Ona güvenmiyorum tradutor Russo
314 parallel translation
Ona güvenmiyorum.
- Не здесь.
- Ona güvenmiyorum, ve haklıyım.
- Я ему не доверяю. И я прав.
Bir de Berruti var, ama ona güvenmiyorum.
Есть ещё Беррути, но я ему не верю.
- Ona güvenmiyorum.
- Ты не можешь доверять ему.
- Ona güvenmiyorum.
- Я ей не верю.
Ona güvenmiyorum.
Я ему не доверяю. Все хорошо.
Ona güvenmiyorum, yaşlı tilki.
Я не доверяю ему, старина.
Gidip hemen alsan iyi olur. Ona güvenmiyorum.
Я хочу, чтобы ты их забрал, я ей не доверяю.
- Ona güvenmiyorum.
- Я ему не доверяю.
Ona güvenmiyorum.
Я ему не доверяю.
Ona güvenmiyorum ve tehlikeli bir şeye girmeni istemiyorum.
Да... я ему не верю, и я не хочу, чтобы ты попала в опасную переделку. "Вунг Ву"?
- Ona güvenmiyorum.
- Я не верю ей.
Ona güvenmiyorum.
Я не доверяю ей.
Ona güvenmiyorum.
Я не верю ей.
Artık ona güvenmiyorum, ama daha onay vermediler.
- Я знаю, я знаю. Я ему больше не доверяю, но у них ничего гладко не бывает.
Ona güvenmiyorum.
Я этому парню не доверяю.
Sonuç olarak, ona güvenmiyorum sana da güvenmiyorum.
Я к тому, что ему я не доверяю, и вам я не доверяю.
Ona güvenmiyorum.
Я ему не верю.
Ona güvenmiyorum. Asla da güvenmeyeceğim.
Я не верю ему и никогда не поверю.
Bu benim hızlı aramam ve ona güvenmiyorum.
Это мой быстрый набор. Я ей не доверяю.
Ona güvenmiyorum.
Ну, конечно.
Sadece içgüdüsel ama ona güvenmiyorum.
... не так уж плохо поступила, попытавшись изменить себя.
Kötümserliğimi bağışla, ama ona güvenmiyorum.
Прости мне мой цинизм, но я не вполне доверяю бродяге.
Ona güvenmiyorum.
- Я ему не доверяю.
... ona güvenmiyorum. Ne demek oluyor bu?
Что это должно означать?
Ayaktakımından bir dallama olabilir, ama ona güvenmiyorum.
Может, он и самодовольный тип, но я ему не доверяю.
- Hayır, ona güvenmiyorum.
- Я ему не верю.
Açık söylemek gerekirse ona güvenmiyorum.
И, честно говоря, ей совсем не доверяю.
- Çünkü ona güvenmiyorum.
- Потому что я ему не доверяю.
Ona güvenmiyorum.
Я ей не верю.
Lucy'nin ne dediğinin önemi yok. Üçüncü sınıfta şekerimi çaldığından beri ona güvenmiyorum.
Я перестал верить Люси ещё в третьем классе, когда она украла мои "Поп Рокс".
Keşif konusunda ona güvenmiyorum.
Я не доверю экспедицию этому орлу.
Ona güvenmiyorum, tamam mı?
Я ему не доверяю.
Ona güvenmiyorum.
Я не доверяю ему.
Ona hiç güvenmiyorum.
Не доверяю я ему.
Ona hiç güvenmiyorum, söyleyeyim.
Вот что я хочу сказать. Я бы не стала ему доверять.
Ona güvenmiyorum.
Присматривай за ней.
- Ona güvenmiyorum.
- Я ему не верю.
- Ona güvenemeyiz. - Ben kimseye güvenmiyorum.
- Ho eй дoвepять нeльзя.
Eve geldiğimde ona her şeyi anlatmalıydım, bunu itiraf etmeliydim, çünkü şimdi karım bana hiç güvenmiyor, bunun için onu suçlayamam çünkü ben de kendime güvenmiyorum.
Я должен был придти домой и рассказать своей жене все, всю правду, Потому что теперь моя жена даже не доверяет мне больше, и я не виню ее потому что я даже сам не доверяю себе.
Ona tam olarak güvenmiyorum ama... Dukat'tan daha fazla güveniyorum.
Я ему не очень верю, но... я верю ему больше, чем Дукату.
Açıkçası efendim, ona tam olarak güvenmiyorum.
Если быть совершенно откровенным, сэр, я ей не доверяю полностью.
Ona ve halkına güvenmiyorum.
- Я не доверяю ни ему, ни его народу.
Biliyorum Flexo senin arkadaşın, ama güvenmiyorum ona.
Послушай, я знаю, Флексо твой друг, но я не хочу оставлять на него атом.
- Ona güvenmiyorum.
Я просто не верю ей.
Ona zerre kadar güvenmiyorum.
Я доверяю ему не больше, чем могу играть на пианино.
Ona zerre kadar güvenmiyorum.
Я доверяю ему настолько, насколько я играю на пианино.
Ona güvenmiyorum.
Я ему не доверяю!
Ona günahım kadar güvenmiyorum.
Не верю я ему.
Ona hala güvenmiyorum.
Я все еще ему не доверяю.
Ona seninleyken güvenmiyorum.
Я не доверяю ему тебя.