Saçmalık bu tradutor Russo
3,584 parallel translation
Tam bir saçmalık bu.
Просто пародия какая-то, чувак.
Saçmalık bu.
Это смешно.
- Saçmalık bu.
— Бекка, это нелепо.
Saçmalık bu.
Это же смешно.
Saçmalık bu!
Это просто безумие!
- Yaptıklarımdan fazlasını yapamam. - Saçmalık bu Ted.
- Я не могу сделать больше, чем я сделал.
- Saçmalık bu.
Это бред.
- Saçmalık bu.
Это просто смешно.
- Saçmalık bu.
- Это просто смешно.
Saçmalık bu!
Это безумие!
- Saçmalık bu.
- Глупости. Зачем?
- Saçmalık bu.
- Это полная чушь.
- Ama bu saçmalık gerçekten gerekli mi?
Но этот вздор, он действительно необходим? Да.
Lanet, lanet, lanet olsun. Bu saçmalık.
Полное дерьмо!
Hayır, bu saçmalık.
- Это смешно.
Bu tam bir saçmalık.
Это безумие.
Gerçekten mi? Bu saçmalık.
Это почему еще?
- Bu saçmalık.
Это смешно!
Bu tamamen saçmalık.
Это так глупо.
Bu kadar saçmalık yeter!
Хватит чепухи!
Demek istediğin bu saçmalık gerçekten bir saçmalık mı?
То есть ты хочешь сказать, что это дерьмо действительно дерьмо
Bu saçmalık hemen bitecek!
С дурью покончено.
Bu saçmalık.
Не смеши меня.
Bu saçmalık.
Это безумие.
- Tamam bu, bu saçmalık.
Хорошо, это...
Bu amatör saçmalık iyiye işaret.
Знаешь, эта волна преступности - хороший знак.
Saçmalık bu.
Безумие!
Bu saçmalık.
Это смешно.
Bu iş saçmalık.
Эта работа - дерьмо собачье.
Bu saçmalık.
Это смешно
Bu saçmalık.
Вот дерьмо.
Kayak yapmaya ve siktiğimin Ayı Grylls'i gibi davranmaya gidiyorum "çünkü bu çocukluğun sembolik sonu saçmalığını yumurtladık " ve bununla başa çıkamıyorum çünkü ben kahrolası Peter Pan'im. "
Уплыву на байдарке, будто я ебаный Беар Гриллс, потому что мы породили этот символичный конец детства, и я не могу с ним справиться, потому что я гребаный Питер Пен. "
Adamım, bu saçmalık.
Слушай, это все хрень.
Seni seviyorum ama bu saçmalık canımı sıkmaya başladı.
Я люблю тебя. Но мне осточертело разговаривать об этом дерьме.
Bu saçmalıkların yüzünden adam ölürse babamın Federasyon Ordu kılıcıyla boğazını keserim.
Если он умрет из-за твоей брехни, я перережу тебе глотку мечом моего отца, который служил в армии Союза.
Bu tamamen saçmalık değilmiş gibi davranmayacağım.
Я не могу притворяться, что это не смешно.
Bu saçmalık.
Это нелепо.
Bu saçmalık
Это безумие.
Bu saçmalık.
Всё это шито белыми нитками.
- Bu ne saçmalık?
Как это называется?
- Watergate bunun yanında çocuk kalır. - Bu tamamen saçmalık!
У Уотегейтского скандала было меньше оснований!
Andi bu saçmalık.
Энди, это глупо.
- Bu saçmalık.
- Все наперекосяк.
Bu tam bir saçmalık.
Это полная чушь.
Bu saçmalık için fazla yaşlıyım.
Уже старею я для этой хрени.
Burada neler oluyor hiç bilmiyorum ama bu saçmalık şimdi sona eriyor.
Я не знаю, какого хрена тут происходит, но это кончится сейчас же!
O halde bence bu çok gülünç, tam bir saçmalık.
Что ж, тогда я думаю, что это нелепо, это полная ерунда.
- Bu tam bir saçmalık!
- Это такая чушь!
Bu tam bir saçmalık.
Это бред.
Saçmalık. Senin benim gibi adamların oynadığı kafa karıştırıcı bir oyun bu.
Людям вроде нас привычны сбивающие с толку игры.
Bu saçmalık!
Вы с ума сошли!