Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ G ] / Guess why

Guess why перевод на турецкий

1,211 параллельный перевод
I'm gonna guess why you left Australia.
Neden Avustralyadan ayrıldıgını tahmin edeyim.
No, guess why.
Hayır, tahmin et neden?
Guess why?
Tahmin et neden?
Guess why you're feeling like crying?
Neden ağlamaklı hissediyorsun?
I can guess why you did what you did.
Neden böyle yaptığını tahmin edebiliyorum.
I can even guess why you're going into this interaction with the Nathans now.
Neden Nathan'larla bu etkileşime girdiğini de tahmin edebiliyorum.
You're never gonna guess why.
Nedenini asla tahmin edemezsin.
I mean, can you guess why?
Benim demek istediğim, tahmin edebiliyormusun neden?
Now, can anyone guess why we're all here?
Neden burada olduğumuzu kim tahmin edebilir?
I have to guess why you're crying?
Niye ağladığını tahmin mi etmeliyim?
Can you guess why they're so attached to me?
Bana neden bu kadar bağlı olduklarını biliyor musun?
Yeah, I guess, why not?
Neden olmasın?
I guess that's why I'm working at Initech.
Sanırım bu nedenle Initech'de çalışıyorum.
Yeah, I guess, why not?
Sanırım. Neden?
Uh, a few hours, I guess. Why?
Sanırım birkaç saat, neden?
I guess that's why he sometimes smelled weird.
Sanırım bazen tuhaf kokular almasının nedeni buydu.
Which is, I guess, why you haven't been down there in what, 18 years?
Ama sanırım, 18 yıldır neden aşağı inmiyorsun?
Guess we know now why witches and whitelighters aren't supposed to fall in love, huh?
Sanırım artık neden cadılar ve beyaz ışıklıların âşık olmaması gerektiğini biliyoruz, ha?
Guess that's why you get paid the medium-sized bucks.
Bu yüzden para alıyorsun.
I guess that's why I read it, and reread it because when I do, it's.... lt's like she's with me.
Galiba bu yüzden okudum. Ve bir daha okudum. Çünkü okuyunca o benimleymiş gibi oluyor.
I guess that's why he had to move in with his daughter.
Eminim ki bu yüzden kızının yanına taşınmıştır.
Why don't you just guess who did it so we can get this thing over with.
Kim olduğunu tahmin edin de bu iş bitsin.
I guess that's why I gotta go study.
Sanırım bu yüzden ders çalışmam gerekiyor.
Why there was no topography, we could only guess.
Neden topografi yoktu? Bunu sadece tahmin edebilirdik.
I guess now you know why.
Artık nedenini biliyorsun.
I guess that explains why all the kids in workshop hate me.
Sanırım bu seminerdekilerin neden benden nefret ettiğini açıklıyor.
I guess you're wonderin why I got the duct tape.
Sanırım niye koli bandı yapıştırdığımı merak ediyorsun.
I guess that's why you have those freaky tattoos.
Sanırım bu yüzden bu garip dövmelerin var.
I guess that explains why you have so many friends.
O yüzden bu kadar çok dostun var zaten.
So I guess I'm starting to understand why there's no ancient prophecy about a Chosen One and her friends.
Neden seçilmiş kişi ve arkadaşlarından söz eden eski bir kehanet olmadığını anlamaya başIıyorum.
Guess he figured, why split two million? He can dump you and have it all.
Çünkü iki milyona tek başına sahip olmak varken neden sizinle paylaşsın ki?
Guess that's why you ran out of school without signing this.
Galiba bu yüzden okuldan bunu imzalamadan ayrıldın. Yıllık.
All right, see you. I guess you probably want to know why I can't.
Neden yapamayacağımı bilmek istiyorsundur herhâlde.
She was always good to me. I guess that's why I'm fixated.
Bana hep iyi davranırdı, bu yüzden saplantı haline getirmiştim zaten.
I guess that's why I came to the place, the only place I've ever seen you.
Sanırım buraya gelmemin sebebi.. Seni gördüğüm tek yer olduğu için.
- Why? - We can't be certain yet, sir, but I guess the jar is some sort of stasis chamber.
- Henüz emin olamayız, efendim, ama sanırım küp bir çeşit uyku kabı.
Well, I guess that's why they put the "I" in the FBI.
İşte bu yüzden FBI'nın son harfi istihbarat demek oluyor.
I guess that's why I never took up a sport like you.
Galiba bu yüzden hiç senin gibi bir sporla ilgilenemedim.
I guess you'd say, sort of why I came here.
Yani, anlayacağın gibi, bu yüzden buraya geldim.
I guess that's why America rejected it.
Sanırım bu yüzden Amerika kullanmayı reddetti.
I guess this is why I started painting her in the first place. Oh.
Sanırım o yüzden ilk onun resmini yaptım.
But I guess that's why they say
d Ama sanırım bu yüzden...
I guess that's why I'm burning this.
Sanırım bu yüzden yakıyordum.
So I guess you're probably wondering why I'm back.
Neyse, sanırım muhtemelen neden geri döndüğümü merak ediyorsun.
But I guess that's why you're here- -
Ama senin burada olmanın...
Let me guess : You're wondering why Lacey Duvall had a music box engraved to Portia Richmond. - You think?
Tahmin edeyim, Lacey Duvall'de niye üstünde Portia yazan bir müzik kutusu olduğunu merak ediyorsun.
I guess that's why you picked it.
Sanırım bu yüzden seçtin.
I guess that's why they call it a ghost town, huh?
Sanırım bu yüzden hayalet kasaba diyorlar, huh?
- I guess. Why?
- Size doğruyu söylüyorum.
- I guess. Why?
- Merak ediyorum, neden?
So I guess you know why I'm here.
Sanırım neden burada olduğumu biliyorsunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]