A little help here перевод на турецкий
511 параллельный перевод
How about a little help here, boss?
Buraya yardım etmeye ne dersin patron?
Need a little help here.
Yardım gerekiyor.
A little help here, a little help there... and right away we are married.
Biraz şuna yardım, biraz buna yardım... bir de bakmışsın evlenmişiz.
You'II have to give me a little help here.
Bana biraz yardım etmeniz gerek.
A little help here.
Yardım edebilir misiniz?
Skank, a little help here?
Skank, biraz yardım eder misin?
Look, I... I could use a little help here.
Bak, biraz yardım etsen diyorum.
I'II give you a little help here.
Sana biraz yardım edeceğim.
I need a little help here.
Burada biraz yardıma ihtiyacım var.
A little help here.
Biraz yardım lütfen.
A little help here!
Buraya küçük bir yardım!
- Can I get a little help here? - Congratulations, Lieutenant.
Biraz yardım eder misiniz?
Uhh! A little help here.
- Yardım alabilir miyim?
Hell, I could use a little help here myself.
-... burada yardıma ihtiyacım var.
I could use a little help here!
Yardıma ihtiyacım var!
Need a little help here!
Yardıma ihtiyacım var!
- Pete, a little help here - got it
- Evet, menopoz için. - O kadar yaşlı değillerdi.
Well, because this is, uh... Uh, I need a little help here.
Çünkü yardımına ihtiyacım var.
A little help here.
Bana yardım etmeye ne dersiniz?
I could use a little help here.
Bana biraz yardım edin.
I could use a little help here.
Küçük bir yardım iyi olurdu.
I could use a little help here.
Biraz yardım edebilrsin.
A little help here, Akima.
Buraya biraz yardım, Akima.
Can I have a little help here?
Biraz yardım isteyebilir miyim?
He just needed a little help. Here.
- Sadece biraz yardıma ihtiyacı vardı.
I just happened to drop in, and your brother-in-law here seemed to be needing a little help.
Uğramıştım ve kayınbiraderinizin biraz yardıma ihtiyacı var gibiydi.
A miserable little clerk, crawling in here on your hands and knees and begging for help.
Yerlerde sürünen zavallı bir memur.
Here you follow me all the way up here from Texas and now you can't even be a little help.
Texas'dan buraya kadar yol boyunca beni takip ettin ve şimdi azıcık yardım bile etmiyorsun.
- Could you help out a little here?
- Biraz yardım edebilir misin?
Mez, you wouldn't have a little something to help a well-used throat? And be sure to get both parents to sign right here.
Ebeveynler olarak her iki kısmı da imzaladığınızdan emin olun.
You'll be more help than this Stutzer here who's scared at the sight of a little blood.
Bu adamı kan tutuyor, eminim siz daha çok işime yararsınız.
Hey, how about a little help around here
Hey, buraya bir el atsanız nasıl olur
I can't figure out why some of the people around here... don't help you take the bend out of Garber's hook a little.
Neden buradaki insanların Garber'ın kancasından kurtulmanıza yardım etmediğini anlayamıyorum.
Sometimes I think I'd like to earn a little money to... Make things a little easier around here... Or to help out if you ever needed anything.
Bazen biraz para kazanmak iyi olur diyorum burada işleri biraz kolaylaştırmak ya da bir ihtiyacın olduğunda sana yardım etmek için.
With my ecclesiastic gift plus the grace of god... and a little help from superman here, I shall bestow upon you the supreme humanitarian blessing... and give you your freedom.
Tanrının lütfuyla birlikte sana vereceğim kutsal hediyeyle ve biraz da şu süpermenin yardımıyla sana en insancıl kutsamayı ihsan edeceğim ve sana özgürlüğünü vereceğim.
You came over here for a little fun, a little excitement and to help your fellow man.
Buraya biraz eğlence, biraz heyecan ve yurttaş dostlarınıza biraz yardım için geldiniz.
I could use a little help out here, dearest.
Biraz yardım etsen, hiç fena olmaz hayatım.
Maybe all I'm here to do is... help a little old lady across the street... or get her cat down out of a tree... or deliver this lunch to Miz Melny.
Belki de burada olma sebebim bu yaşlı kadının karşıdan karşıya geçmesine yardım etmek ya da kedisini ağaçtan indirmek ya da bu yemeği Bayan Melny'e ulaştırmak içindir.
Agent Cooper, I'd like to help you, but I got a little problem here.
Ajan Cooper, yardım etmek isterdim ama burada ufak bir sorun var.
Hey, Jimmy, you wanna help me out here a little?
Hadi Jimmy, bana biraz yardım eder misin?
Colonel, we'd like to help you, but you need to give us a little more to go on here.
Albay, size yardım etmek isteriz ama bunun için bize biraz daha bilgi vermelisiniz.
You'll have to help me out a little bit here.
Bana bazı konularda yardımcı olmanı istiyorum.
Charlie, I need a little help down here!
Charlie, yardım gerekiyor!
We could use a little help out here.
Joe yardımına ihtiyacımız var.
Here's a little trick to help you remember.
Ama ben biliyorum. İşte sana hatırlaman için bir ipucu
Could use a little help over here?
Biraz yardım fena olmaz.
Danny, help me out here a little, please.
Danny lütfen bana biraz yardımcı ol.
This case here? My little victory will be getting a sick guy to go for some help.
Buradaysa, hasta bir adamı yardım almaya ikna etmek küçük zaferim olacaktır.
Look, I know a little while ago you were floating in deep space in your street clothes, and I know you're going through some stuff because of it, but we're in deep guano here, bro, we need your help.
Bak, bir süre önce sokak kıyafetinle uzayda yüzdüğünü biliyorum ve bu yüzden bunun peşine düşmeyeceğini de biliyorum. Ama burada b * kun içine battık kardeşim ve yardımın gerek.
Here is a little acronym that'll help you.
İşte sana yardımcı olacak bir kısaltma :
You gonna help us out a little here?
Bize bu konuda yardım etmek ister misin?
a little bit more 67
a little bit 790
a little bit of everything 17
a little 1985
a little while ago 61
a little tired 30
a little later 32
a little further 29
a little late 32
a little respect 43
a little bit 790
a little bit of everything 17
a little 1985
a little while ago 61
a little tired 30
a little later 32
a little further 29
a little late 32
a little respect 43