Oyleymis tradutor Russo
514 parallel translation
Neden öyleymiş gibi davranmak zorundayım...
Почему я должна всё время притворяться?
Mutlu olduğumuzu düşünmüyorsan sakın öyleymiş gibi yapma.
Если ты не считаешь, что мы несчастны, будет гораздо лучше, если ты не будешь притворяться.
Sırf senin için öyleymiş gibi yaptı. Ben de Onu bozmadım.
Она притворялась ради вас, и я позволял ей притворяться.
Öğrendiğim kadarı ile Bay Meredith de öyleymiş.
Как и Мередит, насколько я понял.
- Anladığım kadarıyla öyleymiş.
Насколько я понимаю, да.
Ama öyleymiş gibi geliyor.
Это просто кажется, что долго.
O gerçek bir doktordur. Yani eskiden öyleymiş.
Он настоящий доктор, бывший доктор.
Öyleymiş hakikaten! Komik...
Правда... как забавно!
- Evet, öyleymiş.
- Да, так и есть.
- Öyleymiş!
Ну знаешь ли!
Öyleymiş.
Наверно.
Öyleymiş gibi görünmemek, gerçekten olmak.
Не иллюзия, а существование.
Ya da öyleymiş gibi yap.
Зря что-ли так разоделся.
Şaban öldü. Öyleymiş.
Сабан мёртв.
Öyleymiş gibi davranmayı bırak.
Прекрати паясничать.
Nişanlanmıştık. Evet, öyleymiş.
Да, мы знаем, сэр.
Öğretmenimiz öyleymiş.
Наш учитель был.
Hayır. Öyleymiş gibi yapalım o zaman.
- Давай представим, что это так.
- Öyleymiş gibi davranıyorsun.
А ведешь себя так, будто злишься.
- Öyleymiş.
Совершенно верно.
Dışarı çıkıp öyleymiş gibi davranıyorduk.
Выходили на улицу и начиналось.
Öyleymiş gibi söylüyorsun! Bu yüzden yapamam!
Именно поэтому я не могу так поступить.
Öyleymiş gibi davranacaksın!
И веди себя соответственно.
Onlara bayılmadığını biliyorum ama en azından öyleymiş gibi yapamaz mısın?
Я знаю, вы не в восторге от них, но вы могли бы хоть притвориться.
Öyleymiş gibi hissediyorum!
Так ощущается!
Sadece öyleymiş gibi davranacak bir gruptur.
Это скорее призывает не к честности, а к притворству.
Evet, öyleymiş.
В самом деле.
Yani, öyleymiş.
В смысле, были.
Sanırım öyledir ama bir sebeple, öyleymiş gibi hissetmiyorum.
Наверное... но почему-то она просто не кажется таковой.
- Avukat öyleymiş gibi gösterdi. Ona'penguen'yaptırdın.
Он заставил все выглядеть так, как и было.
- Öyleymiş.
- Итак, я собираюсь.
Öyleymiş.
Видимо.
- Ya da öyleymiş gibi davranıyor.
- Он хорошо проводит время.
Öyleymiş. Clyde.
и этим кем-то оказался Клайд.
Beatles da öyleymiş.
Нет, погодите. То же самое я слышала про "Битлз".
- Hiç de öyleymiş gibi davranmıyor.
- Ну папа вообще!
Yani belki eskiden öyleymiş.
Неужели? Может, сейчас уже нет, но была ею.
Peki, öyleymiş gibi davranma.
Ну, так не веди себя так.
- Bütün gün öyleymiş.
- На весь день.
Gerçeği söyler, öyleymiş gibi davranmaz.
Он говорит правду и не притворяется.
Öyle davranmamız gerekiyor, senin ve benim gibiler öyleymiş gibi yapmalı ki rütbe ve ayrıcalık kazanalım.
Мы, такие люди, как ты и я, притворяемся, что нам важен карьерный рост и привилегии.
- Hamile değilsin anne! Öyleymiş gibi davranıyorsun çünkü evde bir bebek istiyorsun.
ты просто притворяешься, потому что тебе хочется ребенка в этом доме.
- Her zaman öyleymiş gibi.
- Он всегда выглядит так, будто собирается поучать.
- Öyleymiş gibi hissediyorum.
- Именно так.
Ama sanırım öyleymiş.
Но я полагаю, что так оно и есть.
- Öyleymiş gibi yapabiliriz.
- Мы могли бы притвориться.
- Öyleymiş gibi davranmıyorum.
- Я ни в чём не претворяюсь.
Aslında, öyleymiş gibi görünüyor.
Фактически, похоже, что был.
Sanki öyleymiş gibi duruyor. Bütün gün oturup tahta oymacılıkla uğraşıyor.
Он так выглядит, он так себя ведет, сидит себе, забавляется с игрушечной мебелью.
Fakat genç bir çocuğu sanki öyleymiş gibi davranmalısın değil mi?
Но по-другому можно обращаться только с молодым человеком, который еще не умеет читать.
Öyleymiş.
Бывший, по крайней мере.
öyleymiş 51
öyleyse 1938
öyleydi 571
öyleyim 490
öyleyiz 77
öyleydim 119
öyleydin 30
öyleyse sorun yok 16
öyleyimdir 24
öyleyse neden 38
öyleyse 1938
öyleydi 571
öyleyim 490
öyleyiz 77
öyleydim 119
öyleydin 30
öyleyse sorun yok 16
öyleyimdir 24
öyleyse neden 38