как замутить вечеринку, мужик.
Tekneler hakkında nasıl hissettiğimi biliyorsun.
Ты знаешь, как я отношусь к яхтам.
Biliyorsun insanların nasıl sinirlendiğini.
Они не принадлежали Мэтти. И твой брат сбежал с места аварии... Я знаю, Джоз!
Biliyorsun herkesin seni incimeye nasıl yaklaştığını.
Вы знаете, что любой, кто близок вам, в опасности
Şimdi nasıl bir his olduğunu biliyorsun.
Ну, теперь ты знаешь каково это.
Kesinlikle bir kızı nasıl etkileyeceğini biliyorsun.
А ты знаешь, как впечатлить девушку.
Şimdi sana nasıl deli olduğumu biliyorsun ama yine de aynı adamı öpmeye gittin değil mi?
Итак, ведь ты знала, что я от тебя без ума, и всё равно стала целоваться с тем парнем, так ведь?
Olay nasıl işliyor biliyorsun.
Вы знакомы с процедурой.
- Silahlar hakkında nasıl hissettiğimi biliyorsun.
- Ты знаешь, как я отношусь к оружию.
Kulağa nasıl geldiğini biliyorsun -?
Ты же слышал об...?
Lemon, nasıl eğleneceğini biliyorsun.
Лемон, ты умеешь веселиться.
Nasıl sakin kalacağını biliyorsun.
Вы знаете как быть все еще.
Sen balistik raporuna nasıl bakılacağını biliyorsun değil mi?
Ты же умеешь читать отчёт по баллистике, да?
Hadi. Bu nasıl görünüyor biliyorsun Mike, değil mi?
Да ладно, ты же понимаешь, как это всё выглядит Майк, так ведь?
Onun nasıl olabileceğini biliyorsun.
Вы же знаете, каким он может быть.
Beni nasıl kandıracağını biliyorsun!
Ты всегда знаешь что сказать!
O zaman benim dünyamın nasıl olduğunu gayet iyi biliyorsun.
Теперь ты понимаешь, на что похож мой мир.
Benim ev hanımlığım konusunda nasıl eleştirel olduğunu biliyorsun.
Вы знаете, как она критично относится к моему домохозяйству.
Kurabiyemi nasıl sevdiğimi biliyorsun.
Ты знаешь, как сильно я люблю ее.
biliyorsun 4418
biliyorsunuz ki 33
biliyorsunuz 744
biliyorsun değil mi 147
biliyorsun ki 112
biliyorsundur 23
biliyorsun ya 20
biliyorsun bunu 34
biliyorsun işte 57
nasılsın 5362
biliyorsunuz ki 33
biliyorsunuz 744
biliyorsun değil mi 147
biliyorsun ki 112
biliyorsundur 23
biliyorsun ya 20
biliyorsun bunu 34
biliyorsun işte 57
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116