Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I gave you everything

I gave you everything перевод на турецкий

292 параллельный перевод
- I gave you everything!
- Neyin varsa, ben verdim!
And I gave you everything!
Sana her şeyi verdim!
I remember, when you were little I gave you everything you wanted.
Hatırlıyorum da, sen ufakken istediğin her şeyi verirdim.
I gave you everything to be shared, not torn apart.
Senden hiçbir şey saklamadım, seninle her şeyi paylaştım.
- I gave you everything.
- Sana her şeyi verdim.
I gave you everything, sweetheart.
Sana her şeyimi verdim, sevgilim.
♪ Well, I gave you everything I had ♪
♪ Sana her şeyimi verdim ♪
I gave you everything, water... and this is the way you treat me.
Sana su ve herşeyi verdim..... ve bana bu şekilde davranıyorsun haa.
I gave you everything.
Sana her şeyimi verdim.
- I gave you everything.
- Elimde avucumda ne varsa sana verdim.
I gave you everything I got!
Size sahip olduğum her şeyi verdim!
I gave you everything!
Sana erkekliğini verdim!
I gave you everything.
Size her şeyi verdim.
I gave you everything I have in the world... three hundred dollars.
Sana bu dünyada olan her şeyimi verdim... üç yüz dolar.
I gave you everything.
Sana her şeyi vermiştim.
I gave you everything you wanted.
Sana istediğin herşeyi verdim.
I gave you everything of hers.
Verebileceğim her şeyini verdim.
I gave you everything you wanted.
İstediğin herşeyi verdim.
I gave you everything, and you used me.
Sana her şeyimi verdim. Beni kullandın.
I gave you everything I had.
Sahip olduğum herşeyi sana verdim.
I gave you everything, didn't I?
Sana herşeyi verdim, vermedim mi?
I gave you everything you wanted.
İstediğin her şeyi verdim.
I gave you everything I had left.
Terk ettiğim herşeyi sana verdim.
I gave you everything that you asked for.
İstediğin her şeyi sana verdim.
Get in the car. I gave you everything you wanted.
- Arabaya bin!
I gave you everything I have.
Varımı yoğumu sana verdim.
I gave you everything you wanted.
İhtiyacın olan her şeyi koydum.
I'll return this house and everything else you gave to me.
Bu evi ve bana verdiğin her şeyi iade edeceğim.
I'm forced to fight him now and crush him but at least he gave me with open hands everything that is at all good in me, and you have never given me anything but your copping mediocrity and your everlasting obsession
Hatta hatta amcan İmparator August gibi yüzlercesi! Onunla savaşmak zorunda kaldım ve şimdi onu ezdim ama... en azından benim için iyi olduğunu düşündüğü ne varsa... cömertçe bana verdi. Ama sen bana, vasatlığınla başa çıkma çabalarım haricinde... hiçbir şey vermedin.
lying to me that I gave you all! Everything!
Sen yalan söylerken, sana her şeyi, her şeyimi verdim...
When I gave that 100 ryo for you, I was willing to give up everything for you, no matter what others would say of me.
O 100 ryoyu senin için verdiğimde... her şeyden senin için vazgeçmeye hazırdım... kimsenin dediğini umursamadan.
I would do everything for you but Mother Superior gave strict orders
Senin için her şeyi yaparım, ama Baş Rahibe'nin kesin talimatı var.
The same hellhole I was subjected to, while my father turned his back on me, and gave you everything that was rightfully mine.
Kaldığım yer cehennemin dibiydi adeta. Babam bana arkasını döndüğünde, benim olan herşeyi sana verdi.
I gave you everything.
Sana her şeyi verdim.
I want to give you everything she gave you.
Onun sana verdiği her şeyi vermek.
I'm embarrassed to ask you... but could you return everything that I gave her?
Sana sormaya utandım ama ona verdiğim her şeyi geri alabilir miyim?
You gave me everything but nothing did I ask from you.
Sen bana her şeyi verdin Seninle ilgili hiçbir şeyi soramadım.
I gave you everything!
Herşeyi verdim!
I gave you everything you wanted.
Sana her şeyi verdim!
Mother, you have given me everything, still I come as a beggar to your temple to pray to you to give me a good daughter-in-law as you gave all other things.
Tanrım sen bana herşeyi verdin, para servet. Ama ben sana herzaman bir dilenci olarak geliyorum. Bana herşeyi verdiğin gibi güzel birde gelin ver tanrım.
I gave up everything for you.
Senin için herşeyden vazgeçtim.
I wanna give you everything you gave up to marry me.
Benimle evlenmek adina vazgectigin her seyini verecegim sana.
But look at me, I gave up everything I had, just to catch you.
Ancak bana bir bak, herşeyden vazgeçtim,... sadece seni yakalayabilmek için.
" I gave up everything for you.
" Senin için her şeyden vazgeçtim.
Gave you the post of Executive Officer and taught you everything I knew about being a leader.
Seni kaptan yardımcısı yapıp liderlikle ilgili bildiğim her şeyi öğrettim.
You just gave me everything I needed.
İhtiyacım olan herşeyi söyledin zaten.
I gave up everything for you!
Senin için her şeyden vazgeçtim!
I want out, I can't stand this! - l gave you everything. - What?
Dünyanın en zengin 3 kişisinin serveti 48 az-gelişmiş ülkenin toplam GSMH'sine denk olmakla birlikte,... bu ülkelerde toplam 600 milyon insan yaşamaktadır.
I know, sweetie, but you gave her everything you had.
Biliyorum, tatlım, ama sen ona sahip olduğun her şeyi verdin.
I put you in good schools. I gave you the best of everything.
Seni iyi okullara verdim Sana her şeyin en iyisini sağladım.
- I don't care about Ratko. Who gave you permission to change everything?
Söyleyin bana, size her şeyi değiştirme hakkını kim verdi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]